10.Bölüm : SÖYLEYEMEDİM

67 4 2
                                    

Serviste cam kenarına oturdum ,camdan dışarıyı izlemeye başladım bir yandanda ağlıyordum. Ben çok yoruldum. Yanlış anlamayın Yiğit yüzünden değil. Bu hayattan ,yaşamaktan yoruldum ben. Yaşamaktan ,yaşananlardan hatta babamdan bıktım ben. Ya canım yanıyo. Acaba Yiğit beni sever miydi? Ya da hiçbir şey yaşanmamış gibi hayatına devam mı ederdi?
Damla beni dürtünce çabucak düşüncelirimden sıyrıldım.
"Efendim kanka." dedim.
"Sizin eve geldi hadi iniyon." dedi.
"Ev mi?" dedim. Çünkü benim kalacak bir evim yoktu. Damla kulağıma eğildi ve.
"Yetimhaneye geldik yani kanka." dedi.
"Ha tamam." dedim. Servisin kapısına yaklaştım.
"Uzun süredir yoktun Amine neredeydin sen?" dedi servisçi Metin abi.
"Şey ben bir kaç gündür Yusuf hocalarda kalıyomda." dedim.
"Ha tamam. Hadi iyi akşamlar." dedi Metin abi. Baş selamı verip aşağı indim.
Rüyam en baştan başlıyordu sanki yine dönüp dolaşıp yetimhaneye geldim.
Bir kaç adımda yetimhanenin bahçesine varmıştım.
"Amine sen-... Geldin mi?" diye bağırdı ve koşarak boynuma sarıldı Demir abim.
"Sen gitmedin mi?" dedim ağlayarak.
"Hayır gitmedim seni yanlız bırakmak istemedim ben." dedi.
"Abim ben özür dilerim çok acılar çektim ben. Affet beni!" diye bağırdım.
"Yorma kendini olanlardan haberim var. Arda anlattı bana hadi gel gidelim içeriye." dedi.
"Tamam." dedim. Geçtik içeriye oturdum biraz.
"Bekle sen kardeşim ben bi su getireyim." dedi Demir abim.
Başım dönmeye başladı. Burnum kanıyordu hissedebiliyordum. İçeriye girdi Demir abim bardağı hızlıca masaya bıraktı.
"Amine noluyo kalk çabuk burnun kanıyo." dedi.
"Abi başım dönüyo benim." dedim.
"Tamam hadi gel bir yüzünü yıka. Neden kanıyo ki şiödi burnun?" dedi.
"İstemiyorum ben yüzümü yıkamak." dedim.
"Neden ki Amin-..."
"BEN KANSERİM ,KANSER! ÖLECEĞİM BEN!" diye bağırdım.
"Ne? Saçmalama Amine sen daha çok gençsin. Ölemezsin ya." dedi.
"Abi ölümün yaşı başı olsa Ömer ölür müydü? Beni yanlız bırakıp gider miydi?" dedim ağlayarak.
Kafamdan tuttu ve bağrına bastı beni ,belli oda ağlıyordu.
"Geçecek kardeşim. Bunlarda geçecek. Korkma ben senin yanındayım. Her zaman yanındayım." dedi.
"Geçmiyo abi ,geçmiyo çok denedim ben geçmiyo." dedim ağlayarak.
"İlacın yok mu? Nerde?" dedi.
"İlacım Yusuf hocalarda kaldı." dedim.
"E tamam yürü gidip alalım." dedi.
"Olmaz gidemeyiz." dedim.
"Ya sus kalk yürü dedim." dedi.
Zar zor ikna ettim. Olanları anlattım gitmemek için.
"Tamam sen yat dinlen hadi." dedi.
"Tamam." dedim.

Ertesi gün Salı günü

Hayat ile okulun bahçesinde geziyorduk Semih ve Aydın yanımıza geldi.
"Yenge bunu Yiğit gönderdi." dediler ellerindeki notu avuçlarıma tutuştururken. Yiğit ya onlara ayrıldığımızı söylememişti ya da ayrılmak istemiyordu.
"Kanka bak istemezsen açma bence üzülme şimdi boş yere." dedi Hayat.
"Boş yere değil kanka ben Yiğit için canımı bile veririm saçmalama nolur açacağım ben bu notu." dedim ve notu açtım.
Notta-Tatlım sende hakkını helal et ben ettim yapacak birşey yok bana zaman ayırdığın için teşekkürler eğer seni kıracak yada üzecek birşey yaptıysam özür dilerim seni çok seviyorum kendine iyi bak.- yazıyordu. Oda benden vazgeçmişti. Yapmıştık bunu birbirimize. Canım çok yanıyo hemen cebimden cüzdanımı çıkarttım ve fermuarlı yeri açtım içinde Yiğit'in bana gönderdiği bütün notlar vardı hemde hepsi ,oraya yeni ve son bir not ekledim. Koşarak sınıfa çıktım.
"Asenam dur bekle noldu ya." dedi Eren kolumdan tutup beni durdururken.
"Eren her şey bitti artık biz değiliz." dedim. Eren hemen sarıldı bana.
"Şşş. O seni ömrünün sonuna kadar sevecek bak gör ben eminim." dedi.
"Ya sevmezse. Ya bizden hemen vazgeçerse. Ya benim gibi uzaktan sevmezse." dedim ağlayarak.
"Hayır ya sever o seni ben eminim." dedi Eren. Geri çekildim.
"Ya içim gidiyo başkasını sevecek diye!" diye bağırdım.
"Hayır Amine o senden başkasını sevmez. Sen ondan başkasını sever misin?" dedi Eren omuzlarımı sıvazlarken. Olumsuz anlamda başımı salladım.
"O zaman sil şu göz yaşlarını sen onu sevmeye devam ettikçe oda seni sevecek ben emin bak." dedi elleriyle göz yaşlarımı silerken.
Zil çaldı sınıfa gittik. Artık Eren ile beraber oturuyorduk. Ve ben hâlâ ağlıyordum.
"Amine yapma böyle." diyerek geldi Hafsa.
"Ne yapmiyim Hafsa hı ne?" dedim.
"Eren bu derslik beraber oturabilir miyim Amine ile?" dedi Hafsa.
"Tamam. Üzme kendini asenam." dedi Eren ve sonra gitti.
"Kanka bak sıkma canını." dedi Hafsa.
Hafsa'nın omuzuna yattım ve ağlamaya devam ettim.
"Tamam konuşmayalım. Dök içini lan." dedi. İçeriye girdi Yiğit. Yüzüne bile bakamıyordum açık açık söyleyeyim yüzsüzlük yapamam ben.
Çok şükür ders Müzik.
Hoca içeriye girdi.
"Oturun çocuklar."
"Eee Amine bugün bize ne söyleyeceksin?" dedi Bulut hoca.
"Bilmemki hocam siz ne isterseniz." dedim.
"İyi gel bakalım hadi ben çalayım sen söyle. Madem fark etmez." dediğinde durdum.
"Ya da fark eder hocam ben söyleyeyim siz çalarsınız sazı." dediğimde güldü hoca.
"İyi madem hadi gel." dedi Bulut hoca. Tahtaya çıktım. Aklıma gelen ilk şarkıyı söylemeye başladım.

"Düşlerde sevdim seni.
Söyleyemedim...
Düşlerde sevdim seni.
Söyleyemedim...
Sessiz öptüm nefesini.
Söyleyemedim...
Sessiz öptüm nefesini.
Söyleyemedim..." Bir an Yiğit ile göz göze geldik ama hiç duraklamadan devam ettim söylemeye.

"Sana ben...
Şiirler ,sözler büyüttüm.
Sana ben...
Baharlar ,yazlar büyüttüm.
Sana ben...
Hummalı gizler büyüttüm.
Söyleyemdim...
Sana ben...
Şiirler ,sözler büyüttüm.
Sana ben...
Baharlar ,yazlar büyüttüm.
Sana ben...
Hummalı gizler büyüttüm.
Söyleyemedim...

Şarkılar yazdım sana.
Okuyamadım...
Şarkılar yazdım sana.
Okuyamadım...
Hep yanımdaydın oysa.
Dokunamadım...
Hep yanımdaydın oysa.
Dokunamadım...
Sana ben...
Hayaller ,düşler büyüttüm.
Sana ben...
Gözümde yaşlar büyüttüm.
Sana ben...
Hummalı aşklar büyüttüm.
Söyleyemedim...
Sana ben...
Hayaller ,düşler büyüttüm.
Sana ben...
Gözümde yaşlar büyüttüm.
Sana ben...
Hummalı aşklar büyüttüm.
Söyleyemedim...
Sana ben...
Hayaller ,düşler büyüttüm.
Sana ben...
Gözümde yaşlar büyüttüm.
Sana ben...
Hummalı aşklar büyüttüm.
Söyleyemedim...
SÖYLEYEMEDİM..."

Şarkı bitti herkes alkışlamaya başladı.
"Bravvoo ,bravvoo." diye bağırdı Şebnem. Allahım ya rezil oluyom resmen Şebnem yüzünden.
"Aferin Amine başka bir şey söylemek ister misin?" dedi Bulut hoca.
"Yok hocam sağ olun ben yerime geçeyim." dedim ve yerime geçtim.

Gerçekten şarkı beni anlatıyordu o yüzden bunu söyledim.
Gerçekten şiirler ,şarkılar yazmıştım ona ama okuyamamıştım verememiştim. Kokusunu özledim kokusunu. O kadar çok şiir yazmıştım ki ,o kadar çok şarkı yazmıştım ki ama hiçbirini SÖYLEYEMEDİM...

***

Kitabımı okuduğun için teşekkür ederim güzel insan...❤❤❤

(Yazardan not= Lütfen oy vermeyi unutmayın. Kitabım için görüşlerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz.🤗)

(Yazardan not 2= Amine'nin söylediği şarkıyı hemen altına bıraktım isteyenler dinleyebilir.😊)

RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin