18.Bölüm : HASRET BİZİ BEKLİYOR

51 4 0
                                    

Bir kaç gün sonra

Sessiz sedasız sınıfa girdim, dersler boş olduğu için herkes gitmişti sadece Hayat, Aslı, Damla, Hafsa ve ben vardık bizim sınıftan. Bizimkiler duvar kenarındaki en arka sıraya oturmuşlardı.
"Sonrada prens Amine uyyan güzel Yiğit'i öptü ve uyandırdı. Sonra uyyan güzel Yiğit gözlerini açtı." dedi Hayat kahkaha attılar. Vallaha kaç gündür kızların diline düştüm Yiğit'i öptümya.
"Sonra prens Amine yedi cücelerden dördünü evire çevire dövdü." dedim hızla yanlarına giderken.
"Ay kız niye uyarmadınız beni Amine geliyo sus diye." dedi Hayat kızlara.
"Ne bilek önümüzde sen varsın göremedik bizde." dedi Damla.
"Neyse bu seferlik affedildiniz ama bir daha bu konuyu açtığınızı duyarsam yakarım çıranızı ona göre." dedim elimi belime atıp parmağımı sallarken.
"Çok sağol ya senin bizi affetmene çok ihtiyacımız vardı gerçekten." dedi Damla.
"Bakın siz Damla gibi olmayın. Onun gibi şansınızı zorlamayın yani." dedim.
"Şakkaaaa, şaka yaptım ben yaa." dedi Damla. Korkuyolar mı lan bunlar benden?
"Ay of neyse ben bugün babamdan özür dileyeceğim kızlar." dedim.
"Ya kanka sen kendin diyodun sana bunca kötülüğü yaptığı halde na-..." hızla sözünü kestim Aslı'nın.
"Yaptıysa yaptı. O benim babam. O beni affetti sıra bende." dedim.
"Tamam tamam gitmeyin kızın üstüne belli ki babasını özlemiş." dedi Damla.
"Evet yani ben babamı özleyemez miyim?" dedim.
"Kanka sen demiyo muydun? Babam okula gelmediği zamanlar saat 14.30-15.00'a kadar uyuyo diye." dedi Hafsa.
"Evet öyle." dedim.
"O zaman nasıl gidecen okul çıkışı uyuyo olur." dedi Hafsa.
"Ya Hafsa taktığın şeye bak." dedim.
"Aynen kanka taktığın şeye bak. Prens Amine gidip onuda uyandırır." dedi Hayat. Yarabbim yaaa sabrımı sınıyor resmen.
"Bana bak Hayat günlük sabır kotamı aştırma benim senin ebenin-..." dediğim anda sözümü kesti Damla.
"A-a kanka küfür etme. Aramızda casus varsa gidip enişteme söyler." dedi. Başımı salladım 'Haklısın.' der gibi.
"Senin ebenin elini öperim." dedim. Yani ne güzel lafı çeviriyom ama de mi? Bence bir alkışı hakettim.
"Kanka sen çağ aşmışsın. Tü maşallah." dedi Aslı.
"Eyvallah canım sağ oolll." dedim.

Okul çıkışı

Koşar adım babamların eve gittim. Kapıyı çaldım.
"Geldiim." diye bağırdı Semra abla. Kapı açıldı.
"Amine kızım sen mi geldin geç içeri hadi bizde tam yemek yiyecektik." dedi Semra abla.
"Afiyet olsun abla. Babam evde mi?" dedim.
"Evde canım, gel beraber olsun." dedi. Tabi ben AÇIM diye, ııı yani Semra abla çook ısrar etti diye girdim içeriye. Sofraya geçtik.
"Sen nasılsın Amine." dedi Semra abla.
"İyiyim bende Semra abla iş bakıyorum öyle yani. Sen nasılsın." dedim.
"İyi bende canım nolsun iş güç bildiğin gibi." dedi Semra abla.
"Amine çatalı sağ elimizle tutuyorduk değil mi babacım." dedi babam. Bir an üstüme alındım, yüzüne baktım babamın.
"Ya baba hep unutuyorum özür dilerim." dedi Amine. Ben neden üstüme alınıp duruyorum ki sanki. Bana durduk yere neden desinki babam.
"Tamam bir daha unutma." dedi babam.
"Tamam söz." dedi Amine.
"Amine abla babam sen küçükken sanada diyor muydu böyle?" dedi Ömer. Olanlardan haberleri vardı babam anlatmıştı çocuklarada. Babamın yüzüne baktım.
"Evet ablam. Banada babam öğretti, bende Amine gibi sol elimle yiyordum. Babam öğretti banada." dedim babamın gözlerine bakıp tebessüm ederek.
"Öyle mi baba?" dedi Ömer.
"Evet oğlum tabii ki öyle. Ben öğrettim." dedi babam.
Yemek yedikten sonra Semra abla ile topladık sofrayı.
"Baba benimle bahçeye kadar gelir misin?" dedim.
"Ben mi?" dedi babam.
"Evet." dedim. Bahçeye çıktık.
"Efendim Amine." dedi babam.
"Baba. Ben senden çok özür dilerim affet beni olur mu? Yine babam ol. Yine sev beni. Ellerini gezdir saçlarımda. Babalar gününde hediye alayım sana. Doğum gününde hediye alayım. Beni babasız bırakma nolur." dedim.
"Tamam kızım, tamam tabii ki yeter ki iste sen ben sana babalığımı yaparım sen bana annenin emanetisin." dedi babam. Sarıldık ağladık bir süre.
Artık babamlarla beraber yaşayacaktım eşyalarımı tamamen taşımıştım gün içinde.

RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin