●•Keyifli Okumalar•●
☆Sakın kimseye haddinden fazla güvenme, her zaman bu kadar şanslı olmayabilirsin.☆
İçimde bir güvercin kanat çırpıyor kırık kanadıyla, ne kadar başarabileceği büyük bir bilinmezlik sadece. Kanadım kırık bir güvercin gibi büyük bir çaresizlik ve umutsuzluk kaplamıştı içimi. Bazı hislerin anlatılır yanı yok, şuanda içinde bulunduğum durum gibi amayaşayıp görecek ve öğrenecektim.
Sessizce o beni izledi, bende onu. Uzun bir süre gibi gelmişti ama ne ben gözlerimi kaçırdım ne de o.
Uzun bir süre bakıştıktan sonra aramızda ki bu şeyi telefon sesi böldü. Bakışlarını benden çekip telefona dikti. Telefonu açtı ve karşıdaki her ne söylediyse dudağının kenarı hafifçe havalandı.
"Güzelim iyiyim... Hm bende seni özledim... Hıı akşama yanına geleceğim Melina...Evet erkenden...Bende seni seviyorum öptüm."
Melina?
Ne seni seviyorum mu dedi?
Sevgilisi mi vardı?
Bana ne yaa... Çelişki içinde kıvranırken biraz önce benimle bakışan o değilmiş gibi görünen ela gözlere tekrar baktım. Şimdi gözlerini kaçırmıştı.
Yemek yedikten sonra aklım başıma geldi ve bir ailem olduğunu hatırlayınca iyice gerildim. Kafam hala çalışmıyordu ve başım çatlıyordu. Ailem beni merak etmiş olmalıydı. Gerçi merak etmemişte olabilirler.
"Telefonum nerede, biliyor musun?"
Başını sallayarak, "Salon da," dediğinde masadan kalkıp salona girdim. Sehpanın üzerinde çantamı ve telefonumu gördüm. O karmaşada eşyalarımı aldığı için bir kez daha minnettardım. Çantamda eşyalarım eksiksiz bir şekilde duruyordu. Telefonumu elime aldım ve on yedi tane cevapsız arama olduğunu gördüm; on yedi tanesi de Sibel'dendi.
Sibel'i aradım. Uzun süre açmadı tam vazgeçmek üzereydim ki, son anda açtı. Sesi telaşlı geliyordu.
"Alisya İyi misin? Neredesin? Öldüm meraktan... Sana bir şey oldu diye aklımı kaçırıyordum."
"İyiyim Sibel, sen nasılsın?"
"Bende iyiyim. Neredesin?" Ne söyleyeceğimi bilemedim biraz sessiz kaldıktan sonra cevap verdim.
"İyiyim merak etme sonra anlatırım," dedim geçiştirerek.
"Ece bir şeyler zırvaladı, inanmadım ama öğrenemezsem kafayı yerim. Sen Murat ile mi çıktın bardan?"
Olayları yine hatırlayınca sinirden küplere binmek üzereydim.
"Hayır o geri zekâlı ile değilim, öyle bir şey de yok." O salağı daha fazla düşünmek istemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Işığın İçindeki Karanlık
Teen FictionBiraz hızlı yürümeye başladım. Ne tarafa gittiğimi bile bilmiyordum sadece yağmur hafifleyene kadar bekleyecek bir yer arama çapasına girdim. "Tamda yürüyüşe çıkacak zamanı bulmuşum. Aman ne güzel!" Ellerimle saçlarımı kapattım. Önümü zar zor görme...