Bölüm 15

22 9 0
                                    

●•Keyifli Okumalar•●

Dünyadan sadece biraz şefkat birazda huzur istemiştik. Çok mu şey istedik?☆

Alisya

Eskisi gibi olamayacak o kadar şey var ki artık. Yaşayamadığımız hayatımızda buruk bir acı kaldı; dünya çok ağır, yükümüz çok ağır. Bir çığlık var içimde bir türlü çıkmıyor dipsiz kuyu da kayboldum, kimse bulamıyor. Kalbim acıyor, umutların yıkılışı gibiydim. Serbest düşüşteydim ve ayağa kalkamayacağımı hissediyordum. İçimde dünyaya küskün bir çocuk olmazdı, bu kadar darbe almasaydım. Bir ölü çiçeğin tekrar hayata tutunmasının çırpınışları gibiyim. Kim bilebilir ki yaşadıklarımı? Bazı hislerin anlatılır yanı yoktur ve şuan o durumdaydım. Yaşadıklarımı unutamazdım. Bunları yaşamaya hakkım yoktu ve beni böyle bırakmak zorunda kalmaya hakkınız yoktu. Kimin umurunda ki? Siz, beni bunları yaşamaya zorunda bıraktınız.

Göğüs kafesimi sıkılaştıran tonlarca baskıyla uyumak istiyorum, biliyorum uyuyunca geçmeyecek ama sadece biraz aklıma gelmeyecek. Kafamdaki sesler daha da artmaya başladı, o kadar çok doluyum ki. Kimseyle konuşmak istemiyorum. Durup dururken dolan gözlerim, annemi unutmak istemiyorum zaten unutamam da yüzünü, sesini unutmak istemiyorum.

Kırgınlıklar baki derler gerçekten öyleymiş.

“Meral sensiz yaşayamam,” diyen adam canice Meral’i öldürdü. Annemi öldürdü. Asıl hedefi bendim, beni öldürecekti eğer annem araya girmeseydi. Annem, benim yüzümden öldü, asıl ben ölmeliydim. ANNEM, BENİM YÜZÜMDEN ÖLDÜ.

Benim çırpınışlarım, annemin sonu oldu.

Hastanede oda da yatarken anneme bakmak için kalktığımda hemşireler konuşurken duydum. Annemin öldüğünü... İlk başta inanmadım, Gözümle görmeden nasıl inanabilirdim? Hastane koridorunda Sefa'nın kollarında öylece kalakalıp sinir krizi geçirmiştim. Sonrasında hastane yatağımda Sefa, bana sarılırken yalanlarla avutmaya çalışmadan ya da gereksiz tavsiyeler vermeden sadece acımı paylaşarak bebek gibi saçlarımı okşamıştı. “Her şey düzelecek Alisya, sadece biraz zaman var. Her şey daha iyi olacak,” dedi. O gün bu sözler bile beni avutamamıştı.

Hastaneden çıktıktan sonra mezarlığa gittik. Annem gömülürken yanındaydım. Bir kolumda Sibel, diğer kolumda Ayşen teyze vardı. Daha önce böyle bir şey yaşamamıştım. Annemin üzerine toprak atılırken, benim üzerime de toprak atılmıştı. Bende annemle birlikte gömülmüştüm oraya.

Anne, beni bırakma diyemedim.

Seni seviyorum anne bile hayatımda her zaman demedim. Belki de şu kısacık ömründe çok az söyledim.

Anne, ben sensiz ne yapacağım?

Dünya da hiç kimsem kalmadı.

İçim bağırdı ama ben hiçbir şey diyemedim.

Anne, beni affet! Böyle olmasını istemezdim.

Annemin, hiçbir yakını gelmedi. Annem, bunu hak etmiyordu çünkü o iyi bir insandı. Tek hatası babam olacak o adama inanmasıydı. Zavallı annem, dünyada mutlu olamadın yattığın yerde mutlu ol!

Apartmanın önüne geldiğimde nasıl içeri gireceğimi bilemedim. Melahat teyze camından bakarken yanında Nebahat teyze vardı. Melahat teyze ilk defa konuşmadı; ah be Melahat teyzem sende susabiliyormuşsun demek ki. Başörtüsünün kenarıyla göz yaşlarını sildi ve tek kelime bile etmedi. Bu apartmandaki insanlar zaten hep susmamış mıydı?

Gözüm yavaşça kapanıncaya kadar; annemin pazardan dönerken ellerindeki poşetle nefes nefese kalmış hali, apartmanın önünde oyun oynarken annemi o halde görüp hemen oyunu bırakıp koşarak annemin yanına gidip ona sarılışımın hayaletini gördüm.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 28, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Işığın İçindeki KaranlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin