VALORANT - Dahi ve Samuray

Radiant 11

"Orada bizi Cypher karşılayacak. Bu yüzden emir gelene kadar olabildiğince birbirimizden ayrılmayacağız." Viper'ın maske altından çıkan kasvetli sesi karşı gelinemeyecek kadar ciddiydi. Doktor Sabine her ne kadar ilk başta Cypher'a güvenmese de, zaman geçtikçe Rabaat'lı adamın gözcü ruhuna saygı duymuş ve elde ettiği veriler onu şaşırtmıştı. 

"Şuan da bile izleniyor olabiliriz." diye geveledi Jett sessizce. Viper bunu duymuştu ancak ondan önce Killjoy lafa atladı "Bizim ekibimizin bir parçası olduğu için her ihtimale karşı izlemesi çok daha iyi. Bu şekilde benim kaçırdığım bir noktayı başka bir göz görebilir." Jett bunun üstüne sadece omuzlarını kaldırıp "Eh, öyle diyorsan." deyip geçiştirdi.

Kingdome şirketi teknolojide epey ileride idi. Üst düzey mühendis ve teknisyenleri ile çok iyi işler çıkarmıştı. Kullandığı cihazlar ve aletlerden en iyisi ise bindikleri savunma uçağıydı. Sova ise bu uçağın komutasını yapıyordu. Yerden bilmem kaç fitte yükseklikte uçarken, ajanların hepsi sanki doğuştan bu şekilde eğitilmiş gibi soğukkanlı ve hazırdılar.

"Bizi orada ne bekliyor?" bu soru Pho'dan gelmişti. Viper kaşlarını çatıp elindeki verilere bakarak "Anlaşılan birileri spike denilen şu zımbırtıyı bulup  radyanit deposunu patlatmak peşinde."

"Yalnız zımbırtı denilmeyecek kadar önemli bir icat!" Arada Killjoy girip böyle bir yorum yapsa da bu doktor Sabine'in çokta umurunda olmamıştı. Onun yerine "Killjoy, B tarafında kalan depodan sorumlusun. Jett, sende A bölgesini kontrol et." Demiş ve Killjoy ile Jett birbirlerine bakmışlardı. O kadar ekip toplanmış ve sadece iki kişi mi kontrole gidiyordu?

Jett merakla "Phoenix ne olacak?" diye sormuş ve viper cevaplamıştı "O benimle birlikte kalacak. Sova, ben ve Phoenix üstten komutaları alacağız ve ona göre atağa geçeceğiz." dedikten sonra çekmecelerden iki tane kulaklık çıkartmış ve her birini iki genç ajana vermişti "Bunları kullanarak bize haber vereceksiniz. Verdiğiniz rapora göre desteğe geleceğiz. Aynı zamanda birbirinizin sesini de duyacaksınız. Zaman kaybetmemeliyiz."

Killjoy ve Jett yere yaklaşan savunma uçağından indikten sonra iki genç ajan kulaklıklarını takarak iki tarafa doğru ayrıldılar. Rüzgar kız, Alman dahiye göre daha hızlı davranmıştı bu konuda. Havalanıp süzülüyor ve silahını ileride tutuyordu. Killjoy ise oldukça sessizce B tarafındaki labaratuvardan ilerliyordu. Her ihtimale karşı silahını hazır tutuyor ve gözünü dört açarak etrafı dinliyordu. Ancak duyduğu şeyle hızlı olmaya karar verdi. Çünkü ayak sesleri ya da konuşmalardan çok farklı bir şey duyuyordu. 

Spike kurulmuştu.

Koşar adım yürürken sonunda farklı bir şey duydu ve Haven tarafından birilerinin ona ateş ettiğini fark etti. Kim olduğunu göremese de hemen yerde yuvarlanıp kendini savunmaya alabileceği bir demir parçasının arkasına attı. Oyalanmaya vakti yoktu ve o kişinin nerede olduğunu çözemiyordu. Gözcü robotunu çıkartıp olabildiğince iyi bir ayara getirdi ve aktifleştirdi. Bu belki ona zaman kazandırabilirdi. Bu sırada bir yandan kulaklıktaki mini telsizden rapor vermeye çalışıyordu "B Noktası! Acil durum!"

"Tehdit nedir?" bu Viper'ın sesiydi. Killjoy kafasını hafiften demir parçasının ardından çıkartıp Taret'in gördüğü yere bakmaya başladı ancak neredeyse gözüne bir mermi yiyordu "Silahlı bir eleman var! Spike kurulmuş!"

"Olabildiğince yaşamaya çalış! Geliyoruz!" 

Alman Dahi Taret'in arkasından yuvarlanarak, fazla zarar almadan kendini Spike'ın kurulu olduğu alana atmaya çalıştı. Gözcü robotu onları tehdit eden şeyi oyalarken belki ihtimal birazdan patlayacak olan bombayı durdurabilirdi. Yanında getirdiği bir kaç cihazı alıp üstünde birkaç ayarlamalar yaptı. Hız ve kullanılabilirlik durumunu kontrol edip en uygun olanını seçmeye çalıştı. Yanlış yaptığı taktirde bu şey onun ve diğerlerinin hayatına mal olacaktı.