6

864 67 3
                                    

-Aynaya bakarken arkamda Void belirir belirmez vücudumun dışında alevler içinde yanan tilki'nin çıkmasıda bir olmuştu.-

"Aslında fena değilmiş ha-" Dediği anda onun yüzüne sert bir yumruk geçirmiştim.

Yumruğa hazırlıksız yakalandığı için yanağını acı ile tutmuştu. Bana sırıtarak baktı ve konuşmaya başladı.

"Boşu boşuna uğraşıyorsun biliyor musun? Mia benden kaçış şansın yok, yapacaklarımdan'da kaçış şansın yok. Hem de hiçbir şekilde." Dedi ve yanağında ki elini çekti. Kızarıklık hemen gitmişti.

Bana doğru yürümeye başladı ve tekrar konuşmaya başladı.

"Stiles'in ölmesi gerekiyordu, ve öldü de. Sen de aptallık yapıp arkasından üzülüyorsun, dediğim gibi Mia. Tek bir bedene sadece bir kişi sahip olabilir." Dedi.

"Bu bedene sahip olmayı hak eden tek kişi Stiles. Sen değilsin ve aslada olmayacaksın." Dedim ve Void bana acımasız bir şekilde bakmaya başladı.

En sonunda Void hızlıca yanıma gelip boğazımı sertçe tuttu ve beni sertçe duvara yasladı.

"Artık sabrım taşıyor ama! Sırf aşığım diye dediklerini hafife almaya çalışıyorum ve sana sinirli yönümü göstermemeye çalışıyorum!" Dedi ve boynumu yavaşça bıraktı.

Derin derin nefesler almaya çalışıyordum. Konuşabilecek duruma geldiğimde söylemem gereken şeyleri söyleyip hemen Scott'ların yanına gidecektim.

"Senden ölesiye bir şekilde nefret ediyorum. Hoşlandığım kişi ve aynı zamanda en yakın arkadaşım olan kişiyi öldürdün ve hayatımı cehenneme çeviriyorsun. Senin yüzünden her an tehlikede gibi hissediyorum." Dedim ve gözlerim dolmaya başlamıştı.

Aslında yalandı, Void'in yanındayken kendimi oldukça güvende hissediyordum bununda farkındaydım ama kabullenmek istemiyordum.

"Yalan söylüyorsun." Dedi.

"Aklını, düşüncelerini, hislerini, ben herşeyini bilip hissedebiliyorum. Bana yalan söylemen imkansız." Dedi ve yüzünde bir sırıtma vardı.

Yavaşça geri, geri gitmeye başlamıştım ve ilk hamlem ile kapıdan hemen çıkmıştım.

"Mia şimdilik yalnız kalmış olabilirsin ama sence seni aklında yalnız bırakacak mıyım? Hayır."

Oda'dan içeri girdiğimde Kira hemen ayağa kalktı.

"İyi misin?" Dedi.

Bende başımı sallayıp yatağıma geçtim.

"Mia benim yanımdayken güvende hissettiğini itiraf et bende seni rahat bırakayım."

"Siktir git! Beni rahat bırakmayacağını ikimizde biliyoruz!" Dedim ve Scott ile Kira bana bakıyordu.

Oh, sanırım sesli bir şekilde söylemiştim.

"Mia bize söylemek istediğin birşey var mı?" Dedi Scott.

"Sakın."

"Hayır yok. Sadece aklımda birşey düşünüyordum ve sinirlendim bu kadar." Dedim ve bu yalanı 3 yaşındaki bir bebek bile anlardı.

"Peki.."

"Mia... O kadar zavallıca davranıyorsun ki Scott ve Kira senin şu anda deli olduğunu düşünmüş bile olabilirler."

Artık dayanamayıp ağlamaya başladım. O her konuştuğunda başıma keskin bir ağrı giriyordu.

"Mia! Artık bize ne olduğunu anlat yoksa zorla mı öğrenelim?" Dedi Scott.

"Sır'ı bozarasan olacaklarına katlanmak zorunda kalıcaksın güzelim."

"Hayır, hayır yapamam, Scott yapamam. Lütfen bana ne olduğunu sorma!" Dedim ve çok fena bir şekilde ağlıyordum.

"Tamam, seni yalnız bırakmamızı ister misin?"

Kafamı hızlıca "evet" anlamında salladım.

Scott'lar odadan dışarı çıktığında derin bir nefes alıp verdim.

"Mia o kadar çok zayıfsın ki, hemen bir bebek gibi ağlıyorsun."

"Sus artık, sus!" Dedim.

"Benim yanımdayken güvende hissediyor musun?"

"Evet, anladık aklımdaki şeylerin hepsini biliyorsun ve bunun da cevabını biliyorsun daha niye uğraşıyorsun?"

"Çünkü cevabını senden duymak istiyorum."

Başımı çevirdiğimde Void karşımda duruyordu.

Bana doğru yürümeye başladı ve yatağın başına geldiğinde bana doğru uzandı. Kafasını yüzüme eşit bir şekilde getirdi ve burunlarımızın değmesini sağladı.

"Şimdi söyle Mia.. Benim yanımda rahat ve güvende hissediyor musun?" Her konuştuğunda dudaklarımız birbirine değiyordu.

"Niye bu kadar çok öğrenmek istiyorsun? Zaten biliyorsun." Dedim.

"Dediğim gibi senden duymak istiyorum." Dedi Void.

Sanki gözleri dudaklarıma kenetlenmiş gibiydi.

"Evet.. Senin yanında kendimi çok huzurlu ve güvende hissediyorum." Dedim.

Ama illa ki gerildiğim zamanlar oluyor. Mesela şu an.

Eminim ki Void bu düşüncemi de biliyordur.

Ama bir anda hiç beklemediğim birşey olmuştu. Void'in dudaklarını benim dudaklarımın üzerinde hissedince gözlerimi şaşkınlıkla açtım.

Void elini yanağıma koyup saçlarıma doğru götürmüştü. İçgüdüsel olarak kendini karşılık verirken buldum.

Telefonumun çalmasıyla irkilerek çekildim, Void'in de göğüsüne elimi koyarak onu üzerimden hafifçe ittim.

Derek Arıyor...

Tam aramayı açıcakken Void elimden telefonu hemen almıştı.

"Sırf bu arama için mi keyifli anımız bozuldu?" Dedi ve Derek'den gelen aramayı reddetti.

"İyi ki de bozmuş." Dedim ve hızlıca telefonumu onun elinden aldım.

Kaşlarını çatarak bana baktı ve gülümsedi.

"Öyle olsun o zaman.. İyi ki de bozmuş, hadi ara Derek'i." Dedi ve bekleyen gözlerle bana baktı.

Ben hiç birşey yapmadım. Sadece ona boş gözlerle baktım.

"Hadi arasana, bu kadar önemli olan aramayı merak ediyorum. Sonuçta Derek Hale arıyorsa illa ki önemlidir, değil mi?" Dedi.

Birşey yapmadığımı görünce sıkıntıyla nefes verip elimden telefonu aldı.

"Hey-"

"Mia bir kere dediğimi yapsan çok güzel olucak biliyor musun? Ama artık başka yollarla yaptırıcam gibi gözüküyor." Dedi ve bu sefer ciddi bir şekilde bana baktı.

Void bana doğru yaklaştı ve kulağıma doğru eğildi.

"Melissa geliyor bence yatağına geçsen iyi olucak." Dedi ve kayboldu.

Sır | Void StilesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin