Defne ' den" Çok güzel olmuşsun?" Yüksek Voltajlı müzik ortamına karşın dans ediyor sadece birbirimizin gözlerine bakıyorduk, burası mini bara benzeyen, aslında müştemilat bir yerdi , sahnesinin ortasında DCJCİLER şarkı söylerken bir yandan eğleniyor bir yandan sohbet muhabbet yeri mevcuttu , bir yandan da içkiler içiliyordu tabi.
Ha bu müşkül yerin adı da 'Şak Şaktı ' her ihtimale karşı tam teşkilat gelmiştik ,Hakan, Kemal, Hüseyin Metin ve aramıza yeni katılan Gaz Kaçıran Tolga, ve birde oğlumuz Müdür.
Çok özlemişim, her detayını inceliyor gözümü kaçırmadan her hareketini beynime kazıyordum.
" Size layık olmaya çalışıyorum beyefendi. " Elim ensesindeydi, okşuyor dururken içimi huzur kaplıyordu rahatlıyordum.
" Eee ol bir zahmet sonuçta benim kadınımsın."
" Yaaa pis! " Kahkaha atıp gülüşünü sergilendi benim tepkime karşı, beklemiyordum bu cevabı Ömer'den.
Omzuna ufak bir dokundum vurur gibi gerçekten vursaydım elim kırılırdı, sonuçta yunan heykeli bir başyapıta sahiptim ben ve bu yunan heykeli başyapıt benim sevgilimdi.
Gözlerimi kısarak dil çıkardım " gıcık!" Dilimi iki parmak arasına sıkıştırarak " yerim o dilini senin, sevgiliye dil çıkarılmaz ayıp! " Akıp giden zamanlar içinde tek düşündüm şey;
' Ömer'le birlikte onun kalbine sürgün olduğumdu, yüzü gözü, gülüşü bakışı, saçları hepsi kalbine sürgün olmam için sebepti, kalbine doğru eriyordum.'
Aniden sarıldım ellerim geniş omuzlarında gezerken başımı o dağ gibi omuza yaslamıştım derin nefes alıp içimde biriken sözcükleri Ömer'e söyledim.
" Çok özlemişim seni..."
" Özlemişim? Ha güzel birde ne kadar özlediğini bilmiyor kız?" Sesinin güzelliği gülüşünden belliydi.
Omzuna dokundum vurur gibi." Yaa pislik yapma işte." Belimi sıkıca sarılıp sarmaladı beni içine çeker gibi.
" Tamam tamam şimdilik yapmam."
" Güzel." Demiş gözlerimi huzurla kapatmıştım, Ömer'imin kokusu beni rahatlatıyorken çalan DJCJLER müzikler de bu işin arka cephesindeydi.
" Kop kop müzik! Hop nerede kalmıştık! DJCEYY! UYUDUNUZ MU LANNNN! " Deyişi ile yerimde zıplamış gözlerimi açışımla Tolgayla göz göze gelmiştim.
Eğilmiş Ömer'in omuz hizasına gözlerini büyüterek bana bakıyordu.
" Defne iyi misin güzelim? Ne oldu?"
" Değilim Ömer Tolga gözlerini açmış bana bakıyor!" Ve hala bakmaya devam ediyordu bir de bunun yanına gülüşünü eklemişti.
Ömer omuzumdan başını kaldırıp arkasına döndüğünde Tolga, normal insan haline dönerek ardından da gülmüştü.
" Ne haber kardeşim? İyi eğlenmeler " dedikten sonra elinde bira dolu bardağı kafasına dikti.
" Aaa Ömer bak orada kuş var." Ömer'imin keskin delici bakışlarını Tolgadan almış otomatik olarak gösterdiği tarafa doğru bakmıştık ikimizde.
Ama tahmin ettiğiniz üzere hiç bir şey yoktu. Gerisi geriye baktığımızda ise Tolga da yerinde yoktu tabi.
" NABER BEBEKLERİM BEN TOLGA! " Arkamıza geçmiş, yüksek ses kalitesi ile kulağımıza doğru bağırıyordu.
Yüzümüz buluşurken bir elimiz de kulağımıza gitti.
" TOLGA!!!" Diye bağırmış arkasını dönmüştü Ömer, ikisi de yüz yüze bakıyordu şimdi, Tolga gülümseyerek. " Karşimm al iç kendine gel ." Diyerek ekindeki viski dolu şişeyi eline vermiş yanımızdan uzanmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafyanın Bakıcısı
FanfictionBir gün hastaneye ambulans ile hasta getirdiler ama getirmek ne kelime başbakan gelse o adamın yanında sönük kalırdı o derece herkes etrafında kul köle olurken ben sadece etrafında dağ gibi görülen adamlara bakar kaldım hepsi bir ağızdan " abi iyi o...