[top Jisung & bottom Minho]
Elinde tüm saf sevgisini anlattığı mektupla minik minik adımlarla yanına yaklaştı. Terleyen avuç içlerini pantolonuna sildi. Heyecanla atan kalbi göz göze geldiklerinde daha da hızlandı.
Çocuk ayağa kalktı, heyecan ve s...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elinde tüm saf sevgisini anlattığı mektupla minik minik adımlarla yanına yaklaştı. Terleyen avuç içlerini pantolonuna sildi. Heyecanla atan kalbi göz göze geldiklerinde daha da hızlandı.
Çocuk ayağa kalktı, heyecan ve stresten titreyen çocuğa yaklaştı. Sorgular bakışlarını görünce elindeki kağıdı ona uzattı. Başını ayak uçlarına eğdi. Utancından kızaran yanakları ve kulakları ile sevimliliği dışa vurmuştu.
Çocuk alaycı bir şekilde elindeki kağıdı aldı. Ve okumadan yırtıp havaya savurdu. "Tahmin ettiğim şeyi yapacaktın dimi? Ah senin gibiler hep neden böyle?" saçlarının arasından parmaklarını geçirdi. "Neyse hadi git sen. Okulda bir ucube ile yan yana görünmek istemiyorum"
Heyecanla indirdiği başını gözlerindeki hayal kırıklığı ile kaldırdı. Yıllarca ağzını bıçak açmayan, konuşması için iddialara giren çocuk ilk defa konuştu.
