On Dördüncü Bölüm

398 40 5
                                    

Tüm sosyete gelecek hafta Acklamların verdiği yemeğe davetliydi. Herkesi bir araya getirecek sevindirici bir haber vardı. Blake Acklam ve Lily Binham nişanlanıyordu. Şaşırtıcıydı. Kimse ne olduğunu bile anlamamıştı. Üstelik Lily'nin sosyeteye takdim edilmesine bir sene daha vardı. Ancak bunun tek bir sebebi vardı; aşk. Aşkın kimi nerede ne zaman bulacağı bilinmezdi.

Henry bu durumdan haberdar olsa da Noah için sürpriz olmuştu. Kardeşinin aşık olduğunu fark etmemişti bile. Yani o... Lily'di. Genelde hocalarından şikayet eder, Mollie ile ortalıktan bir anda kaybolur, romanlarına gömülür ve genelde Noah'yı eleştirirdi. O henüz Noah'nın gözünde çocuktu. Evlenecek kadar büyümemişti ancak demek ki bu durum aşık olmaya da engel değildi.

Noah, bu durum üzerine Lily'nin müstakbel eş adayıyla biraz sohbet etmek istemişti. Bu sohbete elbette damadın ağabeyi Henry de katılmıştı.

"İçki alır mısın?"

Genç adam başını iki yana salladı. Kibar bir gülümsemeyle, "İçki kullanmıyorum, lordum." diye cevapladı Henry'i. Henry onun içki kullanmadığını çok iyi biliyordu. Bunu Noah'nın da bilmesini istemişti. Kardeşi iyi bir adamdı.

Noah ile birbirlerine onaylarcasına baktılar. "Ne zamandan beri görüşüyorsunuz?"

Blake biraz gerildiğini hissediyordu. "Taşraya döndüğümüzden beri, lordum."

Noah kaşlarını kaldırıp Henry'e baktı. "Senin gibi ketum değil." Henry gözlerini devirerek karşılık verdi. Blake onun iyi bir şey dediğini umuyordu. Bakışları tekrardan Blake'i buldu. "Henüz ikiniz de çok gençsiniz."

"Onu seviyorum."

Noah, Blake'in fazla açık sözlü olması üzerine boğazını temizledi. Bu esnada Henry kardeşini uyarmak için onun sırtına vurdu. Blake ağabeyine ne var dercesine baktı.

"Evet, anlıyorum."

"Onunla evlenmek istiyorum."

Noah, Henry'nin yanına gidip sessizce "Hiç susmaz mı?" diye sordu.

"Noah, senin Lily ile evlenmek istediğini yeterince anladı, kardeşim." Henry ona güvence verircesine gülümsedi.

Blake ağabeyine dik dik baktı. "Evet ancak onaylıyor gibi durmuyor,"

"Lily henüz on yedi ve sen on dokuz yaşındasın. Bir evliliğin sorumluluğunu alabilecek misiniz?"

Blake kendinden emin bir biçimde başını salladı. "Onun için her zorluğa göğüs gerebilirim."

Henry kardeşinin aşkına böylesine sahip çıkmasını takdir ediyordu. Noah arkadaşına baktı. "Biraz örnek al,"

Henry ona kötü kötü baktı. "Çabaladığımı biliyorsun,"

Noah onunla uğraşmayı seviyordu.

"Blake ve Lily'e odaklanalım."

Noah tekrardan genç adama döndü. "Evlenmenizi onaylıyorum. Bir süre nişanlı kalmanız şartıyla. İkiniz de henüz çok küçüksünüz."

Blake başka çaresi olmadığının farkındaydı. "Teşekkür ederim, lordum." Omuzlarını dikleştirdi. "Bana güvenmenizi istiyorum. Lily'nin mutluluğu benim için öncelik. Onun ailesine karşı zor durumda kalmasını sağlayacak bir ısrarda katiyen bulunmam."

Noah belli belirsiz gülümsedi. Onunla ilk kez bu kadar resmi konuşuyordu. Blake elinde büyümüştü. Henüz çok genç olsa da düşünceleri gerekli olgunluktaydı. Kardeşinin neden onu seçtiğini anlıyordu. Blake ona çok bağlıydı ve aşkını dürüstlükle, içten bir şekilde yaşıyordu.

Bakışlarında Saklı (Wattys 22 Kazananı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin