Shine ~ TakeMikey

²⁸

Yaklaşık 1-2 hafta sonra*

"Takemitchy! Uyan artık!"

Uzun saçlı olan sarılıyı hafif sarsarken bir yandan fa ismini sayıklıyordu.

"Mikey-kun..?"

Takemichi gözlerini yavaşça açmış ve hafifçe esnemişti.

Manjirou çocuğun dağınık saçları ve mayışmış bakışları altında ezilirken kızarmış yüzünü saklamak amaçlı başka tarafa dönmüştü.

"Kalk artık, kahvaltı hazırladım sana.."

Takemichi ilk söyleyişinde anlamamış gözlerini birkaç kez kırpmıştı.

"G-günaydın Mikey-kun.."

Manjirou usulca başını çocuktan tarafa dönmüştü, o sırada çocuğun gülümseyen yüzü ile karşılaşmıştı.

Kendine engel olamamış ve çocuğun dudağına ufak bir buse kondurmuş, ardından yüzünü yıkaması hakkında birkaç şey mırıldanırken koşar adım odadan çıkmıştı.

"Ah.. peki.."

Takemichi kızarmış yanakları ile lavoboya giderken ufak bir çocuk gibi kendisine uzun gelen gömleğin kolları ile gözlerini ovuşturuyordu.

Peki hepiniz merak ediyorsunuz?

Ne oldu..?

Tam olarak şöyle, Manjirou Takemichi'nin kendisinde kalmasının daha iyi olduğunu düşünmüş ve bunu Chifuyu'ya açıklamıştı, fakat Chifuyu'dan izin almak o kadar kolay olmamıştı, gerçi yalnızca Takemichi'nin istemesi ile boyun eğmişti Manjirou'nun kararına Chifuyu. Ve bu yüzden Takemichi şuan Manjirou'nun evindeydi, üstüne üstlük gelişme kaydetmişti. Örneğin artık daha iyi konuşabiliyor ve yalnız başına kaldığında uzun süreli krizler geçirmiyordu, Takemichi bunu Manjirou'ya borçlu olduğunu düşünüyordu, fakat Manjirou'da hala bir takım suçluluk hissi barındırıyordu içinde..

"Takemichi bol bol ye!"

Manjirou Takemichi'nin ağzına bir sürü patates doldurmuş, ardından Takemichi'nin baygın bakışları ile göz göze gelmiş bir şekilde daha fazla yemesini söylüyordu. Takemichi..? Takemichi o kadar doymuştu ki..

Takemichi ağzındakilerin hepsini yuttuğunda Manjirou'ya doğduğunu belli etmeye çalışan bakışlar yollamıştı. Manjirou bunun üzerine hafifçe gülümsemiş ardından çocuğun dudağının kenarında kalan patetes parçasını alabilmek amaçlı baş parmağını dudağının kenarına bastırmıştı.

Takemichi bu hareket üzerine yalnızca çocuğa bakmıştı. Manjirou ise parmağını kaldırmadan, çocuğun dudaklarının uzerine doğru götürmüş ve sarılının dolgun dudaklarını okşamıştı.

Sarılı bu hareketi ile kıpkırmızı olmuşken uzun saçlı çocuk sarılının dudaklarına dikmişti koyu gözlerini.

"Mikey-kun..?"

Manjirou çocuğun konuşması ile bakışlarını gözlerine ardından dudaklarına tekrar çevirmiş ve çocuğun çenesinden tutup dudaklarına yapışmıştı, bu seferki sunduğu narin bir öpücük değil, derin, şehvetli bir öpücüktü..

_______
Asla +18 yazamam btw..
Her neysee
Kisa gibi yine ama

Düşüncelerinizzz?