Başımın ağrısıyla gözlerimi açıvermistim. Ben neredeydim burası neresiydi.En son yolda yürüdüğümü hatırlıyordum.Buraya nasıl gelmiştim.Bana ne olmuştu.Anlık bir korkuyla yerimden sıçradım. Etrafta kimse yoktu. Hemen bu bilmediğim evden çıkmak istedim.Evin kapısından dışarı çıktım.Ama ne göreyim burası ormanlık bir yerdi.Gitsem nereye hangi yöne gidecektim.Çıldırmak üzereydim ki bir el omzuma dokundu.Elin olduğu yöne döndüğümde birde ne göreyim karşımda babam olacak adam vardı.
"Ben nasılll buraya.."
Sorumu tamamlayamadan babam cevap verdi.
"Yağmurlu havada kendinden geçmiş bir vaziyette yürüyordun. Yanına gelmek istedim ama beni görmek istemeyeceğini düşündüm.Tam dönüp gidecektim ki sen birden dengeni kaybedip yere yığıldın. Dayanamadım alıp seni getirdim buraya. İki gündür ateşler içerisinde sayıkladın.Kendine gelemedin."
"Ben şimdi iki gündür burdamıyım.Neee..Kızım bensiz ne yapmıştır.Nisa beni göremezse çok ağlar"
"Asıl seni bu halde görse daha çok ağlar.Dağınık yıkılmış bir vaziyettesin. Senin için endişeleniyorum kızım"
"Benim için endişelenecek son kişisin. Annemle bizi terk edip giden sen mi söylüyorsun tüm bunları. Annem öldü kimsesiz bir şekilde kaldım ortada yine sormadın beni.Allah aşkına simdi ne oldu da benim için endişeleniyorsun. Hem sen beni o ormanlık yolda nasıl buldun.Beni mi takip ediyorsun"
"Biliyorum geçmişte çok fazla hatalar yaptım. Ama ben bu hayatta en çok seni sevdim be kızım. Annenle babamın zoruyla evlendim.Hıc mutlu olamadım. Ben Murat'ın teyzesine çok aşıktım. Onu bir gün bile bırakmak istemedim. Evlenecek çok mutlu olacaktık.Ama hicbirsey istediğimiz gibi olmadı.Bir gün babamın karşısına çıkıp ben bu kızla evleneceğim çok aşığım dedim. Tabi babamın başka planları varmış. Annenin babasına bir minnet borcu varmış. Bir silahlı saldırıda annenin babası benim babamın önüne atlayarak
babamın hayatını kurtarmış. Ama kendi kurtulamamış. Son nefesinde babama kızım sana emanet demiş.Babamda beni annenle evlendirmek istedi.Çok karşı çıktım.Evden ayrıldım bes parasiz kaldım.Ama yinede sevdiğimden vazgeçmedim. Ama ne olduysa bir gün sevdiğim kızı başka biriyle elele gördüm.Gururuma yediremedim.Ben onun için neleri göze almışken onun bana bunu yapması çok koydu. Terk ettim onu. Çok geçmeden bir gün karşıma çıktı.Hamileyim bir bebeğimiz olacak dedi.Tabi ona inanmadım.Kimden yaptıysan o çocuğu onun yanına git dedim.Çünkü ona inanmazdım başka biriyle el ele görmüştüm.Sonrası intihar haberi ve gerisini biliyorsun işte. Murat'ın ailesi bana düşman oldu.Tabi bu arada annenle evlendim.Çok mutsuzdum. Babamında ölümüyle hersey bana kalmıştı.Artık istediğim herseyi yapmakta özgürdüm.Istemedigim bu zorunlu evliliği sürdürmek istemiyordum. Annenden boşandıgimda sen daha küçüktün. Seni defalarca görmek için geldim ama annen bir şekilde seni bana göstermedi.O aralar bunalımdayım.Daha sonrada yurt dışına gittim işte.Ama seni hiç unutmadım.Hep uzaktan uzaktan seyrettim.Şimdi görüyorum ki sende benim kaderimi yasiyorsun.Sende mutsuzsun.Ben mutlu olamadım bari sen mutlu ol kızım.Bundan sonra sen istesende istemesende başında durup seni herkesten koruyacağım.Kimsenin seni üzmesine izin vermeyeceğim."
"Benim kimseye ihtiyacım yok.Kizim ve ben birbirimize yeteriz.Çok geç kaldın çok"
"Biliyorum geç kaldım.Ama burdan sonra yanında durmama izin ver kızım.Sana yalvarıyorum kızım beni affet"
Ne diyeceğimi bilemiyordum.Karsimda koskoca adam çaresizce yalvarıyordu.Ona ne kadar öfkeli olsamda bir yanım onun yaşadıklarına üzülmüştü.Hayat demek onunda mutlu olmasına izin vermemişti.Bu bizim kaderimizmiydi.
"Lütfen beni eve bırak.Kizim iki gündür beni görmüyor.Onu şu an düşünemiyorum .Ne çok ağlamıştır"
"Tamam kızım seni evine bırakacağım ama artık bilki yalnız değilsin ne olursa olsun seni yalnız birakmayacagim"Son sözüne karşı bisey diyememistim.Sadece şu an tek istediğim evime gidip kızımı kucağıma alıp sarılıp uyumaktı.Yol boyu giderkende hiç konuşmadım.Telefonumu elime aldığımda 200 cevapsız çağrı vardı. Buğra defalarca beni aramistı.Yetmemis defalarca mesaj atmıştı.En son mesajında nerdesin seni çok merak ediyorum.Yalvaririm beni affet.Bak kızımız sensiz duramiyor çok ağlıyor lütfen neredeysen dön yazıyordu.
Buğra her aklıma geldiğinde kalbim sızlıyordu. Bana bunu niye yapmisti.Gururuma yediremiyordum.Birde utanmadan beni affet mesajı yazmıştı. Onunla aynı ortamda dahi bulunmak istemiyordum artık.Ama istemesemde görecektim.Bir kızımız vardı.Sürekli onunla tartışsam bu huzursuzluk kızımızada yansıyacaktı.Yol boyu düşündüm durdum ve bir karar verdim.En büyük tepki tepkisizlik derler ya işte Buğraya karşı öyle olacaktım.Ne kavga edecektim.Ne öfkelenecektim.Kızım için gerektigindede konusacaktimda.Onu sakinligimle beter edecektim. Ve en önemlisi ona olan aşkımı kalbimde bitirmeye çalışacaktım. Ondan kacarsam bu aşk daha da alevlenirdi.Her gün onu görüp onun bana yaptıklarını düşünerek nefret edecektim ondan kalbimden yavaş yavaş silecektim onu.
Ben tüm bunları düşünürken kalbim Buğrayı gerçekten unutacakmıydı. Her yanyana geldiğimizde göz göze birbirimize bakarak bunu nasıl başaracaktim. Aklım unut desede kalbim unutacakmiydi.En doğrusu bir gün bende mutlu olacakmıydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saplantılı Aşk ❤
Romansa"Sevdiğim kadın gözlerimin önünde bir başkasının ellerini tutuyordu.Ellerimin kanamasına aldırmaksızın defalarca duvarı yumrukladım. O an kanayan yer sanki ellerim değilde kalbimdi."