selam!
sonunda bir şeylerin açığa kavuştuğu bir bölümle geldim!!
bi de yine istemsizce bölümü çok uzattım ama seveceğinizi düşündüğüm bir bölüm oldu :> bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi ihmal etmeyin canlarımm. yorumlarınızı okumayı gerçekten çok seviyorum^^
iyi okumalar..
𖥸
Beklemediğim bir anda yüzüstü masaya hızla yatırılırken şaşkınlığım karşısında dudaklarımdan küçük bir, "Ah!" nidası yükselmişti. Tam arkamda duran Hyunjin hyung, kasıklarıyla kalçama baskı uyguluyordu ve ben yalnızca işlerin nasıl bu hale geldiğini sorguluyordum.
Cidden, biz nasıl bu hale gelmiştik?
Her şey kantinde çocuklarla otururken Seungmin ve Chan hyungun bazı şeyleri açık etmesiyle başlamıştı. Ben yine her zamanki rahat yerimde, yani Hyunjin hyungun kucağında oturuyordum. Önümdeki masaya yasladığım dirseklerim ve yüzümü dayadığım ellerimle ortamda açılan konuşmayı dikkatle dinlerken Chan hyung birden Seungmin hyungun kulağına bir şeyler fısıldamıştı.
Aralarında nasıl bir ilişki olduğunu en son Seungmin hyungun anlattığı kadarıyla biliyordum. Şimdi o zamandan bu zamana işler değişmiş miydi pek bir fikrim yoktu ancak onlar herhangi bir şey demeden ben kimseye bir şey söylemek istemiyordum. Ne de olsa başkasının ilişkisi hakkında verilecek kararlar bana düşmezdi.
O günden sonra ne Seungmin hyung bana bir şey demişti ne de ben ona bir şey sormuştum. O anlatmadığı müddetçe ben de onu rahatsız etmek istemiyordum. Fakat bu tabii ki merak ettiğim gerçeğini değiştirmezdi. Onlar da grupçak takılırken asla belli etmiyorlardı. Hakkını vermek lazım, iyi rol oynuyorlardı.
Chan hyung, Seungmin hyungun kulağına bir şeyler fısıldayıp kıkırdadıktan sonra biraz daha Seungmin hyungun dibine girmiş ve ona küçük temaslarda bulunmaya başlamıştı. Seungmin hyung halinden oldukça memnun görünüyordu, Chan hyung'a gülümsüyor, ona yakınlaşıp duruyordu. Sanırım işler aralarında ilerlemişti, şahsen gördüğüm kadarıyla böyle anlamıştım.
"Size söylemek istediğimiz bir şey var." diye Chan hyung lafa girdiğinde tam olarak o an neyden bahsedeceklerini anlamıştım. Changbin hyung, "Buyur." diyerek arkasına yaslandı. Tek kolu biricik sevgilisi Felix hyungun omzunda duruyordu.
"Önemli bir şey bu, o yüzden dikkatiniz ben de olsun." Seungmin hyunga bir anlığına göz attığımda yüzünde azıcık da olsa bir gerginliğin yer edindiğini görmüştüm. O esnada ise Chan hyung, Seungmin hyungun elini kavradığı gibi ellerini birbirine geçirdi ve, "Seungmin'le çıkıyoruz." şeklinde konuştu gayet açık ve düz bir ton ile.
Minho hyung, yudumladığı suyu ağzından püskürtürken bazılarından, "Ha?" şeklinde bir şaşırma tonu, bazılarındansa, "Ne?" diye bir soru geliyordu. Beklenilen bir tepkiydi. Ben de ilk duyduğumda oldukça şaşırmış ve bir türlü kendime gelememiştim. Bunda pek tabii onların hiçbir şey çaktırmıyor oluşu etkiliydi. Hiçbir zaman kimsenin aklına Seungmin ve Chan hyungun birlikte olabileceği gelmemiştir ne de olsa.
"Şaka mı yapıyorsun?" Soran kişi, Jisung'du. Tam yanında duran Minho hyung ise, "Hassiktir!" diye bir küfür savurdu. "Küfür etmesene mal." diyerek Jisung, Minho hyungun koluna bir tane geçirirken Hyunjin hyung ise, "Her şeyi bize anlatmak zorundasınız." diyerek o anda denmesi gereken cümleyi sonunda söylemiş olmuştu.
Seungmin hyung, tıpkı bana anlattığı gibi ilk kızgınlığını geçirdiği zamandan başlayarak konuşmaya başladığında ara ara Chan hyung da söze girmiş, benim bildiğim tarafları herkese aktarmışlardı. Buradan sonrasını ise pek bilemediğim için dikkatle onlara kulak vermiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
No507 | hyunin
FanfictionYang Jeongin, bir alfa olacağından oldukça eminken kendisini çocukluk arkadaşı Alfa Hyunjin'in kucağında sürtünürken bulur. [omegaverse] 040921 & 260722