Siz: Ömrüüüüm.
Siz: Kurt bakışlım.
Siz: Ölümcül bakışlarında hayat bulduğum.
Siz: Kaslı kollarında uykulara daldığım.
Siz: O bal dudaklardan bir öpücük aldığım.
Siz: Hayatım.
Siz: Yakışıklım.
Siz: O nasıl bir asalettir.
Siz: O nasıl bir ferasettir.
...
0549*: Beni az çok tanıyan herkes yalandan nefret ettiğimi bilir.
0549*: Ve sen de beni iyi tanıyorsun bücür.
0549*: Yalan yok, sen sandım diye konuştum Mine'yle.
0549*: Ağzını yoklamak için tatlı falan da dedim.
0549*: Gerçekten tatlı bir kız, ona sözüm yok ama her kim olarak karşıma çıkarsan çık benim için en tatlı kişi sen olarak kalacaksın.
0549*: Şimdi karar senin, istemezsen tekrar engelleyebilirsin.
0549*: Ben de bir daha rahatsız etmem asla.
Saatler sonra aldığım mesajlar üzerine ağzım 'o' harfini alırken bilmem kaçıncı kez aptallığıma küfrettim. Ben nasıl düşünememiştim bunu. O gün yalan üstüne yalan söylerken karda yürüyüp izimi belli etmediğimi sanmıştım ama yanılmışım. Gerçekten de çok iyi yürümüştüm yani, izsiz.
Şimdi ne yapacaktım ben? İşler iyice sarpa sarmıştı. Sanırım asıl hikaye şimdi başlıyordu. Gırtlağıma kadar yalana batmıştım. Alperen'in yalandan nefret ettiğini bile bile...
Gerçi o da az sayılmazdı. Beni bulmasına rağmen bulmamış gibi davranmıştı. Ama onunki yalan sayılmazdı, bu sadece nabıza göre şerbet vermekti.
Kendimi toparladıktan sonra klavyeye asıldım. Şimdi yalanlarıma devam edecektim.
Siz: Ben özür dilerim Alperen.
Siz: O kızla konuştuğunu görünce çok üzüldüm.
Siz: O yüzden de konuşmama kararı almıştım. Tekrar özür dilerim seni böyle bir duruma düşürdüğüm için.
0549*: Asıl ben özür dilerim Bücür.
0549*: Mine olduğunu düşündüğüm ilk an sana gelip bu düşüncemi açmalıydım.
Siz: Bu konuyu kapatalım mı artık, gerçekten kendimi kötü hissediyorum.
Tabi kötü hissedersin Mine. Çocuk sana dürüstlüğün kitabını yazıp gelirken sen yalanlar üzerine bir aşk macerası yaşamaya çalışıyorsun.
Düşüncelerim kendimden utanmama sebep oluyordu. Ben şimdi burdan nasıl toparlayacaktım ki.
0549*: Nasıl istersen.
0549*: Diğer numaramın engelini kaldırır mısın Bücür.
0549*: Bunu kullanmayacağım çünkü.
0549*: Diğerinin sonu 1907 olduğu için benim gözümde çok özel bir numara.
Siz: Tamam tamam.
Siz: Bu arada seni sadece kızlardan değil Fenerbahçe'den bile kıskanacağım galiba snsnnskd.
0549*: Bence sadece takımımdan kıskanman yeterli skskdjdd.
Siz:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
0549*: Tamam Bücür, sinirlenme hemen.
0549*: Ben diğer hesaba geçiyorum.
0549*: Görüşürüz.
0549*: Bu arada, Alperen değil Kurt Bakışlım diyeceksin.
Siz: Tamam sjshsjsj.
Siz: Görüşürüz Kurt Bakışlım.
Çabuk barıştılar sanki ha jsmsmadkd.
Hemen barışmaları güzel gibi görünse de artık Mine için her şey daha zor olacak çünkü söylediği yalanlar ayağına dolanıyor bir bir.
Aslında sürekli yalan söylemesi Alperen'i kandırmak için değil; sadece kendine güvenemiyor ve Alperen'in karşısına çıkmaya çok fazla çekiniyor.
Neyse bakalım yeni bölümlerde bizi neler bekliyor olacak?
Yeni bir bölümde görüşene dek kendinize çoook iyi bakın, öpüldünüz♡
