come back

450 49 149
                                    

"Hadi ama Armin, eyalet başkanını falan mı bekliyoruz?"

Armin, Jean'a göz devirip telefonundan saate baktı.

"Abartma Jean, birazdan burada olacaktır. Ne de olsa dersin başlamasına daha yarım saate yakın var."

Jean seslice ofladı ve kollarını göğsünde birleştirdi. Dün Armin mesajlaşma gruplarına yarın yanlarına çok önemli birinin geleceğini söylemişti. Kim olduğunu ısrarla sorsalar da sarışın genç cevap vermemişti. Şimdiyse okulun bahçesinde gelecek olan 'önemli' kişiyi bekliyorlardı.

Sasha, boş cips paketini buruşturup hırkasının cebine tıktı. Çantasından yeni bir paket çıkarmak üzereydi ki Armin'in sesini işitti.

"İşte orada! Geliyor."

Hepsinin bakışları o tarafa dönerken, uzun boylu biri onlara doğru geliyordu. Jean kaşlarını çatıp, gözlerini kıstı. Gelenin kim olduğunu anlamaya çalışıyordu. Yüz hatları çok tanıdıktı onlar için. Sasha'nın dudaklarından küçük bir şaşkınlık nidası kaçarken, Connie "Hadi ordan." diye fısıldadı. Armin onlara bakıp gülümsedi. Ortamda sadece iki kişi ifadesizdi...

Kız yanlarına gelip hepsini baştan aşağı inceledi. Çekik gözlerinin grisinin tonu aynıydı. Gülümsedi. Karşısında şaşkınlıkla bakan arkadaşlarına özlemle gülümsedi.

Jean'ın kaşları hala daha çatıktı. Elini çenesine dayadı ve kızı baştan aşağı tanımaya çalışırcasına yeniden süzdü.

"Jean?"

Kızın adını fısıldamasının üzerine eliyle kendi etrafında dönmesi için işaret verdi. Yüzüne anlamaz bir ifade yerleştirip, kendi etrafında döndü. Durduğundaysa oğlan yüzünü incelemeye başladı. Nazikçe kızın çenesini tuttu ve hafifçe sağa-sola yatırdı. İyice inceledikten sonra elini çekti. Yüzüne aydınlanmış bir ifade otururken, hayrete düşmüş sesi herkesi güldürmüştü.

"LAN BU BİZİM MİKASA!"

Connie zıplayıp ensesine tokat attı.

"Başka kim olabilir at beyinli! Yani Eren'in dediği gibi tanımayacak kadar at beyinlisin."

Aynı şekilde o da kısa saçlı gencin ensesine vurdu.

"Tanıdım mal evladı, rol yapıyordum sadece."

Connie dil çıkardı.

"Aynen aynen, kesin öyledir."

"Hey hey hey! Bi durun artık, şurada yıllar sonra Mikasa aramıza dönmüş. Daha sonra tartışmanızı yapın."

"Armin haklı!"

Sasha ve Armin onları durdururken Mikasa kıkırdadı.

"Hiç değişmemişsiniz."

Tek tek hepsine sıkı sıkı sarıldı. Ama ortamda tanımadığı bir kız daha vardı. İlk geldiği andan beri kendisine gülümsüyordu.

"Şey, kabalığımı bağışla fakat siz kimsiniz? Tanıyamadım da..."

Kız tam yanıt verecekken onun yerine Armin konuştu. Kızın elini tutuyordu.

"Ah, seni tanıştırayım hemen! Kız arkadaşım, Lizzy. Lizzy, bu da sana hep bahsettiğimiz Mikasa."

Lizzy, yüzündeki gülüşü bozmadan Mikasa'ya elini uzattı.

"Memnun oldum, Mikasa. Seninle tanışmak için sabırsızlanıyordum. Senden ne kadar çok bahsettiklerini tahmin bile edemezsin."

Karşılık olarak Mikasa da tebessüm etti.

"Ben de memnun oldum, Lizzy... Şey... biraz yersiz olacak ama... Annie ile birbirinizden hoşlandığınızı sanıyordum, Armin."

Armin gözlerini kaçırdı.

"Ah, evet. Lisenin ilk zamanları bi dönem beraberdik fakat bazı şeyler iyi gitmeyince biz de ayrılma kararı aldık."

"Oh... anlıyorum. Üzgünüm Lizzy, erkek arkadaşının yanında böyle bir konu açmamalıydım."

Lizzy ellerini kaldırıp itiraz etti hemen.

"Hayır hayır, sorun değil. O dönem zaten Armin ve Annie'yi tanıyordum. Olan her şeyi iyi biliyorum yani."

"Nasıl tanıştınız peki?"

Armin yeniden kızın elini tuttu ve gülümseyip anlatmaya başladı:

"Aslında Lizzy, Hange-san'ın kız kardeşi. Hange-san'ı hatırlıyorsun, değil mi? Abinin arkadaşıydı."

"Ah, tabii! Kendisini çok az görsem de hatırlıyorum. Ama bir kardeşi olduğunu bilmiyordum."

"Biz de liseye geçtiğimizde tanıştık ve grubumuza dahil ettik onu da. Annie'den ayrıldıktan sonra birkaç sorun yaşadım, o dönem çok fazla destek oldu. Böylelikle aramızda bi yakınlık oldu ve okulun 2. yılında sevgili olduk."

Kızaran yanaklarıyla bakışlarını yere dikti genç oğlan. Onun tepkileri Mikasa'ya çok sevimli gelmişti. Yüzüne kocaman bir gülümseme yaydı ve onları tebrik etti. Armin'in mutlu olduğu bir ilişki içinde olması onu mutlu etmişti. Armin onun en yakın arkadaşıydı. Her ne kadar yıllarca ortadan kaybolmuş da olsa arkadaşları hala daha arkadaşlarıydı. Geri dönüşünü hepsinin iyi karşılaması çok mutlu etmişti onu... biri hariç hepsi. Derin bir nefes aldı. En azından diğerleri bana kızgın değil.

"Mikasa?"

Bakışlarını Sasha'ya dikti. Kızın kahverengi gözlerinde merak ve tereddüt vardı.

"Efendim, Sasha?"

"Bunu şimdi sormam doğru olur mu bilmiyorum ama... Bunca zaman neredeydin?"

Burukça gülümsedi genç kız.

"Bunu soracağını tahmin etmiştim, biliyorum merak ediyorsunuz ve bunda haklısınız. Sizden biri aniden ortadan kaybolsaydı ben de çok endişelenirdim... Her neyse lafı uzatmaya gerek yok sanırım. Söz veriyorum, hazır hissettiğimde bir gün size bütün bunları anlatacağım... Sadece kendimi hazır hissetmeme bir süre izin verin..."

Hepsi direkt olarak kızın gözlerinin içine bakıyordu. Yaşanmışlıkların ağırlığı okunuyordu gözlerinden. Grilikler eskisi gibi parlamıyordu. Jean sessizce Mikasa'ya doğru adımladı. Onunla beraber diğerleri de kıza yaklaştı. Hep birlikte sardılar onun zayıf bedenini. Yılların getirdiği özlemle sıkı sıkı sarıldılar hep beraber. Jean'ın çenesi genç kızın başının üzerinde dayalıyken fısıldadı:

"Mikasa... iyi olmana çok sevindim."

Sasha burnunu çekip, kızın belini daha da sarmaladı.

"Seni çok özledim ve o kadar endişelendim ki! Sürekli aklımdaydın!"

Armin alnını kızın omzuna yasladı.

"Sorun değil, Mikasa. Kendini ne zaman hazır hissedersen o zaman seni dinlemeye hazırız. Yeter ki iyi ol."

Connie de tıpkı Armin gibi alnını kızın diğer omzuna yasladı.

"Aramıza tekrardan hoş geldin, Mikasa!"

Lizzy onların bu halini dudaklarında tatlı bir tebessümle izledi. Ama onun duygu yüklü gözlerinin aksine ilerideki zümrüt yeşil gözler tamamen duygusuzca onlara bakıyordu.

-
-
-
-

İyi geceleewwer!!!!

Evet gece gece bolum attımmm, uyanik olanlar simdi keyifle okur, uyuyanlar da sabah yataklarında keyifle okur umarımmm..

Evet ani bir kararla kitaba kendimi ekledimm.. bunu yapmayi cok istiyordum, bu kitaba kismetmişş.. umarım aruani shipperları kizmaz banaa ^•^ bu arada ben de aruani shipliyorum ^•^

Bu bölüm biraz mikasa'nin tarafindan olduu ve bence cok hos oldu yillar sonra kavusmalari falan..

Neyseee hadi bakalimmm ereh neler yapacak, bu duygusuz tavirlari nereye varacak?

Ayrica mikasa neden ortalarda yoktu? Onu da ilerleyen bolumlerde goreceksinizzz

Hadi bakalimm simdilik bu kadar olsunn, iyi gecelerr dilerimm, sabah gorenler icin de günaydınlaaar <3333 kendinize coook iyi bakinnn, cokca öpüyorum hepiniziii!!! MUWAHHHH!!!💗💗💗🍰🍰🍰🍰🌸🌸🌸🌸🍓🍓🍓🍓🍓

the foreign  |  eremika✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin