İpler Kimin Elinde?

2.2K 101 133
                                    

Arkadaşlar. Sürpriz bölüm ile karşınızdayım. Dünkü bölümden sonra size sürpriz bölüm yazdım. Bana bol miktarda söveceksiziniz. Hem gülüp, hem de hüzünleneceğiniz bir bölüm. Bölümde Hayley'e ve Klaus'a sövebilirsiniz (İkisi arasında bir şey geçmeyecek tövbe deyin hemen :D) Bana sövmeyin ama ahahdsahs. Ama tam sövmelik bölüm yazdım ve bu bölüm artık kafanızda hiçbir soru işareti kalmayacak. Yenilerini oluşturacağım ama. Bölümü erken yayınladım diye buna alışıp, her bölümü erken beklemeyin. Bu aralar felaket ilham geliyor, bende yazıyorum. İlham gelmezse, bölüm bir hafta sonraya bile sarkabilirim. (Merak etmeyin o kadar bekletmem sizi. Lys sınavı haftası belki) Ama bu iki güne özel bir olay bu. Neyse...

Bölüm felaket kötü. Hani cidden bayağı sıçtım olayların içine. Hehehe sanırım sizi biraz sinir edeceğim bu bölüm ama sonda birazcık olayı toparladım. Umarım işer yarar. İyi okumalar.

Multide de kızgın Caroline var. Bölümde geçiyor da. Bu gife bayıldım bunu koymak istedim.

Caroline:

Tüm o yaşananların üstünden bir hafa geçmişti. Klaus ile barıştık. Küs değildik ama Jasper, yani Kevın olayını ona anlatmadığım için bana kızgındı. Detaylıca her şeyi ona anlattım. O Jasper'a daha da sinirlendi tabi.

Bir haftadır Jasper yani Kevından (sanırım ona bu şekilde hitap etmeye alışamayacağım) haber almamıştık. Onun için planlarımız vardı. Babasını öldüren kişiden intikam almak istiyorsa bize yardım etmeliydi. Onu ikna etmeliydik ama ortalıklarda yoktu ve bu nedenle onunla konuşamadık. Neyse Kevın'ı nasıl ikna edeceğimiz konusunu anlatıyım size,siz daha fazla heyecanlanmadan.

Hatırlarsanız Dahlia ile konuşmamda, Mikael'a Ansel'in ismini söyleyen kişinin kendisi olduğunu söylemişti. Kısaca Ansel'in ölümünden Dahlia suçlu. Eğer bunu Kevın'a açıklarsak, bizimle birlik olabilir. Onun büyü gücünü elinden aldığımız zamanda güçsüz olacak bu şekilde onu yenme ihtimalimiz olacak. Büyüye karşı direncini kırmış olacağız ve onu büyü ile uyutabileceğiz. Bir çeşit hançer yapacağız (Klaus'unki gibi) ve onunla da Kevın'ı sonsuz uykunun kollarına teslim edeceğiz. Bunu bilen bir tek ben Elijah ve Klaus var. Başka kimseye söylemedik. Freya ve Kai de var ama Kevın cadıların zihnine giremiyor. ( Arkadaşlar kökenler cadıların zihnine giremiyor diye biliyorum. Alaric Jonun zihnine girmeye kalkmıştı ama başaramamıştı. Yanlışım varsa da özür dilerim) Bu yüzden sırrımız şimdilik güvende. İşin en önemli kısmı Kevın'ı bulmak ama resmen buhar olup uçmuş durumda.

Şimdi ise evdeyim işte. Sanki her şey yine bir hafta önceki sıradan haline dönmüştü. Tekrar barış sağlandı. Ama yine de huzursuzluklar var. Hepsi Kevın'dan korkuyor. Haklı sebepleri de var tabi.

Bense bir haftadır kendime gelememiştim. Sanırım ısırığın bazı etkileri olmuştu üstümde. Başım bazen çok dönüyordu, bazen de delicesine uykum geliyordu ama işte yine de kendimi toparlamaya çalışıyordum.

Rebekah bir haftadır odasından çıkmıyordu. Haklıydı da. Bin yıl önce, onun ilki olan adam, arkasına bakmadan çekip gitmişti ve bin yıl sonra geri dönüp ona sürtük demişti ve onu yeniden ortada bırakmıştı. Bunun onu ne kadar üzdüğünü görebiliyordum. Yalnızca Elijah ile konuşuyordu. Onu teselli eden tek kişi Elijah'dı.

Bu düşüncelerin etkisi ile yataktan çıktım. Başım felaket dönüyordu ama hava almaya ihtiyacım vardı. Aşağı katta Klausların yanına gidecektim.

Merdivenlerden aşağı indim. Klaus tam karşımdaydı ve bana gülümseyip "Caroline nasılsın?" dedi. O sırada görüşüm bulanıklaştı ve yere düştüm. Birinin beni kucakladığını hissettim. Uyandığımda yatağımdaydım. Neredeyse herkes odadaydı. Freya ve Kai yanı başımdaydı ve transa geçmiş gibi bir halleri vardı.

Yeni Bir Başlangıç (Klaroline)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin