Kol ve Vicdan, Ateş ve Buz Gibi...

1.7K 98 18
                                    

Multimedya: Emily. Emily'i ilerleyen kısımlarda hikayede görürsünüz.

Kol'u özleyenlere özel bir bölüm yazdım. İçinde bolca Kol var.

Arkadaşlar bu aralar çok hastayım, ateşim var grip oldum. Bu yüzden çok halsizim ve bölüm yazmak işkence gibi geliyor bana. Ama sizin için bayağı uğraşıp bölüm yazdım. Ama cidden çok zor oldu. Zaten bölümde hiç içime sinmedi. Daha iyisini yazabilirdim ama emin olun kelime yazarken bile zorlanıyorum. Ama umarım bölümü beğenirsiniz.

Caroline:

Hayley'in bebeğimi öldürme girişimi üstünden tam iki hafta geçmişti. Bu iki hafta içinde hepsi etrafımda pervane olmuşlardı. Hayley sürekli "İyi misin?" diye sorarken Freya hergün hamilelere özel içecekler hazırlayıp bana içiriyordu. Klaus beni gideceğim yerlere filan kucağında götürüyordu. Kısaca keyfim fazlasıyla yerindeydi. Tabi bende bu durumu suistimal ediyordum. Sürekli karnıma amaçsız sancılar saplanıyordu. Kimse de nedenini bilmiyordu. Ben hariç. Ben karnım ağrıyor dediğimde bütün oda şenlik meydanına dönüyor, herkes bir ağızdan "İstediğin bir şey var mı?" diyorlardı. Arkama yastık koymalar, su getirmeler, korkup odada volta atmalar filan kısaca tam bir komedi filmi gibiydik.

Freya ve Kai birkaç haftalığına Nola'dan ayrıldılar. Dahlia ile ilgili bazı bilgiler edinebileceklerini düşünüyorlar. Ayrıca Kai için daha fazla cadı gücü bulabilecekleri yerleri gezecekler. Kısaca iki hafta boyunca Kai ve espirileri olmadan yaşayacağım. Cidden müthiş olacak.

Bu arada son zamanlarda Kol, eski Kol gibi olmaya başlamıştı. Yani psikopat Kol geri döndü. Davina ile sürekli tartışıyorlardı. Davina ölümden dönmenin yan etkisi olabileceğini düşünüyordu ama biz gerçeği biliyorduk. Kol'un normal hali buydu. Önceki Kol'un kim olduğunu bilmiyorduk.

Klaus Kol'u hançerlemeyi düşünse de ona söz vermişti. Onu korumalıydı bu yüzden Kol'u hançerlemedi. Onu zaptetmeye çalışıyor, ama başarılı olamıyordu.

Kısaca her şey aynıydı. Hiçbir şey normal değildi.

-Klaus ben ve küçük Tyler acıktık.

"Ne dedin sen?" dedi Klaus sinirle.

-Bebeğe isim düşünüyordum da Tyler çok güzel bir isim bence.

-Bebeğimizin ismini o kıytırık eski sevgilinin ismini koyamazsın.

Ah tabiî ki de ismini Tyler koymayacaktım ama Klaus'u sinir etmek hoşuma gidiyordu.

-Peki Matt nasıl? Bence güzel isim.

"Caroline!" dedi Klaus sakinliğini korumaya çalışarak.

"Tamam o zaman Jackson amcasının ismini koyarım."

"Sabrımı mı sınıyorsun?" dedi Klaus. Tabiki de sabrını sınıyorum.

Yatakta doğruldum. O sırada aşağıdan Kol'un sesi geldi.

"Klaus, abicim, nerdesin?"

Klaus ile birlikte bıkkınlıkla aşağı indik. Kol'un elinde iki tane kelle vardı.

"Abicim beni gözetlemek için peşime taktığın iki vamprin ne yazıkkı artık hayatta değiller."

Kelleleri bize doğru fırlattı. Birisi tam ayağımın dibinde durunca, midem bulanmaya başlamıştı.

-Kol yeter artık, bunlara devam edemezsin.

-Kusura bakma ama devam edebilirim. Bana sakın karışma. Yoksa bir dahaki kelle, tanıdığın birinin kellesi olur.

"Ciddi misin?" diye çıkıştım Kol'a. "Bu kadar mı alçalabiliyorsun? Onu bu şekilde tehdit edemezsin. Eğer bir daha aynı şeyi yaparsan, seni Klaus'a bırakmam. Ben hançerlerim"

Yeni Bir Başlangıç (Klaroline)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin