Bu bölüm bebeğim rainsviolet için. O da yazın İtalya'da geçen ve tam olarak Salvatore'un estetiğine sahip olan bir age gap kurgusu yazıyor. Ve müthiş yazıyor. Koşun onu da okuyun <3 İsmi Visions Of Gideon.
Uzun zamandır bölüm yazmadım. Bu süre içinde hayatımda baya olay oldu. Özellikle Daddy departmanında baya gelişme yaşadım belki o yaşadıklarımdan ilham alarak da bir bölüm yazarım. (Bir başka yaşanmışlığımdan ilham alarak yazdığım diğer daddy issues kurgum Coffee Stained'i de okuyun <3)
Bu kadar reklam yeter. Sizi çok seviyorum diyor ve girişi burada bitiriyorum.
—
soft ice cream
Sen bir film sahnesisin. Bense çaresiz bir seyirci, dördüncü duvarı yıkmanı bekliyorum.
Sahilde güneşlenirken ve biraz ilerimde kitabını okuyan Ege'yi izlerken aklımdan bu geçiyordu. Her gün defalarca dilediğim şeyi diledim: Aklını okuyabilmeyi. Ama olmadı. Ben de kitabımı okudum. Virginia Woolf'tan Mrs Dalloway. Ege'nin ne okuduğunu göremiyordum. Derken son sayfayı da çevirdi. Kalktı, kitabı biraz önümde uzanan Görkem'e uzattı, oluşturdukları Adem'in Yaratılışı tablosu bir saniye sürdü ama kitabı görmeme yetti: Bob Dylan, Tarantula. Dikkat çekmeden iletişime girmenin yolunu bulmuştum, doğruldum.
"Favori kitaplarımdandır. Beğendin mi?"
"Harikaydı. En sevdiğin alıntıyı tahmin ediyorum: Sensizken kafayı yiyorum. Yeterince film seyredemiyorum."
"İnsanları okumakta çok iyisin."
Bakışlarımız fazla derinleşmiş olmalıydı ki Görkem öksürdü. Arkadaşlarım bize doğru geliyorlardı. Ege sahilden çıktı. Ben de kitabımı bitirip denize girdim. Çıktıktan sonra kurulandım. Kırmızı bikinimi çıkarıp beyaz olanı giydim. Üzerime beyaz, delikli, sahil elbisemi geçirdim. Yürümeye başladım. Siteden çıkıp kendimi kasabanın sokaklarına bıraktım. Ruhsuz sitemizdeki yazlıkları sevmezdim. Bağımsız evler ise büyüleyiciydi. Yazlık değildi o evler. Kalanlar her mevsim buradaydı. Ama onlar için her mevsim yazdı. Akşamları balkonlarında şarkı söyler, en iyi reçelleri yaparlardı. Hiçbirinin ismini bilmezdim ama sahilde karşılaştığımızda gülümserdim. Bana şeftali ve şarap uzatırlardı. Ruhları İtalya'ya aitti bu güzel insanların. Bir yol ayrımından sola döndüm. Ege evlerden birinin önüne oturmuş şarap içiyor ve yaşlı bir çiftle sohbet ediyordu. Bu resme çok yakışıyordu. Çiftle vedalaştı ve beni gördü. Birbirimize doğru yürüdük.
"Her yerde karşıma çıkıyorsun, Helen. Okuduğum şiirlerde, gördüğüm resimlerde... Hepsinde sen varsın."
when you talk it's like a movie, and you're making me crazy. cause life imitates art.
"Sonsuza dek seninle olmak istiyorum."
"Olacaksın, tam olarak istediğimiz şekilde olmasa da."
"Buraya sık geliyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Salvatore | daddy issues
RomanceHelen, bu yazın unutulmaz geçmesini diliyor. Not: Lana Del Rey'in şarkısından ilham alınmıştır. 14.02.2021 Uyarı: Kink değildir. Yaş farkı içerir.