5.Bölüm

132 22 206
                                    

Merhaba! Keyifli okumalar dilerim. Bölümü oylayıp yorum yaparsanız çok mutlu olurum.

~~~

YAZARDAN

Orta yaşlarındaki adam elindeki fotoğrafı parmak uçlarında döndürdü. Göz ucuyla da karşısındaki genç oğlanı izliyordu. Sandalyesinde dik bir şekilde oturdu ve fotoğrafı oğlana doğru savurdu. Genç oğlan fotoğrafı ellerine alırken kaşlarını çattı.

"Bu kız..."dedi. "Bu kız Melodi Derin'in yanındaki kız. Aktaş çiftinin küçük kızı."

Adam kafasını olumlu anlamda salladı. Beyninde kopan fırtınalar dinmiş, kararını vermişti. Sert bakışlarından taviz vermez bir şekilde konuştu.

"Balca Aktaş. 17 yaşında. Lise son sınıf ve senin yeni sınıf arkadaşın."

Genç oğlan anlamlandıramaz bir şekilde adama baktı. Adam onun cevap vermesini beklemeden devam etti. "Bu kızla arkadaş olmanı istiyorum. Yani onun hayatına dahil olacaksın. Ona yaklaşırsan Melodi Derin'e de yaklaşırsın."

Genç oğlan gözlerini fotoğraf karesine dikti. Bir süre inceledi. Sonra kendinden emin bir şekilde konuşmaya başladı. "Bu kolay bir iş. Ancak babası ve annesi benim kimliğimi biliyor olmalı. Melodi Derin'in vurulma emrini benim verdiğimi biliyorlar."

Adam kafasını bir kere daha salladı.

"Senin kim olduğunu biliyorlar ama hiçbir şey yapamazlar. Çünkü kanıt yoksa suçsuzsundur. Ayrıca Funda Aktaş senin gideceğin okulda matematik öğretmeni olarak çalışıyor. Yani seni hep göz önünde tutacaktır. Açığını arayacaklar ve seni engellemeye çalışacaklar. O yüzden kızla ne kadar çabuk yakınlaşırsan o kadar iyi."

Genç oğlanın yüzüne sıkıntılı bir ifade çöktü. "Bir kere daha zarar görmeyecekler değil mi?"

Adamın yüzü daha fazla sertleşti. "Bana hesap soracak konumda değilsin. Ne dersem onu yapmak zorundasın! Aksi takdirde neler olacağını biliyorsun."

Genç oğlan sıkıntıyla nefesini verdi. Neler olacağını elbette ki biliyordu. Kafasını olumlu anlamda salladı.

Adam bir zarf uzatıp almasını bekledi. Genç oğlan zarfı aldığında adam konuştu. "Bunun Melodi Derin'in eline geçmesini sağla."

Genç oğlan hiçbir şey söylemeden ayaklandı. Yapacağı şeyler belliydi. İstemese de harekete geçmek zorundaydı.

MELODİ'DEN

Bora'nın doğum gününe kadar olan günlerimiz çok yoğun geçti. Balca her şeyle ilgilenirken beni de peşinde sürüklüyordu. Lara ve Barlas'ı ise kesinlikle yanında istememişti. Kendisinin bir şaka yapacağını ama daha fazla abartılmaması için onları istemediğini söylemişti. Hatta bir ara ısrar ettikleri için onları tehdit bile etmişti. "Barlas uyurken saçlarını açık sarıya boyamamı istemiyorsan kes sesini! Lara senin de saçlarını kazımak zorunda bırakma beni!" demişti. Sonra durup onları izlemiş ve "Cidden ne güzel saçlarınız var. Bir ara bu dediklerimi yapacağım." diye eklemişti. Barlas gözlerini devirip hakaret içeren bir şekilde Balca'yla ikisinin saçlarının aynı olduğunu ama Balca'nın zekasında bir sorun olduğunu söylemişti. Bunun sonucunda ufak bir kavga çıkmış ve Barlas birkaç saç teline veda etmişti...

Partiye kadar yaşanan olaylardan beni en şaşırtanı ise partiden önceki gece olmuştu. Uyumak için odalarımıza girmiştik. On dakika sonra kapım çalındı. Alev yüzüme bakmayarak odaya girdi. Ayakta dikilip tek nefeste konuştu. "Vurulduktan sonra seni hiç göremedim. Provalardan dolayı çok yoğunum. Seni ne kadar sevmesem de ölmeni istemem. Geçmiş olsun. Vurulduğunda çok endişelendik. Sanırım şanssız birisin."

MELODİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin