Herkese yeniden merhabaa! Çok heyecanlı olduğumu söylemek istiyorum. İlk bölümü yayınlamak çok iyi hissettirdi. Yazılarımı paylaşmam gerekiyormuş meğerse. Hikayemi okuyan ve beğenen herkese çok teşekkür ediyorum. Var olun.
2.bölümü ani bir kararla yayınlamak istedim. O yüzden bu saatte atıyorum bölümü. Saat 00.35. Gerçekten bu saatte atıyorum...
Umarım beğenirsiniz. Yorumlarınızı hevesle bekleyeceğim. Keyifli okumalar!
---
Uykuyla uyanıklık arasındaki o tatlı arafta dolanırken, zafer beni uyandırmaya çalışan kişinin oldu. Gözlerim odanın yoğun ışığına dayanamadığı için açılmıyordu. Beni uyandırmaya çalışan kişi "Sende ne uykucuymuşsun. Uyku konusunda Lara'ya taş çıkartırsın." diye söylendi. Ben adeta beynim durmuş gibi hissediyordum. Gözlerimi açmadığımı gören sesin sahibi yatağa oturdu. Bunu ayakucumda oluşan baskıdan anlamıştım. "Erken uyandırdım. Farkındayım ama bugün çok işimiz var. Diğer günler eğlenmek istiyorsak bugün işlerimizi halletmeliyiz." Uykum giderek dağıldığında gözlerim aralanmıştı. Balca gülümseyerek "Günaydın uykucu." dedi. Yatakta doğrularak, ben de "Günaydın." dedim. Balca birkaç dakika daha kendime gelmemi bekledi. En sonunda bilincimi toparlayınca ilk ben konuştum. "Ne işimiz var?"
Hevesle ayağa kalktı. Bu sırada başımı duvardaki saate çevirdim. 08.18. Cidden bu saatte mi kaldırdı beni? Erken kalkmak pek tercih ettiğim bir şey değildi. Tabi eğer okul yoksa. Ayrıca bu kız sabahın bu saatinde nasıl bu kadar enerjik olabiliyordu?
Anlamsızca bakan gözlerimi ona diktim.
"Bugün büyük alışveriş günü. İhtiyacın olan her şeyi bugün alacağız. Biz bunlarla uğraşırken annemler senin kimlik işini halledecekler. Tahminlerimize göre haftaya okula da kayıt olacaksın." Bahsettiği şeyler karşısında kaşlarım kalktı. Alışverişe gitmemizi anlardım. Çünkü bütün eşyalarım yangında kül olmuştu. Ancak kimlik olayı da neydi? Hem okulumu değiştirecek miydim?
"Kimlik olayı da ne?" Ağzımdan çıkan ilk soru bu olmuştu. Ayakta duran Balca tekrar yatağa oturdu. "Soyadın Aktaş olacak."
Bu hazırlıksız yakalandığım bir cevap olmuştu. Evlatlık edinildiğim için soyadım yeni ailemin soyadı olacaktı. Bunu hiç fark etmemiştim. Ancak bu konuyu sonra düşünmeye karar verdim ve merak ettiğim diğer soruyu sordum. "Peki okul olayı nedir? Okulum değişecek mi?"
Omuzlarını silkti. "Annemler yakında konuşurlar seninle. Hem seni bizim okula kayıt ettirecekler. Beraber gidip geliriz işte. Her neyse. Daha okulun başlamasına çok var. Bunlar sonra konuşulur."
Sonra ayağa kalktı ve kapıya doğru ilerledi. "Ben aşağıya iniyorum. Sen de hazırlan ve in. Kahvaltı yapıp çıkacağız." Ağzımı açmama fırsat bırakmadan odadan çıktı.
Tam kafamı önüme çevirip ne giyeceğimi düşünürken yatağın ucundaki giysiler gözüme çarptı. Bu kız gerçekten mükemmel biriydi. Her şeyi düşünmüştü.
Hızla üstüme, getirdiği kot şortu ve bordo rengindeki omuzları açık bluzu geçirdim. Bu kıyafetleri çok beğenmiştim. Sonra saçımı taradım ve serbest bıraktım. Yerdeki beyaz spor ayakkabıları da giyince hazırdım.
Hızla banyoya girip işlerimi hallettim. Sanırım bu tempo hoşuma gitmişti.
Aşağıya indiğimde Balcaları bahçede kahvaltı yaparken buldum. Alev kahvaltıda yoktu. Beni ilk fark eden Balca oldu. "Çok güzel olmuşsun kız." Balca'nın konuşmasıyla masadaki herkesin bakışları beni buldu. Gülümseyerek Balca'ya teşekkür ettim ve sonra herkese "Günaydın." dedim. Funda Hanım "Güzel uyudun mu canım?" diye sorduğunda kafamı sallayarak yanıt verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELODİ
Fiksi RemajaHer insanın hayatında en az bir dönüm noktası vardır. Tüm hayatını etkileyebilecek bu dönüm noktaları iyi veya kötü olabilir. Sarsıcı etkisiyle hayatımızı tümüyle de değiştirebilir. Melodi'nin dönüm noktası doğumuyla başladı. O, doğduğunda bile fark...