Herkese yeniden merhaba! Bölümü oylayıp yorum yaparsanız çok mutlu olurum. Şimdiden teşekkürler. Keyifli okumalar dilerim.
~~
Zarfı almamızın üstünden on gün geçmişti.
Bugün Balca, Barlas ve Bora son sınıf oldukları için okula başlamışlardı. Biz ise Lara'yla onların bahçesinde oturmuş bir şeyler içiyorduk. Ancak bir haftadır çok dalgındım. Notu aldığımız gecenin ertesi günü Funda teyze kamera kayıtlarına baktığını ama zarfı koyan kişinin yüzünün görünmediğini söylemişti. O günden sonra Funda teyze ve Deniz amcayı çok az görmüştüm.
Notu düşünmeden duramıyordum. İçimde büyük bir sıkıntı vardı. Düşünceler beynimde dolanırken koluma dokunan parmaklarla irkildim.
Lara "İyi misin? Düşünceli bir halin var. Ayrıca söylediklerimi de dinlemiyorsun." dedi. Oturuşumu dikleştirdim. Mahcupça mırıldandım. "Özür dilerim. Dalmışım. Ne diyordun?"
Gülümsedi. "Bizim okula başlamamıza daha bir hafta var. Bu haftayı dolu dolu değerlendirelim diyorum. Yapabilecek bir sürü aktivite var. Mesela şu anda oturacağımıza spor yapmaya gidebiliriz. Ya da benim dans kursuma gidebiliriz."
"Dansa bir ilgin olduğunu tahmin etmiştim. Kursa mı gidiyorsun?" Heyecanla gülümsedi. "Düzenli olarak gittiğim bir yer değil ama aklıma estikçe gidiyorum. Yeni bir dans türü öğrenmek istediğimde de gidiyorum mesela. Bak ne diyeceğim sana. Bugün spor yapmaya gidelim. Yarın da dans kursuna gideriz. Beraber yeni bir dans öğreniriz. Balca da kıskançlıktan çatlar." Sonunda kahkaha attığında dayanamayıp ben de güldüm.
Sonrasında kararımızı alıp yarım saate evden çıktık. On dakika sonra spor salonuna geldiğimizde etrafı incelemeye başladım. Çok geniş alana yayılmış bir yerdi. İçerisinde basketbol, futbol, tenis sahaları vardı. Bir tane dışarıda bir tane de büyük binanın içinde bulunan iki tane havuzu vardı. Yoga salonu, jimnastik salonu ve dahası da vardı. Daha sayamadığım çok şey vardı. Ben bunları gözlerim kocaman açık izlerken Lara beni spor aletlerinin olduğu kata çıkardı.
"Burası çok büyük!" Gözlerimi Lara'ya çevirdim. Kıkırdayarak resepsiyona ilerledi. "Selim abi, selam!"
Lara'nın konuştuğu kişi yirmili yaşlarının sonunda gibiydi. Hafif çıkan sakalları ve topuz yaptığı saçlarıyla karizmatik biriydi. Ela gözleri bilgisayar ekranından Lara'ya döndü. "Selam fıstık! Nasılsın?" Göz kırpmış ve gülümsemişti. Bakışları bana döndüğünde, Lara konuşmaya başladı.
"İyiyim Selim abi. Arkadaşım Melodi'yle spor yapmaya geldik. Ona da bir üyelik yapsak hemen!" Selim abi sıcak bir şekilde gülümsedi. "Tanıştığıma memnun oldum Melodi. Siz hazırlanın, ben işlemleri hallederim. Çıkışta alırsınız kartı." Lara kafasını sallayarak koluma girdi ve beni sürüklemeye başladı. Şaşkınlıkla sordum. "Bu kadar kolay üye olunabiliyor mu? Sadece adımı öğrendi."
Dudaklarını birbirine bastırdı. "Dedem bir iş adamı. Buranın da ortaklarından biri. Yani patron sayılırım. Fazla soruya ihtiyacı yoktu. Benim yanımda olman yeterliydi." Milyonuncu şaşkınlığımı yaşadım. Zengin olduklarını biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum. Gittiğimiz her yerde bağlantıları vardı. Şaşırmamam gerektiğini bilsem de kendime engel olamıyordum.
Lara bana mavi sporcu atletiyle siyah bir tayt vermişti. Kendisi ise mor sporcu atletiyle yine mor bir tayt giymişti. Spor aletlerinin yanına geçtiğimizde ilk olarak yürüyüş bandına geçtik. İkimiz de kulaklık takıp spora başladığımızda içime yine bir mutluluk yayıldı. Hareket etmenin, bir şeylerle ilgilenmenin beni mutlu ettiğini yeni öğrenmiştim. Evlat edinildiğimden beri asıl kendimi tanımaya başlamıştım. Karşılaştığım kişi her geçen zamanda beni şaşırtıyordu. Asıl benliğime bu insanların yanında kavuşuyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELODİ
Teen FictionHer insanın hayatında en az bir dönüm noktası vardır. Tüm hayatını etkileyebilecek bu dönüm noktaları iyi veya kötü olabilir. Sarsıcı etkisiyle hayatımızı tümüyle de değiştirebilir. Melodi'nin dönüm noktası doğumuyla başladı. O, doğduğunda bile fark...