Selam, n'aber?
Bölüm adı 🥺
Az önce finalimizi yazmayı bitirdim ve her ne kadar üzülsem de birkaç gün sonra vedalaşıyor olacağız.
Bu bölüme gelecek olursam ful AnSel olan bir bölüm, çünkü öyle olması gerekiyordu. Bazı gerçeklerin ortaya çıkacağı bir bölüm olacak.
Onun dışında telegram grubumuza katılmak isteyen varsa özelden geri dönüş yaparsa sevinirim.
Ben bölümü severek yazdım, umarım siz de severek okursunuz.
İyi okumalar.
🖤⛓️
Anıl kendini geri çektikten sonra "Selin..." deyince onun bir şey demesine izin vermeden tekrar birleştirdi Selin dudaklarını. Bir süre Anıl'ın dudaklarıyla savaştıktan sonra istediği karşılığı alamayınca geri çekti kendini ve "Peki," dedi. "Yani istemiyorsan zorlayacak değilim."
Selin, Anıl'ın kucağından kalktıktan sonra ona bakmadan "Ben gideyim artık." dedi. Anıl, yüzünü ona dönüp dudaklarını birleştirdi. Avuç içini Anıl'ın yanağına dayadıktan sonra sırtını koltukla buluştururken Anıl'ı üstüne çekti Selin.
🖤⛓️
Gözlerini açtığında bir süre beyaz tavanla bakıştı Selin. Yanında hissettiği bedene döndüğünde uyuyan Anıl'ı gördü. Yüzünü seyredalmak istese de yavaşça kalktı yataktan ve Anıl'ın yerde duran siyah tişörtünü eline alıp üstüne geçirdi.
Sessiz olmaya özen göstererek odadan çıktı ve portmantoya astığı çantasına koyduğu paketi aldı eline. Bir süre nereye koyacağını düşündükten sonra aklına gelen yerle banyoya yönlendirdi adımlarını. Dizlerinin üstünde yere çöktükten sonra duşakabinin altını yavaşça çıkardıktan ve elindeki paketi oraya bırakıp kapağı kapattı dikkatlice.
Tekrar odaya döndüğünde yavaşça yatağa girdi ve yüzünü Anıl'a çevirdi. Yüzünü izlerken ondan bağımsız kumral saçlarına çıktı eli. Uyandırmamak için çaba harcayarak saçlarını severken kısık sesle "Özür dilerim." dedi. "Sana bu kötülüğü yaptığım için özür dilerim."
Başını yastığa koyarken gözünden akan yaşları umursamadı ve yatakta kenara kayarak izin verdi gözyaşlarının akmasına.
🖤⛓️
Uykusundan uyandığında yanında yatan kadına baktı Anıl, olmazlarını oldurandı Selin. Ona karşı durmaya çalışsa da kapılmıştı işte. Uzak durmaya çalıştıkça yakınlaşmıştı. Girdap gibiydi, içine çekmişti, kaçmaya çalıştıkça yakalanmıştı.
Yatakta ona yaklaştıktan sonra beline sardı kolunu ve yüzünü saçlarına gömdü. Selin gözlerini açıp ona döndüğünde "Günaydın." dedi yanağına bir öpücük bıraktıktan sonra. Yüzüne yerleşen gülümseme ile kollarının arasında yüzünü ona döndü Selin ve "Günaydın." diye karşılık verdi neşeli tutmaya çalıştığı sesiyle.
Dudaklarını kısa bir süreliğine birleştirirken avuç içini Anıl'ın sakallarına çıkardı. Öpüşüne karşılık vermeyip kendini geri çeken Anıl'a kaşlarını çatarak bakarken "Bence birbirimizi yeterince yorduk." demesi karşısında güldü ve bedenini ona iyice yaklaştırırken "Ben sadece yeniden doğmuş gibi hissediyorum." diye karşılık verdi.
Halinden memnun bir şekilde gülümseyerek "Öyle mi?" diyen Anıl'a "Öyle." dedi kısık sesiyle. Boynuna bırakılan öpücükle derin bir nefes alırken gözlerini kapattı Selin. Beline sarılı olan kol, onu iyice kendine yaslarken bir öpücük bıraktı Anıl'ın yanağına.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PUSULA ✓
FanfictionYıldızı birlikte parlayan iki genç oyuncu: Onur Seyit Yaran ve Su Burcu Yazgı Coşkun... Peki beraber parlamaya bu kadar alıştıktan sonra birbirlerinin ışığı olmadan yollarını bulabilirler mi? Yoksa bir pusulaya mı ihtiyaç duyarlar? "Yönüm Sana..." �...