Selam, n'aber?
Pusula'ya o kadar veda etmek istemiyorum ki tüm bölümleri yazılı olmasına rağmen yayınlamıyorum ama maalesef sona geldik. "Bundan sonraki bölümde..." diyebileceğim bölümler yok artık elimde. Diğer bölüm finalin ilk partı :')
Bu bölüm kurgu gereği ful AnSel. Namık'ın elinden nasıl kurtulduklarını göreceğiz. Sonrasındaysa önce onlarla sonra da bu evrenin OnYaz'ıyla vedalaşacağız.
Bölümü ben zorlanarak yazdım, ara ara devam edemedim. Ama sevdiğim bir bölüm oldu. Umarım siz de severek okursunuz.
İyi okumalar.
🖤⛓️
Elindeki silahı karşısındaki adama doğru tutarken, Selin'i arkasına aldı ve "Namık at silahını, teslim ol." dedi Anıl. "Olur komiser, olur tabi. Aa dur ya dur, sen artık polis değildin, değil mi?" Anıl çenesinin kasıldığını hissederken "At silahını." dedi tekrar. "Oradan söylemesi kolay, gelip alsana."
"Namık bırak silahını." "Selin Hanım konuştu." dedi Namık gülerek. "Anlattın mı komiser aşkına gerçekleri?" "Kapa çeneni." "Selin ne diyor bu, ne gerçekleri?" "Şimdi şöyle ki komiserim..." "Namık kes sesini." "Ama siz de hep bir emir kipi, olmuyor ki böyle."
"Hepimiz biliyoruz ki, komiser beni burada öldüremez, yoksa o şifreyi çözemez. Neden burada olduğunuzu açıklayamayacağınız için bana zarar da veremez." Silahın namlusunu Anıl'a doğru tuttuktan sonra "Ama ben size istediğim zararı verebilirim." dedi. "Buraya gelip böyle elinizi kolunuzu sallayarak çıkabileceğinizi mi sanıyorsunuz?" Selin, Anıl'ın arkasından çıktıktan sonra Namık'ın karşısına geçerken "Seni mahvederim Namık, seni mahvederim." dedi.
"Ya da belki hedefim yanlıştır." derken silahı Selin'e çevirdi. "Ne dersiniz memur hanım? Böylesi herkes için daha acı olur belki." dedi ve başka bir şey denmesine fırsat vermeden tetiği çekti.
"Selin!" dedi Anıl korkuyla ona dönerken. Onu düşmek üzereyken tutup koşarak uzaklaşmaya başlayan Namık'ın arkasından birkaç el ateş etse de ıskaladı. Kolları arasındaki Selin ile birlikte yere çökerken "Selin bir şey söyle." dedi. "Anıl..." Elini, onun yüzüne çıkardıktan sonra "Buradayım, sen de burada kal, tamam mı?" dedi dolu gözleriyle. "Bizim... Bize mutlu... Son yok sev..gilim."
"Selin hayır, hayır sakın. Sakın kapatma gözlerini, sakın teslim olma Selin. Bana bu acıyı yaşatma, yapma." Anıl'ın gözlerinden düşen bir damla Selin'in elinde hayat bulurken "Sakın bırakma beni Selin." dedi. "Sen dedin, öleceksen beraber öleceğiz, dedin. Şimdi bensiz gidemezsin." diye devam etti.
İçeri koşarak giren Mert ve Nergis, yere çökmüş ağlayan Anıl ve kucağında kanlar içinde yatan Selin'i görünce sessiz kaldılar başta. Nergis "Allah kahretsin." derken gözlerinin dolduğunu hissetti. Anıl, onları yeni fark etmiş gibi oldukları tarafa dönerken "Nöbette değil miydiniz siz?" dedi bağırdığını fark etmeden. "Nasıl girdi bu herif içeri?" "Ben... Biz bilmiyoruz baş komiserim. Arka taraftan geldi herhalde." "Kaçmasına izin vermeyin."
"Anıl..." diyen fısıltı gibi sese döndüğünde "Özür... Dilerim." dedi Selin heceleri yutarak. "Bu acı için... Her şey... Her şey için..." "Selin hayır. Hayır Selin, gidemezsin, bırakamazsın beni."
"Seni ilk... İlk tanıdığım gibi.. olma." "İlk zamanlarımıza dönmeyelim Selin, kavga etmeyelim. Bunun için daha çok vaktimiz olacak. El ele gezeceğiz sokaklarda Selin, aşkımı haykıracağım sana. Selin... Böyle gidemezsin. Beni böyle bırakıp gidemezsin Selin."
Selin'in bilinci kapanırken duyduğu cümleler yüzünde acı dolu bir tebessüme sebep oldu, ya da Selin gülümsediğini sandı, bilmiyordu. Kolları arasında yattığı adamın kendisiyle ilgili hayalleri vardı. O ise hayallerinin katiliydi. Onu kolları arasına aldığı ilk gün kalbine dolan acı, şimdi tüm vücudundaydı. Gözleri yavaşça kapanıp sonsuz bir uykuya teslim olurken duyduğu son ses aşık olduğu adamın sesi, gördüğü son yüz hayat bulduğu yüzü olduğu için ise şükretti aşık kalbi. Bedeni derin bir acıdaydı ama onun kolları arasındaydı, huzura ermesine az kalmıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
PUSULA ✓
FanficYıldızı birlikte parlayan iki genç oyuncu: Onur Seyit Yaran ve Su Burcu Yazgı Coşkun... Peki beraber parlamaya bu kadar alıştıktan sonra birbirlerinin ışığı olmadan yollarını bulabilirler mi? Yoksa bir pusulaya mı ihtiyaç duyarlar? "Yönüm Sana..." �...