S E K İ Z

757 81 159
                                    

Dayanamadım ve ben geldiim! Evet memur bey, herkese "yakın zamanda bölüm atmayacağım" diyip üç gün sonra bölümü atan o kişi benim... Bölüm sonunda görüşelim olur mu? İyi okumalaar<3

-Naz

Yatak odasında uyuyakalmıştım. Telefonuma baktığımda saat gece 3.04'tü. Çok garip bir rüya görmüştüm, hatta kabus. Pamir ile dışarıdayken bir adam Pamir'e silah çekiyordu ve ben bunu fark edip içimden gelen bir dürtüyle önüne atlıyordum. Neyse ki gerçek değildi.

Artık ne kadar uyuduysam her yerim tutulmuştu. Yorgunlukla ve sanki günlerdir yemek yememişim gibi bomboş bir mideyle kalkarak merdivenlerden Pamir'i koltukta uyuyor halde bulma düşüncesiyle indim ama orada yoktu. Sadece Pamir değil, EVİN İÇİNDE HİÇBİR ŞEY YOKTU! Doğum günümde yemek yediğimiz masa, Pamir'in sürekli oturduğu koltuk... Hiçbiri. Ev bomboştu.

"Pamir! Pamir!"

Evin her köşesine baktım, ne Pamir ne de yatak dışında herhangi bir eşya vardı. Korkuyla kendimi dışarıya attım, Tarıkların evine gitmek için. Belki orada bir şeyler, birilerini bulurum diye hızla ilerledim. Tam Tarıkların evinin kapısından girecekken arkamdan duyduğum gülüşmelerle oraya döndüm. Ve gördüğüm manzara sonrasında olduğum yere çivilenmiş gibi hareket edemeden durdum.

Zeynep ve Pamir. El ele, kahkahalar eşliğinde buraya yaklaşıyorlardı. Gözlerimin dolduğunu fark ettim. Ama Zeynep'in orada olduğunu fark ettikten sonra Yaz olmaya çalıştım.

"Levent..."

P: "Aa! Yaz!"

Z:"Naz'cığım! Sen de mi buradaydın?"

"Levent ne oluyor? Sen niye evde değilsin bu saatte? Ve ne bu hal?"

Beni görmelerine rağmen hala el elelerdi ve neşeleri yüzlerinden okunuyordu. Ben ise hala şaşkınlık ve üzüntü arasında onlara bakıyordum dolu gözlerimle.

P:" Levent demene gerek yok, Zeynep'in her şeyden haberi var."

Z:"Evet 'Naz'. Kocacığım yemek çok güzeldi bu arada teşekkür ederim!"

P:"Ne demek birtanem!"

Duyduklarım gözlerimden birkaç damla yaşı düşürmeme sebep olmuştu. Bir o kadar da sinirlenmiştim.

"Ne kocacağımı ne birtanemi ne oluyor?!"

Z:"Biz evlendik!"

P:"Zeynep polis olduğumuzu öğrendiğinde bizimle anlaşma yaptı, ben de onunla zaman geçire geçire aşık oldum."

Bunları söylerken aşk dolu gözlerle Zeynep'e bakıyordu. Başıma büyük bir ağrı girdi. Tam konuşacakken içeriden gelen sesle oraya döndük hepimiz.

"Demek polissiniz öyle mi?!"

Ses Tarık'a aitti. Belindeki silahı çıkarıp Pamir'e doğrulttu ve bir patlama sesi! Bir süre her şey durdu sanki. Pamir vurulmuştu. Şaşkınlıkla Pamir'e baktım ama o aynı endişeyle bana bakıyordu. Etrafa baktığımda sadece o ve ben kalmıştık. Zeynep, Tarık hiçbiri yoktu.

Onu incelediğimde vücudunda hiçbir şey yoktu, vuruldu sanmıştım ama onun bakışları endişeyle benim karnıma kilitlenmişti. Anlamayarak baktığı yere bakınca onun değil benim vurulduğumu anladım. Aynı rüyamdaki gibi.

Princess and Gentleman • Naz&PamirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin