-Yazar'dan
2 gün sonra
Pamir:"Tamam Tilt, sen oralarda ol. Gözünü dört aç. Biz de Tarıklara geçiyoruz, haber bekliyoruz senden."
Pamir yanındaki telefonu kapatırken yanında ona merakla bakan Naz'a döndü.
P:"Talat şirkette, bir saate tırlar yola çıkacak, yerleştiriyorlar şimdi malları. Bunda olursa olur, yoksa diğer teslimat 2 hafta sonra."
N:"Olsun artık ya! Olsun da bitsin."
P:"Benden mi sıkıldınız Yaz Hanım?"
N:"Sizden sıkılmak ne mümkün Levent Bey! Ama ben seninle artık ikide bir Yaz ve Levent olmak değil, Naz ve Pamir olmak istiyorum."
Naz ilk kez Pamir ile olan ilişkileri hakkında bu kadar açık ve içten, Pamir'in gözlerine bakarak konuşmuştu. Ve bu kez utanarak gözlerini kaçırmak yerine gülümseyerek Pamir'e bakıyordu.
P:"Aslında Yaz ve Levent de iyiler ya, seviyorum onları."
Bu kez kendisi bozmuştu Naz'ı.
N:"Sevmiyorum demedim, ben de çok seviyorum. Ama seninle Naz ve Pamir olmayı daha çok seviyorum. Hatta belki sen de onları bu kadar sevdiysen..."
P:"Sevdiysem?.."
N:"İleride... Çocuklarımız olursa... İşte... İsimlerini Yaz ve Levent koyarız. Bizi tanıştıran iki insan, ömrümüz boyunca bizimle olur. Güzel olmaz mı?"
Naz'ın gülümsemesi ve gözlerindeki ışıltı Pamir'e de geçmişti. Pamir bir süre büyülenmiş gibi Naz'a baktıktan sonra gülerek cevap verdi.
P:"Ama bana iki çocuk yetmez."
Naz da gülümsemesi yayılarak konuşmaya başladı.
N:"Allah Allah! Ben doğruyorum, kiloları da ben alıyorum. Sonra böyle altıncı çocuğumuza hamile, aldığı kilolardan huysuz, şişko birine dönüşürüm de beni beğenmezsen görürüm ama seni."
P:"Ben her halinle severim seni. Altı çocuk fikri de iyiymiş bu arada."
N:"Hadi hadi hadi hadi! İşimize dönelim, ne demişler az laf çok iş!"
P:"Evet, az laf çok çocuk!"
Naz zor da olsa bakışlarını biraz sertleştirerek uyarır gibi cevap verdi.
N:"Pamir!"
P:"Sustum. Hadi karıcığım, gidelim komşularımıza!"
Dresuarın üzerindeki silahlarını bellerine yerleştirip komşularına doğru son kez olduğunu umarak el ele tutuşup yürümeye başladılar.
N:"İçimden bir ses son kez komşularımıza gittiğimizi söylüyor."
P:"İçindeki sese güveniyorum o zaman."
Tekrardan Yaz ve Levent olduktan sonra yüzlerindeki sahte gülümsemelerle komşularının kapılarını çaldılar. Kapıyı açan Zeynep'ti.
Zeynep:"Hoş geldiniz!" Yüksek sesle kurduğu cümlenin ardından sarılma bahanesiyle Yaz'ın kulağına fısıldadı.
Zeynep:"Flash belleği buldum."
Yaz:"Bir bahaneyle yukarı çıkalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Princess and Gentleman • Naz&Pamir
RomantizmBu, yıllardır kapatıldığı kalesinde gerçek aşkı bekleyen prensesle sevgiye inancı kalmamış centilmenin birbirlerini ve aşkı bulmalarının hikayesi🦋