Evrim

Haklısın

((Sen bakma böyle hüzünlü şeyler yazdığıma. Ben çok gülerim ve gülerken hiç kimse yalan olduğunu anlamaz. Cemal Süreya..))

(Medya Doruk.)

"Ya Arya şu videoyu paylaşmasan mı ki?" Sabahtan beri Masal'a laf anlatmaya çalışıyorum. Zaten Meriç'e de kızgınım. Hayır yani sen o kadar kişinin arasında niye beni öpüyorsun da rezil ediyorsun.

Anneme ne diller döktüm bir bilseniz. "Hayır Masal paylaşıcam." dedim ve videoyu internete koydum. Tabii ben koyarken de Masal çığlığı bastı.

"Of Arya of yazık günah değil mi? Günah."

"Nur Yerlitaş'a bağlama Masal beni delirtme." dedim ve çantamı alıp odadan çıktım. Acaba Doruk ne tepki vericek.

Arabaya binip okulun yolunu tuttuk. Ben herkesin yüzüne nasıl bakıcam. Meriç'le de konuşmuyucam.

Aman canım boşver be Arya sevgilin değil mi istediğim zaman öperim kim ne karışır.

Okula geldiğimiz de arabadan indik. "Arya sen git ben Doruk'un tepkisini çok merak ediyorum çaktırmadan bakıcam." Masal'a şüpheli bir bakış attım. "Bana bak eğer yumuşakça davranıp affedersin seni mahvederim. Haberin olsun." dedim ve okulun girişine doğru yürüdüm.

Biri kolumdan sertçe yakaladı ve beni sürüklemeye başladı. "Kaan bıraksana kolumu ya nereye götürüyosun beni?" diye bağırdım.

"Arya kapa çeneni." dedi gözleri ateş saçıyordu ve kıpkırmızıydı. Beni arabaya fırattı ve kendi yerine oturdu. Kaan'dan korkuyordum. Başıma kötü bir şeyin gelmesini istemiyordum ve içimde beni huzursuz eden şey gittikçe çoğalıyordu...

Masal'ın Ağzından

Herkes Doruk'un hakkında konuşuyordu ve bana sorular soruyordu. Doruk'u bulduğumda kafeterya da oturduğunu gördüm. Hiç kimseye tepki vermiyordu umursamıyor gibiydi. Şu anda gizliden gizliye onu izliyorum kendimi bir an dedektif gibi hissettim.

"Masal." Birinin adımı söylemesiyle yerimden sıçradım. "Niye sessiz sessiz geliyosun Meriç ödümü patlattın oğlum." dediğimde gözlerini devirdi. Arya dün yaptığı şeyden sonra ona biraz kızgın ama bence çok romantikti benim mal arkadaşım.

"Arya'yı gördün mü?"

"En son bahçedeydi ama sonrasını bilmiyorum." diye cevapladım. Gözlerim Doruk'a kaydığında buraya geldiğini gördüm. Sakin ol kalp valla döverim seni. "Masal biraz konuşabilir miyiz?" diye sorduğunda kafa salladım. Meriç'e dönüp "Bahçeye bir bak. Eğer bulamazsan bana haber ver." dedim ve yanından ayrıldım.

Doruk'la birlikte aşağı kata indik. Masal Arya'nın dediklerini hatırla sakın yumuşama kızım sakın. "Seni dinliyorum Doruk."

"Bak tamam ne yaparsan yap haklısın o videoyu da gördüm. Onda da haklısın ama sence de fazla uzatmadık mı? Ben senden uzak durmak istemiyorum." Sen ne güzel konuşuyosun öyle seni ben yerim ya. Tatlı çocuk.

Tamam sakinim sakinim. "Beni kullandın Doruk. Duygularımla oynadın sence de bu benim için zor bir durum değil mi?"

"Defalarca özür diledim ama." dedi. Gözleri affetmem için yalvarıyordu. Ama affetmeyecektim işte. Yani inşallah.

"Özür dileyince geçmiyor işte mal." Bana doğru birkaç adım attı. Bende tabii geriye doğru adım attım ve bum sırtım duvarla buluştu. "Özür dilerim Masal."

"Geçmedi." dediğimde ellerini boynuma koydu ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Dudaklarımı zorla araladığı sırada ona karşılık verdim. Dudaklarımızı birbirinden ayırdığında "Şimdi geçti mi?" diye sordu.

Kafamı salladım. Tekrar dudaklarımızı buluşturduğu sırada telefonum çaldı. 'Mal Enişte' yazıyordu. Anlamayanlar için söylüyorum Meriç oluyor kendisi. "Efendim."

"Arya yok Kaan zorla götürmüş. Siktiğimin çocuğu onu zorla götürmüş." dediğinde bir an düşeceğimi sandım.

"Na- nasıl yok Meriç emin misin?"

"Evet yok etraftakiler görmüş. Neden yalnız bırakırsın ki sikik beyinli kafam."

"Ta- tamam geliyorum." dedim ve telefonu kapadım.

"Masal iyi misin? Ne oldu?"

"Arya Arya yok Kaan götürmüş." dediğimde gözleri kocaman açıldı. "Arya'nın onla ne işi var. Siz bilmiyor musunuz? O kafayı bir zamanlar sıyırmıştı."

"Ne nasıl yani?"

"Bak bunu benden başka kimse bilmiyor. Kaan'la sıkı bir arkadaşlığımız vardı. Kaan ilk defa birine gerçekten aşık olmuştu. Ben o kızın sağlam birisi olmadığını anlattığımda benimle kavga etti ve aramız baya bir açılmıştı Bir gün kızın evine gittiğinde onu başka biriyle yakaladı. O günden sonra kafayı üşüttü." dedi. Ağlamak için tetikte olan göz yaşlarımı serbest bıraktım.

Doruk bana sımsıkı sarıldı. "Bak Arya'ya bir şey olmuyacak tamam mı? Hadi Meriç'in yanına gidelim." Kafamı salladım ve merdivenlerden yukarıya çıktık..

Kaan'ın Ağzından

"Bak Kaan bırak beni lütfen." Arya'nın zayıf sesi kulaklarıma doldu. Onu sandalyeye bağladım.

"Onu öptün."

"Kimi?" diye sorduğunda elimi yumruk yapıp duvara vurdum. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.

"Sence kimi Arya Meriç'i onu öptün. Benimle dans ederken onunla dans etmeye başladın." dedim ağlamasını umursamadan. "Onu seviyor musun?"

"Bırak beni Kaan yalvarırım bırak beni."

"Soruma cevap ver!" diye bağırdım.

"Evet Meriç'i seviyorum onu çok seviyorum her şeyden herkesden çok seviyorum. Senden iğreniyorum senden nefret ediyorum." diye bağırdığı sırada hızla yanına gittim ve boğazını sıkmaya başladım.

Gerçekler acıtıyordu. Hele ki bunları Arya'nın ağzından duymak. Nefes alamadığı sırada ellerimi çektim. "Seni seviyorum Arya." dedim öksürmesini umursamadan.

"Senden nefret ediyorum Kaan. Hiç kimseden etmediğim kadar senden nefret ediyorum. Beni anlamıyorsun ben seni sevmiyorum sevemem çünkü ben Meriç'i seviyorum ona aşığım." dedi.

"Bunu biliyorum. Ama bu benim seni sevmeme engel değil ve senin de. Unutabilirsin sana onu unutmana yardım edebilirim."

Bölüm sonu kısa oldu ama sınavımı atlattım ve üzerimden büyük bir yük kalktı bölümleri daha sık yazmaya çalışacağım. Yorum ve vote vermeyi unutmayın. Masal ve Doruk barışmış oldular ne düşünüyorsunz bakalım..