LOVE AT SCHOOL•TAEKOOK+18

7

"Ama deli aşık geliyor" dedi ve arsız gülüş bahşetti. Taehyung.... Hastaneden çıktı mi? İyileşti mi? Uyandı demek. Kurtarmasını istesem de buraya gelmesi tehlikeli.... Ah bataklıkta boğuluyorduk..

"Ne istiyorsun!?" Bağırdığımds piç gülüşünü bahşetti. Ah yüzünü kırasım geldi! "Jeon Jungkook, göründüğün gibi değilsin. Cesaretini sevdim. Ama fazla yorma kendini çünkü sonu ölüm olacak" dedi ve bana göz kırptı.

Kapı şiddetle açıldı. Ben korkudan irkildim. Wook başını omzunun üstünden baktı. Taehyung...geldi.. Sevinmeli miyim? Üzülmeli miyim?

Taehyung'la gözlerimiz orta yolda buluştu. Ağzım, ve burnum ağzımı açmamla feci sızladı. Yüzümü buruşturdum. Taehyung iki elini yanınds yumruk haline getirmişti. Gözleri öfke doluydu.

Wook kıkırdayarak bana sırtını döndü. Taehyung'a baksa da o bana bakıyordu.... "Gerçekten mi?" Dedi ve arsızca güldü. Taehyung bakışlarını benden ayırıp piç Wook'a çevirdi.

"İnanamıyorum. Bir insan için kendi canını veda mi edeceksin? Sevgilini kurtarmaya gelmüş eheheh" dedi ve orospu gülmeye devam etti. "Sevgilim değil!" Dediğimde Wook bana döndü. Taehyung kaşlarını çattı. Wook bana yaklaştı. "Sen ne karışıyon! Sevgilimi çalan sensin!" Yüzüme kükrediğinde Taehyung'un sesini duyup ona taraf baktık.

"Yeter Wook! Ben seninle sevgili olsam da gerçek değildi! Sana karşı bir şeyler hissetmedim diyorum ama sen aptal anlamıyorsun! Kabul et sende bana karşı bir şeyler hissetmiyorsun. Becermek için kullanıldık!" Dediğinde sessizce yutkundum.. Ah ben burdayım demek istesem de sessizliğimi korudum.

"Ama yinede beni terk ettin!" Dediğinde Taehyung ofladı. "Ben beni seven birini buldum. Bana kimsenin yapamadığı iyiliyi yaptı. Hiç bir zaman bana kaba davranmadı.." dedi gözlerini yere düşürdü. Cümlesini bitirdiği an bakışlarını yerden ayırıp bana baktı. Gözlerimiz çakıştığında nefesim tekledi. Ağlamak istedim. Gözlerim doldu. Benim abime hiç bir şey söylemeyen tek kişi oydu....

Wook sinir krizine giriyordu. "Benim de amacım seni çalan kişini senin gözünde öldürmek" dediğinde burnumu çekip gözlerimi yumdum. Korkuyorum. Galiba bu sondu. Wook çok tehlikeli biriydi. Hoşçakal dünya...

"Dur!" Taehyung dedi telaş içerisinde. Gözleri kocaman açılmıştı. Kıpkırmızı oldu. Ben korkudan gözlerimi açamadım. Daha da sıktım. Wook silahı kafama koymuştu. Tir-tir titriyordum. Gözyaşlarım yüzümde belirdi. Dudaklarım titriyordu. Wook parmağını oynatsa ateş edecek ve ben ölecektim. Tanrım çok korkuyorum. Ölmek istemiyorum. Ne bataklığa girdim ben!

"Lütfen Wook..yapma" Taehyung dedi, sesi ağlamaklı çıkmıştı. Wook kıkırdadı. "Neden yapmayım? Yapmamak için hiç bir sebepim yok" dedi ve kahkaha attı. "Ceza evine girsen?" Dedi Taehyung, ben gözlerimi araladım. Ama hâlâ kıpırdamaya korkuyordum....

"Ne istersen yaparım, lütfen Jungkook'u bırak" dediğinde Wook başını iki yana salladı. "Silahı götür oradan!" Taehyung bağırdığında yerimden sıçradım. Allah'ım yardım et bize..

Wook yere bakıp gülümsedi. Taehyung bana göz kırptı. "Wook Jungkook'un söylemek istediyi bir şey var" dediğinde gözlerim irileşti. Oyalama bu galiba. Wook bana döndü. "Öyle mi?" Dedi ve silahı hâlâ orada tuttu. "E-evet.." Taehyung elini cebine attı. "Be-ben ço-çok özür dilerim... Be-benim ha-hatam" dediğimde Wook gülümsüyordu.

Taehyung cebinden silahı çıkarttı. Nişan alıyordu. Wook çekilirse beni vuracaktı.. "A-a-affet Be-beni" dedim ve gözlerimi sımsıkı yumdum. Pat ses duydum. Taehyung Wook'u vurmuştu. Bel boşluğundan vurmuştu. Ölmediği için sevinmeliydim. Taehyung'un ceza evinde olmasını istemem. Wook ağzı açık yere yığıldı. Silah elinden düştüğünde soluğu havaya saldım.