-Naruto-
Hinata'yı dolabın içine çektiğim gibi kapağını kapattım. Tabii dışarıdan gelen kıkırdama seslerini duyabiliyordum.
"Ne sinir bozucular..."
Hinata'ya baktığımda kıpkırmızıydı. Yüzlerimizi arasında sadece bir kaç santim vardı. Yutkundum. Gözleri çok güzel...
Ellerimi iki yanına koydum. Daracık alanda böyle rahat edebiliyordum. Bu yaptığımla Hinata'ya daha çok yaklaşmıştım. Artık burunlarımız değiyordu. Hızlı nefeslerini hissedebiliyordum. Bu benim kalbimin çarpamasına sebebiyet veriyordu. Gözlerim aşağı, dudaklarına kaydı. Yavaşça yaklaşıp minik dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.
"Naruto..."
Gözlerini kapatmıştı. Pürüzsüz ve beyaz teni beni büyülüyordu. Hissettiğim nefesleri çiçek bahçesinde esen yumuşak ve rahatlatıcı meltem gibiydi. Kulağına yaklaştım ve fısıldadım.
"Beni o kristal gözlerinden mahrum bırakma..."
Tam o anda kapı zili duyuldu. Tüh, tam zamanında...
Dışarıdan İno'nun sesini duydum:
"Herkes hazır olsun !"
Demir kapının gıcırtılarıyla Choji'nin içeri girdiğini anlamıştık. Ardından sesi duyuldu:
"Eee, İno ? Shino ile beni çağırmıştınız. Problem ne ? Yardım edeyim."
"Hoşgeldin, Choji ! Çocuklar, çıkabilirsiniz."
Dolabın kapağını açtım. Hepimiz yerlerimizi aldık. Choji şaşkın görünüyordu.
"Herkes burada mı ? Neler oluyo-"
Herkes hep bir ağızdan sihirli cümleyi söyledi:
"İyi ki doğdun !!"
Kiba, konfeti patlatmaya hazırlanıyordu.
"BAM! WUHUUU!"
Herkes alkış tutarken İno, Kiba'ya sinirle bakıyordu.
"Dibimde kulağıma bağırmasan iyiydi !"
Kiba elini başının arkasına koyarak güldü.
"Eheh...kusura bakma."
Araya girdim:
"E hadi ? Ne duruyoruz-ttebayo ? Başlayalım."
<...>
Herkes pasta kesmiş yiyordu. Choji'nin cips stolarıda yanındaydı tabii. Hinata biraz üzgün görünüyordu. Camın önünde sandalyeye oturmuş dışarıyı izliyordu. Yanına gittim.
"Hinata..."
Ellerimi cebime koydum. Eğilip yüzüne yaklaştım.
"Böyle üzgün olma. Neji-san mutlu olmanı isterdi."
"Ama...Onu öylece bırakmak içime sinmedi."
"Endişelenme, o rahatındadır. Senin şuan burada üzgün olmanı istemezdi, Hinata."
"Haklısın. Sağ ol, Naruto-kun."
"Ben su getireyim. Hem bende susadım. Burada bekle."
"Sen zahmet etm-"
"Ben getiririm~"
Mutfağa doğru ilerlerdim. İçeri girdiğimde buzdolabı karşımdaydı. Soğuk su fenâ olmazdı...
Dolabı açtığımda kapaktaki raflarda bir şişe gördüm.
"Ah! Su bu olmalı..."
Kapağını açtığımda tuhaf bir koku aldım. Aldırmayıp bardaklara doldurdum.
-Hinata-
Bu çocuk beni kızartıp duruyor. Yanında utanmadan duramıyorum. Nasıl bir sevgiliyim ben ya ?...
Ellerimle yüzümü kapatmış düşüncelerimle boğuşuyordum. Dolabın içinde olanlar aklıma geldikçe utanıp duruyordum.
5 dakika sonra
Naruto hâlâ gelmemişti. Etrafa bakındım ama ortalarda yoktu. Sadece su getirecekti. Nerede bu ?
Kalkıp mutfağa gittim.
"N-NARUTO !"
Benim bağırmamla Shino ve Shikamaru yakınımda olduklarından yanıma geldiler. Shikamaru konuştu:
"Hinata ? N'oldu ? Bir sorun mu var ?"
Elimle tezgâhta yatan Naruto'yu gösterdim. Tuhaf tuhaf şarkılar söylüyordu. Shino araya girdi.
"Naruto tegâhta yatıyor...Çünkü o şişede Sake vardı. İçmiş olmalı. Sonuç olarak sarhoş..."
"Ne zahmetli ama..."
Shikamaru ellerini başının arkasına koyup Naruto'nun yanına yürüdü.
"Ne zahmetlisin. Sake o sake..."
"Aaaa~Sen Shikamaru'sun. Şu saçını tuhaf tuhaf bağlayan~"
Naruto eliyle daireler çizerek Shikamaru'nun saçını gösteriyordu.
"Ne- Saçımın neresi tuhaf ? Boş karın ağrısı !"
Naruto'nun yanına koştum.
"Naruto-kun ! İyi misin ?"
"Aaaa~Sevdiceğim gelmiş. Kristal gözlüm. MMUUUU~~"
Naruto gözlerini kapatmış öpücük yaparak üzerime geliyordu.
"NARUTO-KUN !"
Shikamaru Naruto'nun omzundan tutup geriye iteledi ve oturmasına yardım etti.
"Seni aptal...Shino, orada ellerin cebinde durmak yerine gelip yardım etsen iyi olur. Yatağa götürmeliyiz."
Shino ile beraber Naruto'yu iki kolundan tutup omuzlarına aldılar. Bende arkalarından takip ettim. Naruto konuşmaya başladı:
"Ölürseğm kabrime gelmeğ istemeğmmğ~~istemeeeğm"
"Ya zahmetlisin gerçekten. İbrahim Tatlıses'e bağladı ya ! Şişenin hepsini niye kafana dikersin ki !?"
(Troll oldu biraz da aşırı yazasım geldi HSNDUWMEJFKWJNR)
514 Kelime
Son sahneyi gülmekten yazamadım HDNSUWMSHNSKQHEKXJ
Okuduğunuz için teşekkürler~! Bu bölüm öncekine nazaran kısa oldu kusuruma bakmayın...Sizi seviyorum. Hoşçakalın~!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Begonya || 《NaruHina Fanfic》
Fanfic...Gözlerini kapatmıştı. Pürüzsüz ve beyaz teni beni büyülüyordu. Hissettiğim nefesleri çiçek bahçesinde esen yumuşak ve rahatlatıcı meltem gibiydi. Kulağına yaklaştım ve fısıldadım. "Beni o kristal gözlerinden mahrum bırakma..."... Ana shipler: Nar...