•yirmi yedi•

1.6K 95 54
                                    

Zeynep sabah odasına girdi, sandalyesine oturdu ve bilgisayarını açtı her gün yaptığı gibi. Hafta sonuydu ama hafta sonları da gelmek zorundaydı. Sonuçta işti. Hem Çağrı da okulda olacaktı. Bilgisayardan okul gezisi için mail yolladığı yerlere baktı. Tam o sırada zil çaldı. Sıkıntıyla elini masaya vurdu. Müdür yardımcısının ilk ders TYT kursuyla dersi vardı. Telefonunu çıkarıp hocaya mesaj attı.

Zeynep
Hocam, benim size bir şey danışmam gerekiyordu da bu gezide kalınacak otelle ilgili. Kusura bakmayın, zil çaldı ama müsait olduğunuzda görüşebilir miyiz?

Telefonu masaya geri bıraktı. Çok geçmeden yanıt geldi.

Serdar Hoca
Şimdi gelebilirsin. 12/B'deyim ben, çocukların yarısı uyuyor zaten.

Zeynep hızla yollanan fiyat listelerini çıkarttı yazıcıdan. İki listeyi de alıp telefonunu arka cebine attı ve sınıftan çıktı. Giydiği İspanyol paça pantolonunun altındaki açık, tek bant siyah topuklularını tıkırdata tıkırtada ilerledi sınıfa doğru. Sınıfa girmeden derin bir nefes aldı. Üzerindeki beyaz üzerine siyah minik puantiyeli, bağlamalı, kısa kollu gömleğini düzeltti. Kapıyı tıklattı. İçeriden hemen bir karşılık geldi.

" Gel."

Zeynep yavaşça kapıyı açtığında hoca hemen konuştu.

" Gel Zeynep."

Çağrı, Zeynep'in ismini duyduğu an başını sıradan kaldırdı. Tam konuşacakken ondan önce Oğuz konuştu.

" Zeynep!"

Ona dönüp elindeki kalemi fırlattı.

" Sus lan!"

Zeynep, Çağrı ile göz göze gelince güldü ve masasında oturan öğretmenin yanına ilerledi.

" Hocam şimdi şöyle."

Kağıtları önüne bıraktı.

" Bu ilk otel daha konforlu ve her şey dahil ama fiyatı biraz yüksek. İkinci otel ise aşırı uygun ama yemek dahil değil ama diğerinden daha çok yıldız almış. Tabi ek olarak şu da var. İlk otel daha şehir içinde, yani bizim rotalarımıza daha yakın. İkincisi ise biraz daha uzak kalıyor. Ben karar veremedim, çünkü herkesin bütçesi de uygun olmuyor her şeye. Bilemedim o yüzden."

" Haklısın kızım, ben de şimdi kararsız kaldım. Dur bir Berk'e soralım. Babasının da onaylaması gerek, o daha iyi bilir. "

Sınıfa döndü.

" Berk, oğlum bir bakar mısın? "

Berk ayağa kalkarken Çağrı da kalkıp heyecanla konuştu.

" Ben de bakayım mı? Ben de bakayım hocam, ne olur bakayım ya?"

Hoca güldü.

" Çağrı sen 5 dakika önce uyuyordun, ne bu enerji! "

" Hocam ne olursunuz ya, ilgimi çok çekti! "

Son kısmı söylerken Zeynep'e baktığında Zeynep gülüp dudağı ile burnu arasındaki kısmı kaşıdı.

SIMSIKI~zeyçağHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin