•elli altı•

1.2K 91 52
                                    

Çağrı, gece yarısı çalan telefonla uyandı. Kaşlarını çattı. Kimin aradığına dahi bakmadan açtı telefonu.

" Efendim."

"..."

" Hüseyin... Hüseyin diye dayım mı var benim? Pardon, anlamadım. Baştan alır mısınız?"

Yavaş yavaş uykusu dağıldı. Yatakta doğruldu. Karşı taraf söylediklerini tekrarladı.

" Huseyin dayı, şimdi hatırladım. Annemin kuzeni, ne olmuş Hüseyin dayıma?"

"..."

Elini saçlarına daldırdı.

" Evet, anladım. Başınız sağ olsun, kusura bakmayın bu arada. Tekrarlattım size de. Tamam, ben sabah orada olurum. Kaçta demiştiniz cenaze töreni? "

"..."

" Anladım, yetişmeye çalışacağım. Haber verdiğiniz için teşekkürler. "

Telefonu kapattı. İç çekti. Hemen ardından uyku mahmuru sesiyle konuşan eşine döndü.

" Çağrı... Kimdi o bu saatte? "

Çağrı yatakta eşine döndü.

" Annemin kuzeni vefat etmiş, onun için aramışlar. Kimsesi de yok ya onun, sabah cenaze varmış. Ona çağırdılar."

Zeynep zorlukla doğruldu. Artık karnı burnunda zamanları gelmişti, bugün yarın doğacaktı küçük kızları.

" İsmini hiç duymadım ama üzüldüm. Başınız sağ olsun. "

Çağrı buruk bir tebessüm etti.

" Benim gitmem gerekiyor, annem yurt dışında. Gelmesi vakit alır, benim gitmem gerekiyormuş. Arabayla şimdi çıksam..."

Saate baktı.

"... 10 gibi orada olurum. Zaten öğlen mi ne defnedilecekmiş, anca. Sen de istersen kalk, annene bırakayım seni. Tek kalma evde."

" Kalırım ya, ne olacak? "

" Aşkım... Doktor, bugün yarın diyor. Zaten geceleri sancıların da tutuyor bazen, bırak inadı."

Zeynep omuz silkti.

" Ben sabah taksiyle geçerim anneme. Şimdi zaten uyanmaz o. Saat kaç şu an? "

" 3 buçuk. "

" Ohh, ben uyurum zaten. Bu saate kadar sancı gelmediyse gelmez."

Çağrı iç çekti. Ne kadar ısrar etse de onun kabul etmeyeceğini biliyordu, tanıyordu karısını. Ayağa kalktı.

" Ben üzerimi değiştireyim de çıkayım. Yarın akşama doğru da gelmiş olurum."

Zeynep kafa salladı. Baş ucundaki sudan birkaç yudum aldı. Çağrı hızlı bir şekilde giyindi. Gerekli olabilecek şeyleri yanına aldı. Zeynep'e baktı.

" Çıkayım ben yavaştan. Sen hiç kalkma istersen. "

Zeynep zorlukla ayağa kalktı.

" Yok, kapıdan geçireyim seni ben."

" Aşkım yat istersen, zaten zorlanıyorsun. Yat, ben kapıyı çeker giderim."

Zeynep başını sağa sola salladı.

" Abartma Çağrı, hamileyim diye yaşamayayım mı? "

SIMSIKI~zeyçağHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin