SIMSIKI~zeyçağ

•kırk dört•

Zeynep, Çağrı'ya döndüğünde Çağrı ona bakıp gülümsedi. Zeynep de hafif bir tebessümle konuştu.

" Telefon şifrem hani geçtiğimiz yaz ya, biraz düşündüm. Bu benim en güzel geçen yaz'ımdı, gerçekten. Kars'ta zaten hava malum. Bu benim 'ilk yaz'ımdı, evet. Bu benim ilk yaz'ımdı."

Sonra düşündü. Kaşlarını çattı. Sonra heyecanla onu gülümseyerek seyreden müstakbel kocasına döndü.

" Çağrı, buldum! "

Çağrı kaşlarını çattı.

" Neyi?"

Zeynep heyecanla onun koluna vurup konuştu.

" İlkyaz!"

Çağrı anlamamıştı.

" Ne olmuş ilk yaza? Anlamadım."

" Eğer bir kızımız olursa ismini İlkyaz koyalım mı?"

Çağrı gülümsedi.

" Koyalım, koyalım sevgilim. Hem güzel de bir isim, ağza oturuyor. Ama ya oğlumuz olursa?"

" Oğlumuz olursa... Ona da buluruz bir şey. Bulunur, bulunur. Güzel, çok güzel."

Çağrı onun bu haline kıkırdadı. Zeynep pencereye yeniden döndüğünde Çağrı da başını onun omzuna koydu. Birlikte minik pencereden dışarıyı seyretmeye başladılar.

Delfin, Ege'ye vurup etrafa baktı ve sinirle fısıldadı.

" Ya ne yapıyorsun ya! İnsanlar var, geri zekalı!"

Ege gülerek omuz silkti.

" Bana ne? Hem bak, herkes kendi halinde. Kimse de görmedi. Sen neden bu kadar korkuyorsun ki? Ben bile daha rahatım deplasmanda olmama rağmen!"

Delfin göz devirdi.

" Ne yapayım? Hoşlanmıyorum insan içinde. Sürekli de vıcık vıcık dibimdesin zaten. Hemen girdin triplere, az yüz versem nikah tarihi almaya koşacaksın! "

Ege güldü.

" Koşarım. Sanki sen istemiyorsun! İstemem yan cebime koy! "

Delfin göz devirip kulaklıklarını geri taktı. Pencereye döndüğünde Ege de kontrol amaçlı arka koltuğa baktı. Yani Sena'ya. Sena dürümünden bir ısırık almadan hemen önce konuştu.

" Aşk karın doyurmuyor, çok şey kaçırdın. "

Ege kaşlarını çattı.

" Nereden buldun onu?"

Sena ağzındaki lokmasıyla gülümsedi ve yanındaki teyzeyi işaret etti. Lokmasını yutup konuştu.

" Yaşlıları bu yüzden seviyorum."

Ege göz devirip gülerek önüne döndü.

Havaalanından çıktıklarında yüzlerine vuran soğuk hava ile hepsi titredi. Ahu yüzünü buruşturup konuştu.

" Yazları iyi de, sonbahar ve kış çekilmiyor kardeşim. Yazları da epey sıcak, kışları da bir hayli soğuk. Bıktık ya."

Sena güldü. Sonra ilerideki durağı işaret edip önden ilerlerken konuştu.

" Hadi, bizim otobüs geçecek şimdi."

Hep beraber onu takip ettiler. Duraktan geçecek otobüsü beklemeye başladılar. Çağrı, Zeynep'in omuzlarına koydu elini.