Sıradan bir akşam

1.4K 91 32
                                    


Hadi gene iyisiniz

(Medya Burçak ve Aleda)


Güneş ve Masal apartmana girerken apartman yüksek bir sesle inledi.
İki kız birbirlerine döndü aniden. Ses tanıdık gelmişti çünkü. En azından Masal tanıyordu.

İkisi beraber apartmana girdi hızla çünkü pekte tatlı bir inilti değildi ehehe.
Ses yakından gelmişti kat 1 yada 2 den. İkisi beraber merdivenleri çıkarken kat 2 deki dairelerden birinin kapısı açıktı.
Kapıda bir kız elinde kaşıkla dairenin girişinde duran fareye tutuyordu. Masal ve Güneş fareyle göz göze geldiği gibi fare onlara doğru sıçramıştı.
"ANANSI SKM! " Masal bağırarak merdiven korkuluğuna tırmanırken Güneş ne olduğunu anlayamadan fare kafasının üstünden uçmuştu.
Güneş cırlamaya kalmadan fare giderken kafasını tuttu o da.
Farenin sıçraması 3 kızında bağırmasına sebep olurken apartman resmen sarsılıyordu. Yavaş yavaş herkes kapıya dökülmeye başlamıştı. Karşı dairedi kızlar südyenle kapıya çıkarken Masal'ın gözü oraya kaydı.
Korkuluklara sülük gibi yapışmış dururken kendini düzeltme gereği hissederek bıraktı korkulukları. Boğazını temizleyip kızları süzdü.
Kızlar ne oluyor der gibi onlara bakıyordu. Masal havalı davranmak adına diğer bağıran kızı susturmak istedi.
Ama Güneş sırtına atladı bir anda.

"FARE MİYDİ O?!!" Masal sırtında Güneşle yere yapışmamak için korkuluğa geri tutundu.
'Güneş kafana sokim şurda iki havalı olup olaya el atacaktım. ' dedi içinden. Gözlerini devirip Güneş'ın kollarını kurtarmaya çalıştı.
'Memelerinde ne küçükmüş yapıştığın halde hissetmiyorum. ' diye geveledi içinden.

"Tamam kızlar sakin gitti. Sende in üstümden Allah Allah ya. " diyerek Güneş'i sırtından atan Masal profesyonel gibi yaklarını düzeltti.
"Her şey kontrolüm altında endişelenmeye hiç gerek yok. "
Güneş konuşan Masal'a yandan ciddi mi bu der gibi baktı. Sonra kızlara döndü. Hepsinin Masal'a kurtarıcı gibi baktığını görünce gözleri büyüdü.
'Ne bu şimdi!? Hareketlere bak! '
Masal gol atmış futbolcu hareketkeri yaparak kızlara bakarken bir forması eksikti. Bir de olmayan götü.
Çünkü biraz Güneş kesecekti götünü.

Güneş sahte bir gülümseme ile Masal'ın boynuna atıldı.
"Kahramanım benim. Fare elçisi! " diye sallanmaya başladı Masal'ın omzunda. Masal neye uğradığını şaşırmıştı. Kızlara kısa bir bakış attı. Bozuntuya vermemem lazım diye düşündü.
Ne yapıyordu bu kız şimdi?

"Evet canım sakin ol geçti. " dedi aynı zamanda da Güneş'i omuzlarından ittirmeye çalışıyordu.
"Bunu kutlamalıyız. Dün gece yaptığın gibi yapsana yine. " Güneş rol yaparken kendini kaybetmişti. Masal'a sırnaşmaya başlamıştı. Masal ise şok olmuş Güneş'e böcek gibi bakıyordu.
"Ne dün gecesi lan!? Haha şakacı seni. "

"Nasıl unutursun ya sihirli el numaralarını yap yine. Dimi kızlar? Onlarda görsün. "
Güneş sırnaşmaya devam ederken Masal şok olmuştu.
"Ne saçmalıyosun kızım ya?! " bozuntuya vermemek için sesinin tonunu ayarlarken arada kahlaha atıyordu.
Diğer kızlar kendi aralarında gülüşmeye başlayınca Masal tüm hava zort olmuştu.
Güneş sırıtarak Masal'a bakıyordu.
'Nasıl göt oldun ama? ' diye geçirdi içinden.
Masal artık Güneş'i salmış kızlara öyle bir şey olmadığını anlatırken kızlar daha da gülmeye başlamıştı.
Güneş ise yine bir şeyler söylemek için ağzını açmıştiki südyen ipinden geriye çekilmesiyle yalpaladı.
Sırıtması şaşkınlığa dönüştü. Kim beni çekiyor lan diye arkasına bakacakken südyen ipi bir anda sırtıyla geri buluşmuştu.
Ete çarpan ipin sesi yankılanırlen Güneş inleyerek iki büklüm oldu.

"Noluyor olm burda?" diye arkadan ses geldi. Güneş iki büklüm olduğu yerden diklenip arkasına döndü.
Dolunay kaşları çatık onlara bakıyordu. Kendisine değilde daha çok Masal ve diğer kızlaraydı.
Merdivende bir kaç basamak alttaydı. Ama yinede Güneşten uzun duruyordu.
Güneş kaşlarını çattı.

"Napıyosun ya?! " dedi sırtını sıvazlarken. Dolunay bu sefer ona döndü. Yüzüne bir sırıtma oturttu.
"Noldu? Acıdı mı? Takmana gerek yok aslında. " dedi.
Güneş'in kaşları havalanırken ağzından bir hah sesi çıktı.

"Sen fazla meraklısın anlaşılan memelere. Dün akşam o yüzden mi geldin yanıma yoksa? " dedi. Dolunay sorunun aniliğiyle afalladı.

"Napiyim senin memeni yoğurdum-" derken sustu bir anda. Büyük pot kırdığının farkına vardı. Eliyle ağzını kapattı. Hay ağzıma sıcım.
Güneş sırıtarak ona baktı.
"Devam et yoğurt? " dedi üsteleyerek. Dolunay'a yaklaştı üstünlük taslamak ister gibi.
Dolunay ise kendine söverken kaçış yolu aradı. Ve aklına bir fikir geldi.

"Ediyim devam. Neyi anlatıyıp beni çekip nasıl öptüğünü mü? " Dolunay'ın ifadesi sonlara doğru 32 diş sırıtmaya dönüşmüştü.
Güneş'in gözleri büyüyüp yerini şok alırken devam etmesin diye Dolunay'ın ağzını kapattı.
Tamam en azından rüya değildi. Ama sıçıyordu şuan altına.

"Manyak mısın?! " dedi fısıldayarak. Masal yanlarındaydı ve kesin diline düşeceklerdi. Evet şuan tek derdi Masal'ın diline düşmeleriydi.
Masal ise olaya kavramaya çalışmıyordu. Südyenli kızların yanına gitmiş numaralarını soruyordu.
Masal işte...

Dolunay, Güneş'in alinin altından sırıtıyordu hala. Bir eli omzundaki çantasında diğeri ise cebindeydi. Rahatça merdivende ona şokla bakan Güneş'e bakıyordu.
Seninle daha çok uğraşıcaz gibi duruyor dedi içinden.
Ağzındaki eli çekip yna döndü.
"Devamını dinlemek istemiyorsanız gidiyim bari. " dedi ve merdivenlerden çıkmaya başladı.
Güneş arkasından sinirli sinirli bakarken olduğu yerde tepindi.
'Götüne sok devamını! Aptal ya! "








Saat akşam 5 sularına gelirken evde iki isim eksikti. Burçak ve Aleda.
İkisine kimse ulaşamıyordu. Tek bildikleri şey en son ikisininde grupta kavga etmesiydi.
Güneş meraklanmıştı. Normalde buralarda nasıl takılıyorlardı bilmiyordu ama kavga ettikten sonra evde olmayışları içine kurt düşürüyordu. Masal ise onun tersine rahattı. Elinde makarna tabağı ile koltuğa yayılmış tıkınıyordu. Güneş tırnaklarını kemirirken ona baktı alttan.
'Bu ne rahatlık ya? '

"Ya Masal nerdeler sence? " diye sordu Güneş sıkıntıyla. Masal ise göz devirdi.
"Ya kızım bırak düşünmeyi bişe yok. Aleda arkadaşlarıyla çıkıyor arada öyle. Burçağında eve uğradığı mı var? " dedi ve makarnasına döndü.

Güneş hak verdi ona. Masal onları daha iyi tanırdı bir bildiği var diye düşündü.
'Keşke yardım edebilsem Aleda'ya' diye geçirdi içinden.
Daha fazla düşünmemek adına kalkıp mutfağa ilerledi. Yemek yerse düşünmezdi. Zaten açlıktan ölüyordu.
Tenzeceren makarna alıp tabağa koydu ve masaya geçti.
Büyük bir hızla yemeye girişti. Bazen aç olduduğunu unutuyordu.
Güneş tabaktaki makarna ile tango dansı yaparken Dolunay odasından çıktı.
Üstünde eşofman takımı ve elinde spor çantası vardı.

"Ben antrenmana gidiyorum. " dedi Masal'a dönük. Güneş yokmuş gibi...
Güneş bu tavrına gözlerini devirip makarnasına döndü.
Dolunay göz ucuyla Güneş'in bakarken göv devirmesine tanıklık etmişti. Kafasını çevirip sırıttı.

"Napayım aw? Git. "

"Söylemeyince 80 tane mesaj atma diye diyorum! "

"Tamam annesi yemek yemicen mi? "

"Gelince yerim. "

"İyi o zaman hadi sg. "

Dolunay, Masal'ın son sözlerinden sonra ayağındaki terliği Masal'a fırlatmıştı.
Terlik tam Masal'ın makarnasına girmişti. Masal mağara adamları gbi böğürerek ayağa fırlamıştı.
"GOROZOKOLO! "
Bu durum bir süre böyle devam etti. Evde kısa da olsa BAYA bir ses olmuştu.
'Nereye düştüm ben ya?' diye de geçirdi içinden Güneş



Gece herkes yatmış tatlı tatlı uyuyordu. Saat gece yarısını bulurken herkes gelmiş ve odasına çekilmişti.
Hepsinin uyuduğunu sanıyorduk. Tabii Güneş yüksek bir inleme sesine uyanana kadar.

Güneş homurdanarak kaşlarını çattı. Yine Masal bir şeyler izliyor diye düşündü.
"Masal! Kapat şunu! " diye sessizce seslendi Masal'a.
Ama Masal yatakta oturmuş şaşkınca dikiliyordu.
"Ses benden gelmiyor lan! " Masal hayret içinde Güneş'e bakarken Güneş de doğruldu.
"Ne? "

Kod Adı: Yurt  GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin