Şeytan'ın Meleği (Bitti)

-3- İnanmadım Desem?

Anlamayarak Delta'ya bakarken birden kahkaha atmaya başladım.

"İ-İnanabiliyor musun Deniz?! Be-Ben V-Vita olmulum, ha-haberim yok."

Sahte göz yaşlarımı sildim ve adama baktım gülerek. O sırada Deniz sinirle konuşmaya başladı.

"Bak Delta bir şeyler uydurup durma. Cidden sinir bozucu oluyor bu konu artık. Burada git. Ortaklığı kabul etmiyoruz."

Başımı aşağa yukarı sallarım. Delta iç çekerek gözlerime baktı.

"Dün olan o olay nedendi biliyor musun? Burada bir Vita olduğu söylendi."

Duyduğum şey ile gülmem solarken Deniz'e baktım. O da bana bakıyordu. Bu işte bir bokluk vardı.

"Y-Ya öyle mi?.. Yalanmış o halde ne yazık..."

"Öyle deme lütfen. Dün gece gördüm ben o Vita'yı doğrusu."

Allahım nolur yalan de. Ya ben öyle bir aptallık yapmış olamam.

"Ö-Öyle mi?.. Kim o? Tanıdık mı? Bizim buradansa yardım e-"

"Siz Vita'lar streslenince istemeden göz renginiz mor oluyor. Dün bunu yeterince gördüm. Ben demesem fark etmeyecektin bile."

Deniz sertçe bana dirsek attı o sırada. Karnımı tutarak bana baktı. Kısık sesle.

"Ben sana belli etme demiyor muyum lan!?"

"Yemin ederim benim bile haberim yok. O an çok korktum napayım. Tek bıraktın gittin beni orada. Adam önüme silahla gelmiş kalkıp gülerek dans mı edeydim mk."

"Ulan başımıza dert açtın ne bok yi-"

"Beyler tartışmanızı bölmek istemem. Ama konuşmamıza geri dönelim."

Biz tartışmamızdan ayrılıp Delta'ya geri döndük. Ona düz bir yüzle baktım.

"Üzgünüm ama kabul etmiyoruz. Kendi başımızın çaresine de bakarız. Eğer sen de bu kadar Vita derdindeysen de başka bir tane bul. Bu Vita çoktan sahipli. Değil mi Deniz?"

Deniz gözleri büyümüş bir şekilde bana baktı. 'ne bok yiyorsun mal' bakışı atarken ben de ona 'götümü kurtar mal' bakışı attım. Anlamış olacak ki kolunu omzuma attı ve beni kendine çekti. Genişçe gülümsedi.

"Aynen öyle Delta. Bu Vita benim. Başka kapıya hadi canım."

"Öyle mi? Ben mühür falan göremiyorum."

"Sanane lan. Vita'ları biliyorsundur belli ki şimdi gelip burada bunları deme. Hem ister sahipli olurum ister sap. Bu seni ilgilendirmez değil mi? Ne güç isterim ne de eş ben böyle tatlı Alfam ile mutluyum. Şimdi siktir git."

Başını yana doğru eğdi. Sinirle bana baktı. Gözleri anında gri olurken yanımdan bir hırlama sesi geldi. Başımı çevirdim. Kırmızı gözleri ile Delta'ya bakıyordu. Ah hayır hayır kavga istemem. Hele benim içinse. Ay etselerde o- ne diyorum ben kendine gel Kuzey. O sırada aldığım koku ile içimde bir kıpırtı oldu. Direkt burnumu kapadım.

"Siktirtme cehreni feremonlarını salgılama demedim lan sana."

Gözlerimin değiştiğini hissediyordum. Mor gözlerim ile karşımdaki şerefsize baktım. Feremonlar içimde olan kurdu hareketlendirirken istemsizce küfür ettim. Buradan gitmeliydim... Hem de şimdi...

Deniz'den ayrıldım. Deniz bana bakarken anlamış olacak ki başını aşağa yukarı salladı. Tam gidecekken Delta emir verir ve dominat sesi ile konuştu.

"Yerinde dur Vita..."

Ananı sileyim senin... Delta sesi ile konuşmuştu ve istemsizce durmuştum. Gözlerim büyürken buna karşı duröaya çalışıyordum kurdumu ikna ederek. İstemsizce gözlerim dolarken sinirle hırladım. Gözlerimi ona diktim.

"Bana... Emir verme Delta. Siktir git!"

Sinirle bağırırken Deniz beni kendine daha da çekti. Kollarımı ona sararken feremonlarını salgılayarak beni rahstlatmaya çalışıyordu. Sıkıca beni tutuyordu.

"Onu bu halde sokup ne bok elde etmek istediğini anlamıyorum. Ama her ne bok istiyorsan burara yok. Burayı terk et."

Deniz belimden tutarak beni yürütmeye başladı. Feremonlara karşı hassasiyetim yoktu normalde ama o Delta piçi her ne bok yaptıysa bu hale gelmiştim.

"Tekrar karşılaşacağız Vita."

Sağ elimi havaya kaldırdım ve ona orta parmak gösterdim. Bok.

*******
Eve yorgunca gelmiştim ve kendimi direkt yatağa atmıştım. Çok stresli hissediyordum. Stresten midem bulanırken iç çektim. Feremonlar midemi bulandırmıştı. En azından Deniz iki gün izin vermişti.

"O Delta'yı sikiyim... Piçe bak ne hale geldim. Delta'lar ve ben bir numarayım havalarını sikiyim. Ulan feremonlarınız olmasa bir bok yapamazsınız lan siz. Göt laleleri. Hayır Vita isem sanane? İstersem sap olurum istersem olmam. Ben evlenmek istemiyorum belli yani. Saplık sultanlıktır lan. Şerefsiz adam!"

Sinirle yastığıma bir yumruk attım ve yataktab kalktım. O sırada kapının açılma sesi gelmişti. Sanırım ev arkadaşım Burak gelmişti. O bir Omega idi. Sağ olsun çocukluktan beri yanımdaydı ve bana yardım ederdi.

"Buuurrrraaaakkkk!"

Gülerek yanına geldim. Bana yorgunca bakarken kaşlarını çattı. Eli ile burnunu tıkadı.

"Dostum... Çok aşırı feremon karışımı kokuyorsun..."

Kaşlarımı çattım ve bedenimi kokladım. Kokuyu ben zar zor almıştım elbet midem bulanırken banyoya yol aldım.

"Şerefsiz Delta bozuntusu... Ona gününü göstereceğim... Sikicem belasını!"