2.2

35.4K 1.6K 536
                                    

Bayağı uzun zaman oldu. Kusura bakmayın pliis. Biraz karmaşık bir haftaydı. Elimden ancak bu kadarı geldi. Umarım beğenirsiniz.

Oy ve yorum yapmayı unutmayın..

İyi okumalar..

✔✔✔✔✔

"N-ne?"diye bir soru çıktı genç kızın ağzından. Afalladığı için ifadesi şaşkına dönmüştü. Elinde tuttuğu kaşık parmaklarının arasından kayıp tabağın üzerine düştü fakat çıkan görültüye bile tepki veremedi o an. Bakışları yüzüne bakmadan konuşan adamın üzerindeydi.

"Gitmen konusunda karara vardım"dedi Şahap yüzüne bir kez olsun bakmadan. Yüzüne bakıp konuşmaması sözlerinden daha çok incitiyordu genç kızı. Neden bir anda gitmesini istediğini anlayamıyordu fakat değersizmiş gibi yüzüne bakmadan konuşması yaralayıcıydı.

Şahap bunu isteyerek yapmıyordu aslında. Sadece yüzündeki o hayalkırıklığını görmek istemiyordu. Kendi tarafından onun incinmesini görmek acı verici olabilirdi.

"Yemekten sonra konuşalım. Önce yemeğini ye"diyen Çelebi ile dolu gözlerle baktı ona Şifa. Sıkıntılı bakışları genç kızın üzerindeyken tabağını işaret etti. Kardeşinin konuya böyle dan diye girmesini beklemiyordu. Daha uygun bir zamanı kollayabilir ve daha açıklayıcı konuşabilirdi.

'Nasıl yemek yememi bekleyebilir ki! Resmen kovuluyorum ve kovmadan önce karnımı doyuruyorlar. Ne iyi insanlar öyle!'diye geçirdi aklından. Daha fazla bu acınası hale dayanamayacaktı.

Ellerini masaya koyup sandalyesini itti ve ayaklandı.

"Afiyet olsun"diye mırıldanıp sandalyesini tekrar yerine ittirdi öfkeyle. Kırgınlığını öfkeyle çıkarıyordu şu an. Başka yapabileceği tek bir şey vardı o da ağlamaktı ama ağlamak istemiyordu. Şimdi değildi. Karşılarında ağlayıp daha da aciz görünmek istemiyordu.

"Şifa otur yemeğini ye önce"diye tane tane konuşan Çelebi'ye baktı kırgınca. Biraz bile olsun iştahı kalmamıştı ki. Nasıl yesindi!

"Ben doydum"dedi ve Şahap'ın ardından geçmek için adımladı. Bileğine sarılan el gitmesine engel olunca geriye sendeledi. Hızla gideceğini sanarken geriye savrulmayı beklemiyordu.

"Yemeğini ye önce. İlaç kullanacaksın"diyen adama alaylı bir gülüş çıktı dudaklarından.

"Doydum diyorum. Bırak kolumu"dedi çekmeye çalışarak fakat elini biraz daha sıktı Şahap. Önüne çevrili başı sakince genç kıza döndü. O görmeyi beklediği hayalkırıklığı oradaydı işte. Bu bakışları görmek istemiyordu. Elbette kız gidecekti ama böyle acele bir şekilde değildi bu gidiş. Daha planlı ve daha geç olacaktı.

"Şif-"

"Eşyalarımı toplayacağım! Bırak o yüzden!"diye dişlerinin arasından konuşup sertçe çekti elini Şifa. Daha fazla onunla aynı ortamda kalmak istemiyordu. Neden zorluyordu ki zaten. Hiç düşünmeden kovarken böyle düşünceli değildi oysa.

Sonunda kurtulan eli ile ardına bakmadan çıktı mutfaktan. Odaya geçip kapıyı kapattı ve daha fazla direnemeden ağladı içli içli. Yine istenmiyordu. Yine yük olarak görülüyordu ve yine kalbi kırılan tek kişi o oluyordu. Bunlara o kadar alışıktı ki aslında. Ama bu adamdan böyle bir hareket beklemezdi.

Çocukken kuzenleriyle beraber kalıp oynamak için çok ağlayıp sızlanırdı fakat kuzenleri onu pek sevmezdi. O sevdiklerini sanardı sadece. Ya da öyle olmasını isterdi. Ama istediğiyle kalırdı. O sevilmeyen çocuktu. Hep dışlanırdı.

Teyzeleri veya yengeleri de onun evlerinde kalmasını çok istemezlerdi. Gece olunca Şifa annesini özlediği için ağlardı çünkü. Bundan hoşnut olmadıkları için onun kalmasını hiç istemezler hatta gitmesini söylerlerdi.

Kız Kaçıran |Askeri Texting|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin