9.bölüm

481 24 2
                                    

Gökay büyükçe bir of çektikten sonra sigara paketindeki son sigarayı aldı ve paketi masaya fırlattı.
"Siktiğimin hayatı."
Ne yaparsak yapalım bir çözüm bulamıyorduk.
Burada kalamazdık.
Gökay'ın annesinin yolladığı para ev tutmamıza yetecek kadar olmayacaktı. Ancak birkaç gün ucuz pansiyonlarda kalabilirdik.

Dudaklarımı yaladıktan sonra çenemi dizlerime yasladım.

"Eve geri dönmekten başka yol-"
"Sus."
Bana sertçe çıkıştığında dudaklarımı birbirine bastırdım.
O gidebilirdi.
Annesinin yanına gidebilirdi.
Benim böyle bir şansım olamazdı.
Babam Gökay'ın annesinin yanına gittiğimi öğrenirse beni yanına alırdı. Her türlü sonum yine o evdi.

Gökay sigarasından derin nefesler alırken avuç içini alnına vurdu.

"Annem para yollasın. Sonra düşüneceğiz."
Bu kısaca eve gitmemek için her boku yapacağım ama sonunda yine dönmek zorunda kalabiliriz demekti.
Anlıyorum.

Gökay sigarasını söndürdükten sonra ayağa kalktı.
"Yemek yapacağım."
'Biraz ağla. Sonra yanıma gel. ' demek istediğini biliyorum.

Balkon kapısını kapattığı anda dudaklarım titremeye başladı.
Kendimi acınası hissediyordum. Bu durumu defalarca kez yaşamıştık ve sonunda yapabildiğimiz tek şey eve dönmekti. Çalışmayı bile denemiştim ama babam engel olmuştu.
Hayatla aramdaki en büyük duvardı babam.

Annemi hiç görmediğim için ona soramıyordum.
Bu adamda ne buldun da beni doğurdun?

Hıçkıracağımı hissederken sertçe yutkundum. Dudağımı dişleyerek kendimi frenledim. Ellerimle yüzümü sertçe kapatarak toparlanmaya çalıştım. Ağlamam daha da şiddetlendiğinde kendime bir küfür ettim.

Yanaklarımı tokatlayarak ağlamamı kesmeye çalıştım. Yorulup duraksadım. Ağlamam yavaşladı ve iç çekişlere döndü.

PressureHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin