God in Love: Loki

14

Yazım hataları için özür dilerim.
Keyifli okumalar 🦋.

Loki sabahın ilk ışıklarıyla saraydan ayrılarak dün kalbini kırdığı nişanlısını görmek ve ondan özür dilemek için evinin yolunu tutu. Asgard çarşısının biraz ilerisinde kalan yüksek küçük bir ev vardı. Bu ev Karina'nın eviydi.
Loki'nin burayı nasıl bulduğunu soracak olursanız. Onun bir fesatlık tanrısı olduğunu hatırlayın. Elbette ki nişanlısının evini araştırmıştı.

Evin önünde durdu ve etrafı inceledi. Küçük bahçe boydan boya çeşit çeşit çiçekler ile bezenmiş bir şekilde bakanın bir kez daha bakmasını sağlıyordu. Loki derin bir nefesin ardından ilk adımını atarak bahçeye girdi. Evin kapısını çalmadan önce düşündü. Ne diyecekti Karina'ya 'dün söylediklerim için çok üzgünüm lütfen beni affet mi' diyecekti. Hayır, bu dün dediklerinin yanında bir karınca kadar kalırdı. Düpedüz canı istediği zaman onu kullanabileceğini söylemişti. Loki dünden beri kendisine söylediği lanetlere bir yenisi daha eklendi. Bütün cesaretini toplayarak kapıyı çaldı.
Kapıyı açan yoktu. Bir kez daha çaldı kapıyı fakat yine açan olmamıştı.

"Karina benim Loki. Biliyorum sana dün çok kötü davrandım. Lütfen aç kapıyı konuşalım."

Ne kapı açılmış ne de bir ses gelmişti. Loki eğer şimdi giderse Karina'yı tamamen kaybetmekten korkuyordu. Bu yüzden bir kez daha seslendi. "Lütfen sevgilim. Lütfen bana izin ver kendimi affettireğim."

Yine ses yoktu. Loki Karina'nın bu kadar sessiz ve tepkisiz kalmayacağını biliyordu. Ya birisi ona birşey yaptıysa ona olan öfkelerini Karina dan çıkarmak isteyenler olduysa.
Loki endişe ve panik ile kapıya bir kez daha vurdu. Fakat yine ses gelmemişti. Bu yüzden omuzu ile çokta sağlam olmayan kapıyı tek seferde kırdı. Loki küçük salonun içine dim direk girdi.

"Karina!"diyerek bağırdı. Evin küçük mutfağına girdi. Kimsecikler yoktu. Mutfağın karşı tarafında duran yatak odasına girdi. Burası Karina'nın odasıydı. Loki nişan yüzüklerinden Karina'ya ait olan yüzüğü ve ona evlenme teklifi için aldığı yüzüğü aynalı makyaj masasının üzerine de gördü. İki yüzüğün yanında duran nişan hediyesi de oradaydı.

Tanrının gözleri dolmaya başlamıştı. Yüzükleri ve nişan hediyesini öylece bırakıp gitmişmiydi Karina'sı. Loki eline aldığı yüzükleri avuçlarına alarak sımsıkı sıktı. Odaya göz gezdirdi. Yatağın üzerine de duran elbise Karina'nın dün giymiş olduğu elbiseydi. Loki bunun bir terk ediş olduğuna inanmayarak küçük dolabın kapaklarını açtı. Hiç bir kıyafet yoktu dolapta.

Loki onu bulup tekrardan yanına almak istiyordu. Tekrardan onunla konuşmak onun gülüşünü görmek, duymak istiyordu.

Hızla evden ayrılarak sarayın yolunu tutu. Sarayda ki bütün muhafızlara Leydilerini bulup buraya getirmelerini emretti. Kraliçe Frigga oğlunun ne kadar güçlü durmaya çalıştığını görse de oğlu Loki'sinin bu sefer güçlü görünmediğini görebiliyordu.

"Beni terk etti. Hiç bir şey demeden öylece çekip gitti."
Loki omuzlarını düşürerek annesi Frigga'ya sarıldı.

Frigga da oğluna sımsıkı sarıldı. "Onu bulacaksın. Herşey tekrardan yoluna girecek."

Asgard muhafızları her yeri aramış fakat Leydilerini bulamamışlardı. Loki bu duruma oldukça öfkelenmişti. Frigga oğlunun son çaresi olan Bifrost'in bekçisini herşeyi gören, işiten Heimdall'a yolladı.

Heimdall prensinin Bifrost'e girmesinin nedenini çok iyi biliyordu.
"Buraya beni ziyarete gelmediğiniz çok belli Prens Loki."

Adamın sözleri üzerine omuzlarını silkti ve gülümsedi. "Doğru, şimdi bana nişanlımın nerede olduğunu söyle."