1.2

142 19 63
                                    

"Yine neden yorganın altındasın acaba ?!"
Jennie'nin cırlamasıyla sinirle yorganın altından çıktım.
"BURASI İYİ"
Diyip yorganı kafama çektim.

"Kesin birşeyler olmuş"
Dedi Lisa
"Unni konu Seokjin denen adamsa bir kez Hae in oppa ise iki kez yastığı yumrukla"
Rose'nin dediğiyle yorganın altından çıkıp uzattığı yastığı yumruklamaya başladım.

"1..2..3..4..5..unni bir yanlışlık var. Bunlar kaç kişiler ?!"
Dedi Rose şaşkınca
"Saçmalama Rose demek ki sıkıntı ikisinde"
Dedi Jennie
"Hee öyleyse tamam"
Dedi

"Unni anlatacak mısın ?"
Dedi Lisa
"Seokjin beni seviyormuş"
Dedim
"İşte bu!"
Lisa saçma salak dans ederken kaşlarımı çattım.

Rose Lisa'yı saçından tutup yanına çektiğinde Lisa acıyla oturdu.
"Hey ne yapıyorsun ? Seviniyorum şurda"
Dedi acıyla kafasını tutarak
"Belli ki bu karardan Jisoo unni mutlu değil"
Dedi Rose

"Unni ?"
Dedi Lisa şaşkınca bana dönerken
"Konu mutlu olup olmamak değil, içeride neler olduğunu bende bilmiyorum"
Dedim elimi kalbime koyarak

"O nasıl oluyor ?"
Dedi Rose
"Seokjin kalbimi deli gibi attırıyor ama kalbim sadece teselli bulacak birini aradığından bu halde, şuan o teselliyi onda bulursam ilerde onu üzebilir yada kalbini kırabilirim"
Dedim

"Sen sevmekten korkuyorsun"
Dedi Jennie
"Hayır alakası yo-"
"Var unni, Hae in'den sonra Seokjin'i sevip yüz üstü kalmaktan korkuyorsun, Jongin'den sonra Yoongi'de aynısını yaşadım. Biliyorum"
Dedi

"Tamam biraz da onun payı var"
"Unni bunları zamanla atlatacaksın inan bana"
Dedi Rose
"Yalan söylemenin anlamı yok. Atlatamayacaksın unni, sadece alışacaksın"
Dedi Jennie

•••••

Yavaşça kapıyı çaldığımda içeriden gir sesi gelmedi. Kaşlarımı çatarak yavaşça kapıyı araladım.
"Bay Kim ?"
İçeriye girdiğimde odanın boş olduğunu gördüm.

Çantamdan istifa mektubunu çıkartarak masasına bıraktım. Derin bir nefes alarak arkamı döndüm. Odadan çıkmaya hazırlanırken gelen sesler beni durdurdu.
"Toplantıyı yarına ertele hiç toplantıya girecek psikolojide değilim"

Korkuyla etrafa bakarken hızla masanın altına saklandım. Odanın kapısı açıldığında ağzımı kapattım.
"Hadi ama Bay Kim, 2 haftadır bu toplantıyı erteliyorsunuz"
"Mina, sen sana denileni yap sorgulama"
Dedi Seokjin

"Peki"
Seokjin sandalyesine oturduğunda biraz geri çekildim.
"Mina bana yeni bir gömlek getir"
"Renk tercihiniz var mı Bay Kim ?"
Dedi Mina
"Beyaz olsun"
Dedi

Mina çıktığında Seokjin ceketini çıkarttı. Ne yani soyunacak mı ? Hemde ben masanın altındayken! Odanın kapısı açıldığında rahat bir nefes verdim.

"Kuzeeen!"
"Moonbyul odama şöyle dalmaktan vazgeç"
Dedi Jin bıkkınca
"Duydum ki bu akşam iki kuzen klübe gidiyormuşuz"
Dedi Moonbyul

"Öncelikle karşımda düzgün otur sonra şu ayaklarını masamdan çek"
"Of be, ne otoriter insansın seni alan yandı"
Dedi, Seokjin'in göz devirdiğini hissedebiliyorum.

"Her neyse gidiyor muyuz ?"
Dedi Moonbyul
"Çalışacağım"
Dedi Jin
"Yalancı"
"Moon!"
Dedi sinirle

"Tamam tamam, bana katılmak istersen her zaman ki barda olacağım. Bence gel hem de Wheein'le tanışmış olursun"
Dedi
"Arkadaşların ilgimi çekmiyor"
Dedi

"Sen bilirsin, kaçtım ben"
Kapı açıldığında gittiğini anladım.
"Bay Kim gömleğiniz"
Mina gömleği bırakıp çıktığında gözlerim büyüdü.

Seokjin sandalyeyi biraz geri itti ve gömleğinin düğmelerini açmaya başladı. Açıktaki göğsünü gördüğümde yutkundum.

Gömleğini çıkarttığında gözlerimi ondan çekerek yere bakmaya başladım.
"S!keyim omzum!"
Dediğiyle gözlerimi ona çıkarttım. Bir insan küfrederken bile nasıl bu kadar çekici olabilir ?!

Gözlerim karın kaslarında takılı kaldığında sesli bir şekilde yutkundum. Bir anda çantamdaki telefonum titremeye başladığında gözlerim büyüdü.

Hızla çantamda çalan telefonu ararken gelen sesle gözlerimi yumdum.
"Jisoo ?"
Kafamı kaldırıp Seokjin'e baktığımda gülümsedim.
"Selam..."
Dedim gülerek

Beni gördüğüne ayrı masasının altında saklanmama ayrı şaşırmış gibiydi.
"...bende öyle geçiyordum selam vereyim dedim"
"Masamın altından mı ?"
Dediğinde gülümsemem kayboldu.
"Y-yani...teknik olarak evet"
Dedim zorla gülmeye çalışarak

•OBSESSİON• Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin