1.6

123 19 36
                                    

Yüzüme vuran güneşten rahatsız olarak gözlerimi açtığımda Seokjin'le göz göze geldim. Gözlerim büyürken bana yaklaşıp anlımı öptü.

Hızla kolları arasından çıktım.
"Ben uyuyakalmışım"
Dedim, Seokjin gülümseyerek kalktığında geniş omuzlarına baktım.
"Hazırlan kahvaltıya gidelim"
Dedi
"Gerek yok"
Dedim

"Hazırlan dediysem hazırkan Jisoo"
Dedi
"P-peki"
Dedim
"Gömleğim nerde bu arada ?"
Dedi
"Banyoya astım. Kurudu"
Dedim

Beni onaylayarak gittiğinde kapı çaldı. Ayağa kalkıp aşağıya indiğimde içten içe kimin gelebileceğini sorguluyordum.

Kapıyı açtığımda Hae in'le gözlerimiz kesişti
"Hae in"
Dedim şaşkınlığımı gizleyemezken
"Jisoo ben artık dayanamıyorum. Sana herşeyi anlatıp kurtulacağım"
Dedi

"Neden bahsediyorsun Hae in ?"
Dedim
"Jisoo ben aslında-"
"Kimmiş gelen ?"
Hae in korkuyla arkama bakarak bir adım geri gittiğinde bende arkamı döndüm.

Seokjin gömleğinin önü açık bir şekilde kol düğmelerini kapatmaya çalışarak yanımıza geldiğinde önüne geçtim.
"Ne yapıyorsun ? Yanlış anlayacak!"
Dedim

Seokjin ciddi bakışlarını Hae in'den bana çevirince gülümsedi.
"İsteyen istediğini anlasın güzelim"
Dedi
"Ben daha sonra gelsem iyi olur"
"Birşey anlatacaktın"
Dedim Hae in'e dönerek

"Evet, birşey anlatacakmışsın Hae in"
Dedi Seokjin korkutucu bir sesle, Hae in yutkunarak Seokjin'de ki gözlerini bana çevirdi.
"Ben...ben daha sonra gelirim"
Dedi
"Pekala"
Dedim

Seokjin bir anda kapıyı Hae in'in yüzüne kapatınca şaşkınca ona döndüm.
"Ne yapıyorsun ?"
Dedim
"Evine böyle geldiğinde göre hâlâ konuşuyorsunuz"
Dedi

"Hayır, konuşmuyoru-"
"Her neyse, ben çıkıyorum"
Diyerek sözümü böldü.
"Ama kahvaltı"
"Boşver önemi yok, şirkette görüşürüz"
Düğmelerini kapatarak gittiğinde oflayarak elimi saçlarımın arasından geçirdim.

•••••

"Tamam Bayan Jeon birazdan orda olacağım"
Seokjin ayaklandığında ona baktım. Telefonu kapatarak ceketini giyindi,
"Nereye ?"
Diyerek peşinden kalktım.

"İş yemeğim var"
Dedi
"Yine şu 2 kişiliklerden mi ?"
Dedim
"Evet Jisoo"
Dedi bıkkınca

Ceketimle çantamı aldım.
"Bende geliyorum"
Dedim
"Jisoo-"
"Bende geliyorum dedim Seokjin, itirazın var mı ?"
Dedim en ciddi yüz ifademle

"Peki gel o halde"
Dedi, birlikte şirketten çıkarak Seokjin'in arabasına bindiğimizde camı açtım.
"Sabah ben gittikten sonra kahvaltı yaptın mı ?"
Dedi yola bakarken

"Yapmadım"
Dedim
"Ne yani hâlâ aç mısın ?"
Dedi bana dönerek
"Yola bakar mısın ?!"
Dedim sinirle, yola döndüğünde ofladı.
"Neden birşeyler yemedin ?"
Dedi

"Yiyecek keyif mi bıraktın ? Bir anda kalktın gittin!"
Dedim
"Kusura bakma ben bir anda..."
Diyip durdu ve derin bir nefes aldı.
"Sen bir anda ne ?"
Dedim

"Öyle yapmamalıydım"
Dedi
"Her neyse"
Diyerek önümü döndüm. Kısa süre sonra araba durduğunda Seokjin ilk inen oldu ardından kapımı açtı.

Elini tutmadan arabadan inerek arkama bile bakmadan restorana doğru yürümeye başladım. Tanrı aşkına kim 2 kişilik bir iş yemeğini böylesine romantik bir restoranda yer!

Seokjin hemen arkamdan gelip çıkarttığı ceketi uzatırken bende ceketimi uzattım.
"Bay Kim"
Genç kadın gülümseyerek ayağa kalktığında Seokjin yanına giderek el sıkıştı.

Bende kısaca el sıkıştıktan sonra oturdum. Kadın 30'larının üstündeydi ama hiç belli etmiyordu.
"Geldiğin için çok mutluyum"
Kadın elini masanın üstünde duran Seokjin'in elinin üstüne koyunca dişlerimi sıktım.

Seokjin gülümseyerek elini çekti.
"İş bu, tabii geleceğim"
Dedi, işte bu! İşte sadakatli bir erkeğin örneği Kim Seokjin! Ne güzel kadına ağzının payını verdi.

Kadın bozulsada boğazını temizleyerek kısa sürede kendine geldi.
"Yanlız geleceğini düşünmüştüm"
Dedi
"Jisoo benim asistanım. Herşeyimi bilir sıkıntı etmeyin yani"
Dedi

Kadın küçükseyen bakışlarla beni süzdükten sonra gülümseyerek Seokjin'e döndü.
"Aslında işi bağladıktan sonra burdan sürekli gittiğimiz klübe geçeriz diye düşünmüştüm"
Dedi kadın

Masanın altından yumruğumu sıkarken Seokjin'e baktım. 'Sürekli gittiğimiz klüp' Seokjin bakışlarını benden kaçırarak kadına gülümsedi.
"Meşgulüm bu aralar"
Dedi

•OBSESSİON• Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin