2.4

102 16 15
                                    

"Nasıl beni yüzüstü bırakırsın Jisoo ?"
Dedi
"Senin yaptığını yaptım işte"
Dedim, sinirle elini masaya vurduğunda irkildim.

"İntikam için miydi herşey ?!"
Dedi
"Sessiz ol insanlar bize bakıyor"
Dedim
"S!kmişim insanları, o ite mi gittin ?"
Dedi

"Ağzını topla"
Dedim
"Jisoo, güzelim...niye gittin ona ?"
Diyerek elimi tuttuğunda elinin altında duran elimi çektim.

"Senin güya Seokjin beni kaçırdı dediğin gün Jin Moonbyul'la birlikteymiş"
Dedim
"Yalan söylüyorlar Jisoo, inanma"
Dedi

"Kanıtı var! Bizim sana damatlık bakmaya gittiğimiz gün Seokjin Moonbyul'la birlikteymiş"
Dedim
"Damatlık bakmaya gittiğimiz gün mü dedim ben! Sana gelinlik bakmaya gittiğimiz günden bahsediyordum yanlış oldu demek k-"
"Hae in gelinliğimi ben kızlarla birlikte baktım sen yoktun"
Dedim

"İşte yanına gelecekken beni yolumdan alıkoydu-"
"Yalanlarına karnım tok artık. Adam gibi söyle, amacın ne ?"
Dedim
"Tamam o bana birşey yapmadı ama senden ayrılmak zorundaydım"
Dedi

"Neden ?!"
Dedim
"Çünkü babamı biliyorsun seninle birlikte olmama karşı, senden ayrılmazsam beni tüm mal varlığımdan ve soyadımdan men edeceğini söyledi."
Dedi

"Sende paranı ve soyadını seçtin"
Dedim
"Hayır! Saadetimiz için bunu yapmak zorundaydım."
Dedi
"Külliyen yalan"
Dedim

"Jisoo hepsi senin için, huzur ve refah içinde yaşaman için"
Dedi
"Hadi diyelim dediklerin doğru, neden Jin'in seni kaçırdığını söyledin ?"
Dedim

"Ona karşı olan duyguların bariz belliydi, kendini olabildiğince frenliyordun bunu farkedebiliyordum ama zorlanıyordun bi türlü bunun önüne geçmem gerekiyordu"
Dedi
"Sende Jin'e iftira atarak bana yalan söylemeyi tercih ettin"
Dedim

"Sadece kaçırma olayı yalan, gerisi doğru o herif beni tehtid etti!"
Dedi bi anlık boşlukla
"Ne tehtidiymiş o ?"
Dedim bilmezden gelerek
"Önemli birşey değil ama o beni tehtid etti. O adam kötü biri"
Dedi

"Senden kötü olamaz"
Dedim, ayağa kalktığımda kolumu tuttu.
"Öylece çekip gidemezsin!"
Dedi
"Bırak kolumu"
"Sorumluluk almalısın Jisoo! Senin yüzünden onlarca insanın önünde rezil oldum!"
Dedi kolumu sıkarken

Bir anda bi el Hae in'in kolumu tutan bileğini kavradı. Yan tarafa döndüğümde takım elbiseli gözlüklü bir adam gördüm. Kulağında kulaklık vardı. Korumaya benziyordu.

Hae in acıyla kolumu bırakıp bileğini tuttuğunda adam bana temas etmeden beni çıkışa doğru yönlendirdi. Birlikte yürürken kulağındaki kulaklığa doğru konuşmaya başladı.
"Bayan Kim benimle ve iyi Bay Kim"

•••••

"Arkamdan koruma gönderdiğine inanamıyorum"
Dedim
"Bir türlü gözetimim altında olmak zorundaydın"
Dedi yanıma otururken

"Ben halledebilirdim"
Dedim
"Evet koruma gelmeseydi hallederdin eminim"
Dedi, kapının önünde dikilen korumaya gözlerimi kısarak baktım.

O kadar da anlatmaması için anlaşma yapmıştım.
"İstediğim kadar korumama kötü bak, anlatmak zorunda o bana çalışıyor"
Dedi

Göz devirerek ayaklandığımda koruma çıktı.
"Nereye ?"
Dedi Seokjin arkamdan kalkarken
"Eve gideceğim, kaç gündür annemin dırdırını dinlememek için Jennie'de kalıyorum"
Dedim

"Gelmemi ister misin ?"
Dedi
"Aslında gelmen iyi olabilir. Düğünü senin için terk ettiğimi duysa benimle gurur duyup anlımı öperdi"
Dedim

"Ee anlatsaydın"
Dedi
"Annem her zaman ilk önce kendi bildiğini okur. Yani ilk beni dövüp sonra beni dinleyip benimle gurur duyar ama sen gelip anlatırsan bunun önüne geçmiş olursun"
Dedim

Seokjin gülümseyerek bana sarılıp kafasını boynuma gömdü.
"Biz evlensek mi ya ?"
Dedi, şaşkınlıktan az daha kendi tükürüğümle boğulacaktım ki kendimi son anda kurtardım.

Seokjin yüzümü elleri arasına aldı.
"Yavaş gel"
Dedim, dediğimle kahkaha atarak bana yaklaştı ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

Minik bir öpücükten sonra geri çekildi.
"Bizi kimse bölmedi, bir gariplik var"
Dedi etrafa bakarken, gülümseyerek onu kravatından kendime çekip dudaklarına yapıştım.

Olayın farkına varamamışcasına öylece dururken ensesinden onu kendime çekip daha derin öpmeye başladım. Sonunda kolunu belime sararak beni kendine çektiğinde hareketlendi.

•OBSESSİON• Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin