3 . Bölüm - DAVET GECESİ

127 21 3
                                    

KARAKOL

Nezaret te Parmaklar ardında oturuyordum boş boş duvara bakıyordum ayaklarımı kendime doğru çekmiştim . 1 saat falan oluyordu heralde gelen giden yoktu beni buraya tıkıp gitmişlerdi . Benim bir sürü işim vardı bi de burda duruyordum . O sıra birinin ayak seslerini duydum biri geliyordu konuşmayacaktım onlarla birinin " buyurun başkomiserim dediğini duydum sonrada beratın
" aç kapıyı " dedi ona şöyle bi göz ucuyla bakıp kafamı çevirdim elinde iki kahve vardı "prenses bugün hiç kahve içmemiş duyduğuma göre " dedi hiç dönüp bakmadım " oh ne güzel kokuyor tam kıvamında olmuş latte " dedi gerçekten de çok güzel kokuyordu kafamı çevirip " köşedeki kafeden mi aldın sen onu " dedim " evet ordan aldım çok güzel kahve yapıyorlar " derken elinden kaptım kahveyi gülmeye başladı koklayıp bir yudum içtim kahveden " kahve çok güzel yoksa seninle hala küsüm " dedim gülmesi durdu " bi kaç gündür senin yerine koyuyorum kendimi sude yaşadıkların çok ağır sevdiğinin o halde olması ama sana baktığımda sende günden güne gözümüzün önünde eriyorsun biz hiç birşey yapamıyoruz hele ben elinden tutup kaldırmak istiyorum seni ama yapamıyorum içim parçalanıyor seni öyle görünce " dedi biraz sessiz durdu " bu yaptıkların çok tehlikeli sude mesleğinden olabilirdin " dedi gene sesimi çıkarmadım "hadi al kahveni yukarı çıkıyoruz yukarda seni bi kasırga bekliyor " dedi sesimi çıkarmadım kapıyı açmasını söyledi kolumdan tutup yukarı çıkardı beni sorgu odasına soktu yamaç içerde beni bekliyordu sinirle gülüp " ha yok siz iyice delirdiniz " dedim . Yamaç " oturun avukat hanım " dedi " yamaç napıyorsun sen sorgu odasıda ne demek " dedim " üslubuna dikkat et karşında savcı var " dedi sinirle gülüp " buyurun savcım suçum ne kimi öldürmüşüm " dedim " uraz mertoğlunu geçen ay vuran Fuat kaya şuan hastanede " dedi
" ah kıyamam hasta mı olmuş " dedim yapmacık bir sesle " labalilik yapma sözümü bitirmedim " dedi " pardon" dedim ellerimi kaldırıp " adam hergün dövülüyormuş içerde bugünde adamın alerjisi olmasına rağmen fındık yedirilmiş " dedi
" eeee benim burda suçum ne " dedim " adam ifadesinde onu her dövdüklerinde uraz mertoğlunun selamı var deyip dövüyorlar o avukat yaptırıyor bunu bugünde beni öldürmeye kalktı alerjimle demiş " dedi kahkaha atarak güldüm " ay savcım çok komik gerçekten ben davayı kazandım cezasını aldı bitti gerisi beni ilgilendirmiyor ben bişey yapmadım " dedim " içerden adam mı tutun doğru söyle " dedi " ya ben öyle bişey yapabilir miyim sizce lütfen tamamen iftira " dedim " eğer ispatlanırsa mesleğinizden olursunuz farkındasınız dimi avukat hanım " dedi " benim bi suçum yok savcım eğer ifadeniz bittiyse ifademi imzalayıp gideyim ben çünkü yarın davam var ona çalışmam gerekiyor" dedim " imzalayacak birşey yok avukat hanım gidebilirsiniz " dedi " savcım bu arada arabam hastanede kaldı rica etsem beni hastaneye bırakabilir misiniz ? " dedim " taksi diye bişey var avukat hanım " dedi " yamaç sana hala kızgınım ama arabam yok lütfen " dedim " ben savcıyım avukat hanım unuttunuz mu ? " dedi kalkıp gitti.
" aman ya bi sen eksiktin zaten bunca derdimin arasında bide senin tribini çekicem dimi ? " dedim Berat çantamı getirdi " ben götürürüm seni " dedi " yok ya taksi ye biner giderim ben şimdi " dedim "sude gel işte götürcem " dedi " tamam " diyip arkasından gittim " sen arabanın yanına git geliyorum ben " dedi dışarı çıktım bi yandan da telefonuma bakıyordum otoparka gittiğimde kimsenin olmadığına emin olduğumda adamı aradım bi süre sonra açınca " size benim adım geçmicek demedim mi o ifadeyi yok edip o adamı konuşamıycak hale getirin sakın ölmesin ama bundan sonrasında da konuşmasına gerek yok " dedim " hallederiz merak etme " dedi " bunu bari düzgün yapın size o kadar para ödüyorum " dememle yamaçla göz göze gelmem bir oldu telefonu hemen kapatıp çantama attım yamaç hiçbirşey demeden arabasına binip gitti . Arkasından Berat geldi arabaya binip hastaneye gittik .

ERTESİ GÜN

" Bakın kaç kez dicem size her ay düzenli kiramı ödeyen biriyim ben sadece bu ay geciktirdim diye bana hemen çık diyemezsiniz " dedim telefondaki gıcık emlakçıya " sude hanım anlıyorum sizi ama ev sahibi çıkmanızı istiyor bir hafta içinde evi boşaltmanız gerekiyor" dedi " bakın avukatım ben biliyorsunuz çalıştığım yeride biliyorsunuz en kısa zamanda ödeyeceğim hatta üç kira da veririm " dedim " maalesef sude hanım başkasına kiralandı bile ev sözleşmede yazdığı gibi kirayı geciktirdiğinizde ev sahibinin sizi çıkarma hakkı var . Hatta sözleşmeyi imzalarken bende böyle sıkıntı olmaz da demiştiniz " dedi " biliyorum bana söylediklerimi hatırlamıyormuşum gibi davranmayın " diyip telefonu suratına kapatttım süper ya bide evsiz kaldım .
Bugün davamın olduğu aklıma gelip hemen evden çıktım .

AŞKIN ÜÇGENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin