15

18.9K 1.2K 4.3K
                                    

UYARI: Bu bölüm cinsellik içermektedir. Özellikle içereceği kısımda ⚠️ işaretini kullanacağım. Rahatsız olanların buna göre okuması/okumaması tavsiye edilir.

~❄️~

Sabahın erken saatlerinde gözümü açmıştım. Göğsümde nefes alıp veren bir bebek ile, dünü unutturacak nitelikte bir sabaha başladım diyebilirdim.

Yaklaşıp saçlarını kokladım minik bebeğin. Asla hafızamdan silmemek adına kazıdım en derinlerime.

Ardından yavaşça kafasını kolumdan kaldırıp yastığa bıraktım. Onu uyandırmadığım için kendimle gurur duymuştum.

Yavaşça adımlarımı merdivenden aşağı sallamıştım. Çoktan uyanmış olan üçlüden ikisini Minho'nun katına doğru bırakmış, birinin benimle gelmesine izin vermiştim.

Bu bir nevi o ikiliye 'erkeğimi koruyun' demekti benim için.

Yavaşça mutfağa yönlendiğimde ses çıkarmamaya dikkat ederek dolaptan ihtiyacım olan malzemeleri çıkarıp güzel bir kahvaltı hazırlamaya başlamıştım.

Yemek yaparken şarkı mırıldanmayı severdim. Tıpkı şu an yaptığım gibi.

"Bu doğru mu? Sen, sen... O kadar güzel ki korkutuyor. Gerçek değil. Sen sen... Benimle kalabilir misin? Bana söz verebilir misin? Elini bırakırsam uçacaksın diye, parçalanacaksın diye korkuyorum. Kelebek gibi..."

Aniden belime dolanan kollarla korkarak ufak bir çığlık atmıştım.

"Sesinin bu kadar güzel olduğunu nasıl daha önce fark edemedim?"

Rahatça bir nefes verip Minho'ya dönmüştüm.

"Seni uyandırdım mı?"

Uzanıp minik bir buse kondurmuştu dudaklarıma.

"Hayatımda daha önce hiç bu kadar güzel uyandırılmamıştım."

Hafifçe kızardığımda Minho eliyle hafifçe boynumun bir kısmını açıkta bırakıp başını oraya gömmüştü.

"Seni çok seviyorum Jisung. Tahmin edemeyeceğin kadar çok..."

Boynumu yana yatırıp ona biraz daha alan tanımıştım.

"Ben de seni çok seviyorum Minho. Tahmin edemeyeceğin kadar çok."

Ne olduğunu anlamadan kendimi soğuk tezgahın üstünde bulmamla mırıldanmıştım.

Dudaklarıma doğru bakan Minho'ya istediğini vermek için gövdesine bacaklarımı dolamış ve kendime çekmiştim.

Dudaklarımız buluştuğu gibi birbiri üstünde baskınlık yarışı kurmaya başlamıştı.

Minho benim alt dudağımı kavramaya çalışırken ben de onun alt dudağını kavramaya çalıştığım için şu anki halimiz yarıştan çok bir savaşı andırıyordu.

Minho'nun aniden alt dudağımı tutup sertçe ısırmasıyla boğukça inlemiştim.

"Oghh !"

Gülüşünü hissedebiliyordum. Yalnızca üstünlük kurmasına izin verip üst dudağını emmeye başlamışken aklıma gelen düşünceyle dilimi ağzına yollamaya çalışmıştım.

Ancak o da dilini ağzıma yollamaya çalıştığında yeniden bir yarışa tutulmuştuk.

Pes edip ağzımın içini talan etmesine izin vermişken dudaklarımı dudaklarından ayırıp arsız dilini emmeye başlamıştım.

"Jisung-hh.."

Kazandığım inlemeyle memnun bir gülüş sergilemiş, biraz alan tanıyarak kafamı geri atmıştım ki bunu fırsat bilerek boynuma geçmişti.

Case 143 ' MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin