Bu okula gelmemin ardından çoktan bir ay geçmişti. Bu ayda arkadaşlarımın tamamı annemle tanışmış, birkaç kere daha dışarı çıkmıştık.
En büyük gelişmelerden biri Hyunjin ile Felix artık sevgili olmuştu. Biz de bunu kutlamak adına hep beraber bir hafta sonu tatiline gitme kararı almıştık.
Çocukların söylediklerine göre o ikisi dört yıldır birbirinden hoşlanıyor ama asla itiraf edemiyorlardı. En sonunda biz Hyunjin'den Felix'e, Felix'ten de Hyunjin'e sahte mektup yazıp onları bir yerde buluşturunca itiraf etmişlerdi.
Minho ile ben mi?
O günden sonra neredeyse hiç doğru dürüst iletişim kurmamıştık. Merhabalar, günaydınlar, iyi akşamlar havada uçuşuyordu. Sadece.
Şimdiyse Felix, Hyunjin ve Seungmin bizim evdeydi ve bavulumu hazırlamama yardım ediyorlardı.
"Balım sence de Jisung biraz fazla şey almıyor mu?"
"Katılıyorum balım. Jisung iki gün gideceğimizin farkında değil mi acaba?"
Ben duymuyormuşum gibi konuşsan Hyunlix çiftine koca bir oflama sunmuştum.
"İki gün olabilir ama bir dağ evinden bahsediyoruz ve hazırlıklı gitmem gerekiyor. Her şey olabilir."
Seungmin bavulumun önüne eğilip birkaç şeyi içinden çıkarmaya başlamıştı bile.
"İlk yardım çantasını ne yapmayı düşünüyorsun amına koyayım?"
Onun çıkardıklarını bir bir yerleştirirken konuşmaya devam ettim.
"Ne demek ne yapacağım? Ya birimize bir şey olursa?"
Üçünün birden oflaması üzerine savaşı kazanmanın verdiği memnuniyetle yerleştirmeye devam ettim.
Sessizliği bozansa Hyunjin olmuştu.
"Minho ben gelmeyeceğim diyor."
Hep bir ağızdan "Ne?" diye bağırırken hepimizin içinde olduğu grubu açmıştık.
Minho sadece bunu söylemiş ve çevrim dışı olmuştu.
"Adım gibi eminim ben geldiğim için gelmemezlik ediyor."
Herkes beni bu düşüncemden vazgeçirmeye çalışsa da artık tahammül seviyemi çoktan aşmış bir şekilde ayağa kalkmıştım.
"Minho'nun evi neredeydi?"
Hepsi panikle birbirine bakmıştı.
"N-ne yapacaksın Minho'nun evini Hannie?"
Felix'e ters bir bakış atıp evin adresi konusunda ısrarlarımı sürdürmüştüm.
Lanet ev gerçekten de çok yakındı.
Ardından kapıya doğru ilerlerken Bir şey yapmayacağım. Sadece sakince konuşup geleceğim." deyip onları rahatlatmak amacıyla gülümsemiştim.
Yine birbirilerine bakıp onay verdiklerinde kapıdan çıktığım gibi sinirimi tekrar yüklenmiştim. Hırsla ayaklarım asfalta çarpa çarpa yürüyordum. Hatta o kadar hırslıydım ki bir süre sonra koşmaya başlamamla 5 dakika içerisinde bahsettikleri evin kapısındaydım.
Evi, ormana en yakın kısımdaki evdi. Bizim evimizden sadece ağaçlar görünürken buradan her şey çok daha güzel görünüyordu.
Nefesimi biraz düzene soktuğumda kapıyı çalmıştım. Açılmadıkça daha sert çalıyor bir yandan da vuruyordum.
"İçeride olduğunu biliyorum şu siktiğimin kapısını aç Minho."
Tam olarak neden bu kadar sinirlendiğime anlam veremeden kapı açılmış içinden kaşları çatık Minho çıkmıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Case 143 ' Minsung
Fiksi PenggemarJisung, lise son sınıf öğrencisidir. Dönem ortasında ailesinin tayini Seul'e çıktığından okul değiştirmek zorunda kalmıştır. Eski okulunda da zaten arkadaşları olmayan Jisung, yeni okulunda 7 kişilik bir arkadaş grubuyla tanışır. Gittikçe bu grubu 8...