Case 143 ' Minsung

14

"Anne !"

"Sincabım !"

Akşamında annemin geleceğini bildiğimden okul bugün normalden daha çekilmez bir hal almıştı. Hem de Minho'nun olmasına rağmen.

Normalde yavaş yavaş yürüyen Minho'yu bile elinden tutup koşmaya zorlamıştım. Şimdiyse nefesi bizim kapının önünde almıştık.

Ben koşarak anneme sarıldığımda annem de bana sarılmış, saçlarımı koklayıp öpmüştü. Dudağını başımdan kaldırıp kolunun birini biraz daha genişletmişti.

"Minho, buraya gel."

Annem böyleydi işte. Arkadaşlarımın da annesiydi. 

Minho'ya baktığımda temkinli adımlarla yaklaştığını görmüştüm. Uzanabileceğim bir mesafeye geldiğinde ise kolundan tutup hızla çekmiştim.

Şimdi üçümüz kapıda birlikte sarılıyorduk.

"Minho saçlarını mı boyattın hayatım?"

Annem Minho'nun saçlarını okşayarak konuşunca Minho uslu bir kedi gibi gözlerini kapatmasına engel olamamıştı.

"Evet Jisoo anne. Jisung boyadı hatta."

Annem gülümseyerek bakmaya devam ediyordu.

"Çok yakışmış. Haydi girin içeri ve ben yokken neler yaptığınızı anlatın."

Annem tarafından içeri çekilip koltuğa sıralanmıştık. Anlamıştım ki basit bir sorudan öte bir sorguydu. Han Jisoo'nun sorgusu.

Detay vermeden üstün körü neler yaptığımızı anlatmıştım ama ikisinin de gülümseyerek bana baktığını fark ettiğimde durmuştum.

"Neden bana öyle bakıyorsunuz?"

Annem bir bana bir de Minho'ya bakmıştı.

"Benim sincabım daha önce kimseyle geçirdiği zamanı bana bu kadar mutlu anlatmamıştı da o yüzden."

Yanaklarımın yanmaya başladığını hissettiğimde küçük bir çocuk gibi mızmızlanmıştım.

"Anne..."

Annem teslim olmuş gibi ellerini havaya kaldırmıştı.

"Minho, Jisung'tan duyduğum kadarıyla derslerde epey iyiymişsin."

Minho şaşkınlıkla sormuştu.

"Bunu Jisung mu söyledi size?"

Annem başıyla onayladığında az sonra yapacaklarını yapmaması için çok dua etmiştim ancak bugün tanrı benim tarafımda değil gibiydi.

"Evet. Aslında biraz soğuk bir tip olduğundan da bahsetmişti ama ben karşımda hiç de öyle birini göremiyorum. Bir insan nasıl her şeyde iyi olabilir diyordu-"

"Anne !"

Artık yüzümün domates gibi olduğundan emindim.

Annem gülümseyerek devam etmişti.

"Bizimkine de biraz ders versene. Hele matematiği epey kötü."

Elimle şakaklarıma masaj yapmaya başlamıştım.

"Aslında Jisoo anne, biz de bugün tam olarak bunu konuşmuştuk. Jisung'la matematik çalışacaktık."

Annem dışından sorarken ben de içimden sormuştum.

"Öyle mi?"

Minho annemi başıyla onaylayıp bakışlarımız kesiştiğinde bana göz kırpmıştı.