6

18.4K 1.6K 5.5K
                                        

"Changbin etleri nereye koydun amına koyayım?"

Akşama doğru açlık seviyesi arttıkça sabır seviyesi azalmaya başlamıştı. Changbin'in ısrarları üzerine mangal yapma kararı almıştık ama Changbin etleri nereye koyduğunu bir türlü hatırlayamıyordu.

"Ya size yemin ederim az önce buraya koymuştum !"

Kayıp etler mi? Felix, ben ve Jeongib'deydi. Biz tüm bu kaos ortamından uzakta içeride etleri güzelce sosluyorduk.

"Lixie, bana oradan biraz daha tuz uzatır mısın?"

Artık herkesle daha samimi hissediyordum. Minho da dahil herkesle. 

"Al Sungie."

Dışarıdan duyduğumuz bağırışlarla hepimiz camdan oraya bakmıştık.

Hyunjin, elindeki spatula ile Changbin'i kovalıyor; Chan ve Seungmin gülmekten yerlere yatarken Minho onları durdurmak için peşlerinden koşuyordu.

Bebek.

Tam anlamıyla bebek.

Camı açıp onlara bağırmıştım.

"Hey hey, ne oluyor orada lan?"

Changbin koşmayı kesince Hyunjin ona çarpıp düşmüş, Minho da ikisinin üstüne düşmüştü.

Seungmin gülmeyi zorla durdurup konuşabilmişti.

"Ya Changbin etleri nereye koyduğunu hatırlamıyor da ona sinirliler."

Felix eline et paketini alıp göstermişti.

"Bu etleri mi?"

Hepsi aynı anda bize baktığında bu defa biz gülmeye başlamıştık.

"Ben dedim size buraya koymuştum diye amına koyayım. Onlar almış işte."

Ardından etlerle beraber aşağı inmiş sonunda mangal ekibine etleri teslim etmiştik.

Hyunjin bir süreliğine Changbin'den arabanın anahtarını istemiş, arabadan elinde kocaman bir çantayla geri dönmüştü.

"O ne sevgilim?"

Felix merakla çantanın içine baktığında gözleri büyümüştü.

"Oha Hyunjin biz daha lise son sınıfız farkındasın değil mi?"

Herkes merakla oraya baktığında Hyunjin çantadan bir Soju şişesi çıkarmıştı.

(Y/N: Soju, Kore'de çok tüketilen ve alkol oranı oldukça yüksek olan bir içkidir.)

Herkes sojuyu görmenin ardından sevinçle bağırmış ve el çırpmıştı. Hyunjin selam verip mangalın yanına yaklaşmış, çantayı bırakmanın ardından sandalyeye kurulup Felix'i de kucağına almıştı.

"Sevgilim. Hepimiz 18 yaşındayız farkındasın değil mi?"

Jeongin boğazını temizleyerek konuştu.

"Öhöm öhöm hepimiz mi?"

Changbin sevgilisinin omzuna kolunu atıp konuşmuştu.

"Sen de meyve suyu içersin güzelim?"

Jeongin ona dil çıkarmıştı.

"Nah meyve suyu içerim."

Bunu demesiyle hepimiz aynı anda gülmüştük. Etrafıma baktığımda Minho'yu görememiştim.

"Arkadaşlar, Minho nereye gitti?"

Herkes benimle birlikte farkındalık yaşayıp etrafa bakınmıştı.

Case 143 ' MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin