Şu an nerede miydim?
Tam olarak maç öncesi gerginliği yaşayan 4 adamın arasında. Dördü de sakinleşmeyi denemeyi bırak, düşünmüyorlardı bile. Belki 1 saat, belki 2 saattir sadece maç hakkında konuşup birbirlerini gaza getiriyorlardı.
Takımda olmayan benim dışımdaki iki arkadaşım da masada olmayınca tek başıma kalmış ve muzlu sütümü içerken onları dinliyordum.
Gerçekten sıkılmaya başladığım anlarda titreyen telefonumla kurtarıcım gelmiş gibi hissettim ve odağımı verdim.
muzlu süt*naneli çikolata
(Jake, Sunoo, Jungwon)Jake
Nerdesiniz Won
Sunooyla geliyoruz simdiJungwon
Kantin tarafındayız canm
ve
NOLUR HIZLI GELİN HİÇBİR ŞEKİLDE KONUYA GİREMİYORUM DELİRDİM SU AN SIKINTIDAN KENDİMİ YİCEM AZ KALDI
tabii zorlama yok🤗Sunoo
QHZJBWJANDŞWKXPDMAPXKDS
tamam askim kosuyoruz sen bekle🏃♂️🏃♂️Jungwon
bekliyorum😓Tamam bu kısa mesajlaşma belki de kurtarıcım olmamıştı ama yine de üç beş saniyeliğine bile olsa basketbol dışı bir şeyler düşünmeme yetmişti.
Omzuma atılıp beni kendine çeken kol sayesinde kalbim depara kalkarken kolun sahibine döndüm. Ne zaman baksam her zaman beni heyecanlandıran o yüze. Hayatımda yaptığım tek bencilliğin sahibi o yüze.
O konuşmalara devam ederken ben de başımı omzuna yasladım. Kafama yaslanan kafayla yüzümde tebessüm yer edindi hemen.
Aradan geçen birkaç dakikanın ardından kapıda gördüğüm Jake ve Sunoo, benim asla dahil olamadığım bu konuşmalardan kurtarıcılarım olacak kişilerdi.
Sürekli kapıya baktığımdan, benim dışımda kimse
geldiklerini fark etmemişti. Ben onlara el sallayana kadar. Neye el salladığıma bakmak için döndüklerinde görmüşlerdi.Sevdiğini gören Heeseung'ın gözleri anında parlarken kıskandığımı hissettim. Ama bu kötü anlamda değildi. Yani imrenmek daha doğru bir anlatım olurdu sanırım.
Yanımıza geldiklerinde Jake, Niki'yle benim arama; Sunoo da, Heeseung ve Jay'in arasına oturmuştu.
"Lütfen bana saatlerdir maç hakkında konuştuğunuzu söylemeyin."
Jake'in içten serzenişi diğerlerinin de dikkatini çekmiş ve "garip olan durum ne?" bakışları atmaya başlamışlardı.
"Maç öncesi başka ne konuşmamızı bekliyordun Jae?"
"Havadan, sudan mesela. Jungwon'u hayattan soğutmayan tarzdan. Baksanıza çocuğumun yüzünün rengi gitmiş, sararmış kalmış." derken aynı anda da yüzümü avuçlamış diğerlerine gösteriyordu.
Sunoo'nun yüzündeki 'gülmeme öncesi kendi tutma' ifadesini gördüğümde yüzümün şu an muhtemelen ne kadar komik olduğunu anladım.
Yüzümü kurtarmak için geri çekildiğimde sütüme tekrar uzanmıştım ki bittiğini görmemle hayal kırıklığı yaşadım.
"Her neyse biz geldiğimize göre, siz gittiğiniz zaman Wonnie'ye mutlu mutlu sohbet ettiririz artık."
Sunoo cümlesini tamamlar tamamlamaz çağırılan oyuncularla birlikte takımdakilerin hepsi ayağa kalkmış ve gidiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
off my face || sungwon ✓
Fanfictionhisleri artık ona ağır gelmeye başlamıştı. 🎶 off my face [cover by heeseung]