omf-5

519 58 182
                                    

Şaşkınlıkla birbirimize bakıyorduk. Yüzümüzün aldığı hâli tahmin etmek zor değildi. Sonuç olarak hergün en yakın arkadaşınız sizi çıkmaz sokaklardan birtanesindeki herhangi bir binanın girişine saklamıyordu.

Aksiyon filmindeki en boş ama gerici sahnedeymiş gibi hissetmiştim. Ağzımı açıp konuşacağım anda ağzıma konan elle iyice şaşırmıştım. Jake'e doğru baktığımda kaşlarını kaldırmış sessiz olmam için işaret yapıyordu. Kaşlarım çatılmıştı.

Girdiğimiz çıkmaz sokağın, işlek bir cadde kıyısında olması sanırım şu an sakin olmamın en büyük sebebiydi ya da karşımdaki kişinin Jake olması. Yapabileceği en tehlikeli şey Layla'ya havlamak olurdu.

Biz sessizce orada dururken önümüzden hızlıca geçip giden dörtlü dikkatimi çekmişti. Onların ardından bakarken, Jake elini ağzımdan çekme zahmetine girmişti sağ olsun.

"Ne yapmaya çalışıyorsun Jake?"

Jake hala etrafı inceliyordu. Gerçekten şu an yaşadığımız an çok saçmaydı ve o da saçma davranıyordu. Dışardan bakan komik olduğunu düşünebilirdi bu durumun. Hak verirdim o kişiye.

Sunoo'yla göz göze geldiğimizde onun da en az benim kadar durumun garipliğini düşündüğünü anlamıştım.

"Tamam, gittiler. Gelin benimle." demiş ve tekrardan kollarımızdan bizi sürükleyerek okula götürmüştü.

Zaten okula geri döneceksek neden çıktık? Ya da kim gitmişti? Arkadaşlarımızı kast etmiyordu herhalde. Öyle değil mi? Şu an güvenememiştim düşününce.

Bahçeden girdiğimizde okul binası yerine spor salonun olduğu binaya gitmiştik. Açık alanın yanında kış dönemlerinde de aktivitelerden geri kalmamamız açısından yapılmış bina, oldukça yeniydi.

İçeri girdiğimizde bir grup kişinin ısındığını ve bir şeye hazırlandığını görmüştüm. Ne olduğuna bakarken yandaki broşürle anlamış oldum asıl gelme sebebimizi. Futbol seçmeleri vardı. Jake okula geldiğinden beri cesaret edemediği için hep geride kalmıştı ne kadar futbol aşığı birisi olsa da. Sanırım artık bu çekingenliğini aşmak istiyordu.

Çocukların gidişini neden beklediğini şimdi anlıyordum. Her ne kadar onlarla yakın olsak da üçümüzün dostluğu daha bir özeldi ve Jake gergin olduğu zaman sadece ikimizi isterdi yanında.

Muhtemelen bu yüzden aklına gelen ilk şeyi yapıp bizi o garip duruma sokmuştu. Kafası öyle çalışıyor ki hiçbirimiz sorgulamıyorduk artık. Yani mantığını anladığımızda. İlginç bir düşünce tarzına sahipti. Yine de bu neşemiz olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Kendisinin de deyimiyle hayatımıza renk katıyordu.

"Bu sene sonunda cesaretimi topladım. Hatta annem de bolca konuşma yaptı benimle geri kalmamam için. Bu sene bu seçmelere katılmak istiyorum ve ne olursa olsun yanımda olmasını istediğim iki kişi de beni izlesin istedim."

Açıklamasını yaparken o kadar sevimliydi ki dudaklarını büzmüş sanki kızacakmışız gibi bakıyordu. Ellerini önünde birleştirmişti. Kızacak olsam bile bundan vazgeçerdim. Çok masumdu.

"Yine de bizi o sokağa sokmanın sebebini anlamadım."

"Şey ya o-" cümlesini tamamlayamadan seçmelerin beş dakika içinde başlanacağı söylenince, "Görüşürüz." demiş ve hemen üstünü değiştirmeye gitmişti.

Aslında sene çoktan başlamıştı ve bir futbol takımı vardı ama birkaç kişi takımdan ayrılınca boşluk oluşmuştu ve geçen gün seçmelerle ilgili duyurular yapılmıştı. Sadece gerçekten başarılı olan kişiler alınacaktı.

off my face || sungwon ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin