omf-28 f'

448 43 62
                                    

"Ah, neredeyse gelmek üzerelerdir."

Jake sabahtan beri her köşeye gidip eksik bir şey olup olmadığına, evin yeterince düzgün durup durmadığına bakıp duruyordu.

Onu izleyen sevgilisi kendi başının dahi döndüğünü hissetmişti. Daha da devam edeceğini anladığında kalkıp dönüp duran sevgilisini belinden tutup kucağına oturttu. "Bebeğim artık sakinleşsen mi?"

Jake ani hareketle şaşırsa da artık neredeyse alıştığı bu durumla hemen toparlamış ve kaşlarını çatarak sevgilisine dönmüştü. "Hayır Jay? Arkadaşlarımız gelecek ve evimiz dağınık olmamalı. Onları bu şekilde ilk karşılamamız olacak bu."

Evet, beraber eve çıkmışlardı. O günün üstünden yıllar geçmişti ve hayatları çok daha farklı noktalara ilerlemişti hepsinin. Jay ve Jake uzun süreli birlikteliklerinin ardından beraber yaşamaya karar vermiş ve beraber okudukları üniversiteye yakın bir alanda ev tutmuşlardı.

Okuldan kalan vakitlerde özenle eşyalarını seçip kurduğu evin mükemmel görünmesi çok önemliydi Jake için. Jay bu durumu çok önemsemese de Jake'in bu kadar evham yaptığı gerçeğiyle çok üstüne de gitmek istemiyordu.

Başını kucağında olan bedenin boynuna gömerken mırıldandı. "Sen ne dersen o olsun bebeğim." Jay'in nefesi ve minik öpücükleriyle odağı şimdiden kaymaya başlamış olan Jake yerine iyice kurulmaya başlamıştı.

Hep böyle olurdu zaten. Jake abartılı tepkilerle her duyguyu üst noktada yaşar ve Jay de onu öperek sakinleştirirdi. İkisi birbirinin sakinleştiricisi gibiydi.

Bu geçen süreçte ikisi Jay'in tam da tahmin ettiği gibi sağlam bir ilişki kurmuş ve hayatlarına devam etmişlerdi. İşlerin ciddileşmesiyle birlikte de hayatlarını ayrı evlerde değil, aynı evde geçirmenin çok uygun olacağına karar vermişlerdi.

Her ne kadar aileleri yaşlarının küçük olduğu gerçeğiyle karşı çıksalar da özellikle Jay'in kararlı duruşu ve güçlü ikna edici konuşma tarzıyla aileler bir şekilde en sonunda razı olmuşlardı.

Şimdiyse evlerine gelecek arkadaşları için hazırlık yapıyorlardı. Doğrusu, Jake kafayı yiyecek kadar hazırlık yapıyor; Jay de Jake'in daha az kafayı yemesi için onu sakin tutmaya çalışıyordu.

Sunoo'yu yardım etmesi için aradığında "Doktor kendi haline bırakın demişti. Delirir delirir susar. Şimdi manitamla ilgilenmem lazım kapa." demiş ve kendisine kalmadan kapatmıştı.

Tek başına kaldığını anlayan Jay ise çözümü öperek susturmakta bulmuştu ve işe yarıyordu da. Jake bir tek o zaman susuyordu.

Dakikalar süren öpüşme evin kapının çalmasıyla durmuştu. Jay tarafından. Evet.

"Bebeğim" diyebilmişti hala öpücüklerini dizen Jake'e yavaşça.

"Ne var? Önemli bir iş yapıyorum." Cevabından sonra önemli işine, öpmeye geri dönmüştü. Jake'in dünyadan koptuğunu anlayan Jay en doğru çözümün uzaklaşmak olduğunu anlamıştı çünkü kapı artık alacaklı şekilde çalınmaya başlamıştı.

Bir yerden sonra kapının kırılacağı endişesi içine düştüğünde kucağındaki sevgilisini koltuğa bırakmıştı uzaklaştırmak için. "İki saattir deliriyorsun, kapı çalınca tık yok. Çok güzel bebeğim. Aferin bebeğim." Mırıldanırken bir yandan da kapıya ilerlemiş ve açmıştı.

off my face || sungwon ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin