BASKETÇİ | YARI TEXTİNG

10. Bölüm

Uzun bir süre pek akitf olamadım fakat bundan sonra öyle olmaya çalışacağım. Keyifli okumalaar.

Basketçi: Hey, bana dargın mısın? (14.00)

Defne: hayır neden? (14.03)

Basketçi: Dün geceki mesajlarıma görüldü attın ve bu sabah da yazmama rağmen aynı şeyi yaptın.

Defne: Olamazzzz haklısın

Defne: Sana cidden dargın falan değilim, dün geceki mesajlarına cevap verecektim fakat babamın aniden odaya dalması ve gece gece telefonla oynuyorum diye elimden alması gibi bir durumu hiç düşünmemiştim

Defne: Sabahta cevap veremedim çünkü öğle arasına kadar dans provasındaydım. Telefona bakmaya pek zaman olmadı.

Defne: ve son olarak neden sana bu kadar uzun bir açıklama yaptım acaba?

Basketçi: vaov

Basketçi: bende beklemiyordum ve açıklama için yinede sağ ol ufaklık.

Defne: Rica beybisi

Basketçi: Danstan sonra ne yaptın?

Defne: beden dersi olduğu için maalesef büyük bir yorgunlukla bahçeye çıktım. Gıcık hoca sınıfta uyumama izin vermedi. İşte neyse, basketbol sahasının önündeki tirübünlerde oturuyorum.

Basketçi: tek misin?

Defne: yok

Basketçi: kim var yanında?

Defne: aa sana ne ya çok meraklısın

Basketçi: gördüm zaten gerek kalmadı

Defne: nE

Defne: burda mısın? Hani?!

Yazdıktan sonra etrafıma baktım fakat baksamda pek tanıyamayacağım için geri telefonuma döndüm.

Basketçi: Bakma öyle meraklı meraklı, valla anonimliği bırakıp yanına gelirim ve

Defne: ve????

Basketçi: sevgilim olursun.

Defne: Pardon da hızın 102 yani biraz yavaş gel

Basketçi: amma nazlısın sende

Defne: ne yani seni gördüğümde sevgilin olmak için can falan atmamı mı istersin? Ya da sırığın tekiyle evlenme hayali mi kurayım...

Basketçi: olur ne zaman

Defne: ne ne zaman

Basketçi: ne zaman evleniyoruz?

Defne: sen kız, ben de koca bulduğumda evlenmiş oluruz

Basketçi: saçmalama

Basketçi: öyle bir anlam çıkaracak kadar zor bir cümle değildi yazdığım

Basketçi: başkasıyla evlenme, biz birbirimizle evlenelim.

Defne: ruh hastası manyak ne yaşıyorsun sen

Defne: konuştuğumuz konuya bak tam çıldırmalık

Defne: hep senin yüzünden

Basketçi: ney benim yüzümden?

Defne: konuşmamız işte

Basketçi: ne konuşuyorduk ki?

Defne: ebeni