Bölüm 15: "Ah Ki, Ne Ah!"

11K 497 237
                                    

🫧Oy ve satır arası yorumlarınızı bekliyorumm🫧

Yine ve yeniden önceki bölüm sınırcığı dolmamıştı ancak 20 bin oluşumuza özel atmak istedim

💫 Önceki bölüme oy verip gelirseniz hoş olur.💫

Yeni bölüm için gerekenler: 120 oy 180 yorum

Hadi beni takip edin  berrypiess <3 

Keyifli okumalar


🫧


Bir saniye, belki de daha az.

Etrafımdaki her sesin kesilişi, bir tek kalbimin uğuldayışı.

Hissettim. Tüm bedenimle o bir saniye içerisinde huzurlu, yumuşacık ve güven dolu hissettim.

Yıllardır bu anı bekledim; ona teslim olmayı, sırtımı yaslayacağım güvenli göğsünü istedim. Saçlarımı seven parmaklarını düşledim.

Verdiğim o derin nefesle de kalbimin acı lavlarından dökülen dumanını bıraktım havaya.

En çok da dudaklarını hissettim. Kimsenin, hiçbir şeyin bizi bu andan koparamayacağından emin olarak sezdim baskısını. Saçlarımdan aldığı nefesle şişen göğsünün, sırtımdaki dokunuşunu sevdim bir de.

Huzurluyduk, her ikimiz de. Arkamdaki bedenin sahibinin sükunetle aldığı nefesleri işitmiyor olsam o kadar da emin olmazdım, ancak şimdi emindim.

En az benim kadar huzur doluydu o da.

Başımın üzerindeki dudaklar geri çekilmedi, gözlerinin yumulu olduğunu hissediyordum. Öyle bir dinginlik sarmıştı ki etrafımızı, dudaklarından saç tellerime yayılan nefesini saran sessiz kelimeleri duyuyordum.

Duyuyordum duymasına ancak mantığım kalbimin önüne ket vuruyordu. İsyan ediyordu nefesi sanki, bunca yıla, geçmişe, geleceğe. Bizsizliğe ve kimsesizliğe.

Usulca çekilen nefesten geriye kalan isyan, buydu. Ancak kalbim bunu her kendine yormak isteyişinde mantığım tarafından engelleniyordu.

Kelimelere dökmenin yetersiz kalacağı saniyelerim; gözlerimi saf bir huzurla yummak istediğim, buna yeltendiğim anda son bulmuştu. Dinginlik ve rahatlamışlık kokan atmosferimizden beni alıkoyan Berra teyzenin gözleriydi.

Şaşkınlıktan kocaman olmuş bir çift göz. Yıllardır hayalini kurduğum güzel andan beni koparmaya yetti de arttı; üzülmedim, Berra teyzeyle o kısacık göz göze gelişimizde içten içe kahrolmadım desem yalan olurdu.

Ancak bir tek ben mesuldum bu durumdan. Sırtımı sıcaklığıyla saran beden durmadı, çekmedi yumuşak dudaklarını başımın üzerinden, ellerini saçlarımdan.

Devam etti, engelleyemedim. Dudakları, az önce parmaklarıyla saçlarımı sırtıma döküşünün açıkta bıraktığı uzun boynuma ilerledi usulca.

"Ne de güzel kokuyorsun..."

Öptüğü yere çektiği nefesini dökünce irkildim. Bu his, asla tarif edemezdim.

Donup kalmıştım adeta, Berra teyzenin bizi izleyen gözlerini çektiğini gördüm. Anneme bakıyordu, hızlı hızlı bir şeyler anlatıyordu. O an mantığımın geri gelişiyle anladım ki bizden bahsediyordu, bunu fark etmek normal bir anda oldukça olağan ve kolay olsa da şu anda, ağırlığımca bir kayayı yerinden kaldırmışımcasına zor gelmişti.

ALDI AH'IMIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin