1

6.5K 169 137
                                    

Karanlık bir depoda ağlayan ve bir hayli üzgün bir genç vardı. Tek başınaydı, bu yüzden de rahatça ağlıyordu çünkü babasını kaybettiği için canı yanıyordu. Kaybedeli 3 yıl olsa bile onun acısını unutamıyordu, o günü aklından çıkaramıyordu. Her çatışmaya girdiği anda o gün gözünün önüne geliyordu çünkü babasının kanlı bedeni bir anda kucağına düşmüştü. Sessizce ağlıyordu çünkü adamlarına bu halde yakalanmak istemiyordu, lakin gözleri ona ihanet eder gibi hemen kızarırdı. Bu yüzden de gözlük takardı yada umursamadam o hâlde karşılarına dikilip emir yağdırmaya devam ederdi. Tek annesi yanında rahatça ağlıyordu çünkü babasından sonra tek dayanağı o kalmıştı. Bu yüzden de onu bir kelebek gibi görürdü, lakin en büyük korkusu kelebek kadar kısa ömürlü olup onu bırakmasıydı. O sırada sessizliği bozan telefonuyla derin bir nefes almıştı. Sonra da aramayı cevaplamıştı.

B - Dinliyorum.

, - Patron aileniz sizi bulmuş.

B - Engel olun demiştim.

Dedi sert bir sesle, evet devamlı Dinçer ailesinin önüne taş koyan vede ondan yana bir iz bulmalarına engel olan bizzat oydu. Çünkü yeni bir aile istemiyordu, o sadece kaybettiği babasını geri istiyordu. Hatta mezarına ziyaret yapıp devamlı dönmesi için yalvarıyordu çünkü onsuz bir hiç gibi hissediyordu. O sırada sessizliği bozan karşı taraf oldu.

, - Oluyorduk patron lakin biz ne olduğunu bile anlamadan biri sizin evlatlık olduğunuzu herkeze yaymış. Bu yüzden de ortaklarınız kısa sürede bir toplantı istiyor.

B - OLUYORDUK DIYE BİRŞEY YOK, BEN SIZE EN UFAK HATANIZDA SIZI BITIRIRIM DEMEDIM MI?

, - Balamir Bey bizim suçumuz yok, tamamen Çetin'in suçu çünkü aileyi kontrol eden oydu. Hem hatırlarsanız ailenizi bile sizden gizli araştırıp bir anda size belgeler getirmişti.

B - En nefret ettiğim arkadaşını satan adamlar, geldiğin anda bunun bedelini ödeyeceksin!

,- E-efendim .

B - Kes!

Diyip aramayı sonlandırdı, elbette ki o iti öldürecekti çünkü arkadaşına ihanet eden ona da kolayca ihanet ederdi. Zaten o adamından yana hep şüphe duyardı, bu yüzden de en ufak hatalarında ona hep ceza verirdi.

***

Adamlarının gelmesiyle gözlerini onlara dikmişti. Onun bir kuyu kadar derin ve karanlık olan gözlerini gören bedenlerse ona korkuyla bakmıştı. O ise loş ışığın altında sigara yakmıştı, adamlarıysa çoktan yan yana onun karşısına dizilmişti. Lakin onunla telefonda konuşan beden ve Çetin denilen adam korkudan titriyordu. Çünkü ikisi de sonunun kötü biteceğini biliyordu. O ise iç çekip şunu söylemişti.

B - Emirlerimi neden ikiletiyorsunuz, ben size Dinçer ailesi beni bulamayacak demedim mi?

Dedi zehir gibi bir sesle, bu yüzden de hepsi korkudan titremişti. O ise sigaradan derince içine çekip şunu söylemişti.

B - Çetin!

Çetin - Buyrun efendim?

Dedi zorlukla çünkü biliyordu ki karşısında ki adam onu yaşatmayacaktı. Genç adamsa dumanı üfleyip şunu söylemişti.

B - Umarım ailenle vedalaşmışsındır.

Çetin - E-efendim,..

Tam devam edecekken o daha ne olduğunu bile anlamadan anlına yediği tek kurşunla bedeni yere serilmişti. Silah sesiyle hepsi irkilerken yere düşen bedenle nefesleri kesilmişti. Çünkü bazen bu adamın tehlikeli biri olduğunu unutuyordular. Işte bu da onların en büyük hatasıydı, o anda konuşan genç adam oldu.

Bir Beden Üç Kişilik! ( Mafya Serisi 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin