Çünkü onun benden nefret etmesine tahammül edemem" dediğinde, yutkunmuştum.
Tam onlar konuşurken, Kanat beni çimenlerin üstünde görmüştü. "Ekim?" Üff hayır ne demek istemişti acaba diye kafamı bozarken, Kanat elini uzatıp, beni ayağa kaldırmıştı. Şimdilik salak davranıp, onları duyduğumu çaktırmıcaktım. "Sınıftan çıkmışsın" diye endişelendiğinde, gözlerim elini sallayan Ozan'a kaymıştı. Bu soytarı benim şimdi abim miydi? "Evet öyle bi fenalık geçirdim" dediğimde, Kanat'ın panikli yüz ifadesine sinirlenmiştim. Nasıl olurda benden birşey gizlerdi? "Gel eve sürim seni, hem bugün bana geliyorsun" diye beni tembihlediğinde, "neden?" demiştim. "Herkese dağıttım giriş biletlerini, sanada söylemek istedim" dediğinde, tam anlamıyordum gelmeye çalıştığı noktayı. "Kızım benim evde caddı bayramı kutlanacak" diye konuştuğunda, kendimi tutamayıp, gülmüştüm. "Bari önceden söyleseydinde kıyafetimi hazırlasaydım" dediğimde, Kanat direk cevap vermişti. "Senin kıyafetin hazır ki zaten" diye konuştuğunda, aynı zamanda arabanın kapısını açmıştı bana.
İçere girdiğimde, "nasıl yani?" diye sormuştum. "Kahraman kızı olarak gelmeni istiyorum" dediğinde, fikrini çok tatlı bulmuştum. "Yani öyle gelirsen çok sevinirim" diye elindeki poşeti elime tutuşturduğunda, yanağımı öpmüştü. "Kanat önüne bak kaza yapacağız" diye gülerek tembihlediğimde, "bak yine bir kazayı önledin kahraman kızı" demişti. Sürerken bile çok karizmatik duruyordu ve ben onu süzmeye başlamıştım. Gerçekten tam olarak küçükken hayal ettiğim prense benziyordu. Kumral saçları, bal rengindeki gözleri ve o dolu dudakları beni deliye döndürüyordu. Kızmak elimde değildi, ondan fazlasıyla hoşlanıyordum. O beni onu süzerken, yakalamıştı. Arabasını yana park edip, beni şaşırtmıştı. "Kanat devam sürsene, partine yetişmemiz gerek!" diye konuştuğumda, hiç oralı değildi. "Sen demekki doyamamışsın bana" dediğinde, kemerini açıp, üst bacağımı okşamaya başlamıştı. "Kanat bu libidonu anlamak mümkün değil" dediğimde, "sende bir kere birşey anlama dedektif kız" demişti. Boynuma sokulup, saçlarımı yolundan çektiğinde, öpücükler dağıtmaya başlamıştı.
Kalbim yerinden çıkacak gibi attığında, Kanat bunun farkına varmış olmalıydı. Çünkü sırıtarak geri kalkmıştı boynumdan. "Beğendiysen arka tarafta devamını getirebilirim" diye konuştuğunda, kendime hakim olmaya çalışıyordum. "Devam sürelim" diye biraz afaladığımda, gülerek önüne dönmüştü. Bu çocuk beni kalpten götürecekti bir gün. Bir eli direksiyondaydı ve diğeriyle daha bacağımı yukardan aşağıya okşuyordu. Elini tuttuğumda, ona mani olabilmiştim. Elleri damarlıydı ve tüm elimi kaplıyordu. Çok büyük bir suskunluk vardı ve bu hep Kanat'ın başının altından geliyordu. „Geldik" diye konuştuğunda, ben ışık hızıyla, öpücük verip, arabadan inmiştim. Çünkü benim normal öpmemi yine öpüşmeye çevireceği belliydi ve bu mahallede hemen laf çıkardı. "Hadi kaç bakalım" diye arkamdan konuşan Kanat'ı duymazdan gelmiştim. Evime doğru yürüyüp, kısa bir uyku çekecektim.
Biraz sersem bir şekilde alarmımı susturduğumda, yüzümü yıkayıp, Kanat'ın verdiği paketi açmıştım. Wonder Woman kostümü çıktığında, gülmeye başlamıştım. Telefonum çaldığında, otomatikman oraya bakmıştım.
Kanat.: beğendin mi?
Ben.: Evet ama biraz daha kısa değil mi normalde bu kıyafet?
Kanat.: biraz kıskandım desem?
Ben.: kısaltcam desem?
Kanat.: bugün ozaman sana bakan erkeklerle meşgul olurum. Nasıl istersen güzellik ;)
Onun bana verdiği halde giyinmeyi daha mantıklı bulmuştum çünkü Kanat'ın dövüşünü izleyesim yoktu. Evden çıkmadan önce annem beni uyarmıştı. "Kızım sen bu aralar hiç evde değilsin, kime gidip duruyorsun?" dediğinde, kaçabilmek için "anne sosyalleşmek istedim, fena mı?" demiştim. Ayakkabılarımı giydiğimde, daha bol bol tembih ediyordu beni. Bende yanağını öpüp, dışarıya çıkmıştım. Ayşeyle birlikte evimin önünde buluşup, taksiyle oraya sürcektik."Çok seksi olmuşsun kız" diye bana gülümseyen Ayşe, kendisi çok güzel görünüyordu. "Ayşe benim içim rahat değil" diye sessizliği bozmuştum. "Neden?" dediğinde, yutkunmuştum. "Kanat ve Ozan'ı bahçede konuşurken duydum ama kurcalamak da istemiyorum çünkü Kanat beni mutlu ediyor" diye nefes almadan konuştuğumda, "tamam bi ilk önce sakin ol" demişti. "Yani işte Ozan varsa zaten bir bok vardır ama Kanat'ın kötü birşey yapacağını düşünmüyorum" dediğinde, aklıma kardeşliğimiz gelmişti. "Ayşe, belki Ozan o kadar kötü birisi değildir. Belki biz ona hiç bir şans vermemişizdir" diye konuştuğumda, Ayşe şaşkın şaşkın beni izlemişti. "Kafana taş düştü galiba?" diye sorduğunda, saçlarımı karıştırmıştım. "Yani tabi yaptıkları doğru demiyorum ama sana aşık gibi geldi bana" dediğimde, Ayşe üzgün bir şekilde önüne dönmüştü. Ağlamaya başladığında, kendimi çok kötü hissetmiştim. "Onun beni sevdiği felan yok" diye hıçkıra hıçkıra ağladığında, ne kadar içine dert ettiğini görmüştüm. "Ekim ben rezil oldum ve bir özür bile almadım" diye devam konuştuğunda, onun sırtını sıvazlamıştım. "Özür dilerim, seni hatırlatmak istemedim. Senin onu umursamadığını sanmıştım" diye cevap verdiğimde, gözyaşlarını silmiştim. "Senin suçun yok, onun karektersizliği" dediğinde, yine Ozan'a nefret beslemiştim. O kardeş olduğumuzu bilemezdi çünkü onu öğrenmeyi haketmiyordu.
Araban indiğimizde ve Ayşeyle biraz dertleştikten sonra, Kanat'ın saray büyüklüğünde evine gelmiştik. Son gelişimde, günlüğünü karıştırmıştım. Şimdi ise sevgilimin beni çağırdığı partisine davetliydim. İçere girdiğimde, her yer doluydu. Birisi beni görmeden kaktırdığında, Kanat direk tepki vermişti. O çocuğu kolundan çekip, benden özür dilettirmişti. Nerden ve ne zaman beni gördüğünü bile bilmiyordum. "Tamam Kanat yeter" diye kulağına fısıldadığımda, sakinleşebilmişti. "Bana ilaç gibi geliyorsun" dediğinde, gözlerine dalmıştım. "Sizi böyle görmek beni nerdeyse kusturcak" diye cevap veren Aziz, girişten yürüyen Leyla'ya büyük bir merakla bakıyordu. Leyla panter olarak gelmişti ve Aziz baya etkilenmişti çünkü bu sefer saklayamamıştı bile. Kanat bile daldığını farkettiğinde, "bizi sövüyorsun ama kendin sanki matematik kitabını okur gibi kız süzüyorsun" demişti. "Saçmalama bi kere tipim bile değil" dediğinde, arkasındaki Leyla konuşmaya başlamıştı. "Olanları sindirememişsin sen galiba" dediği an, Aziz bile şaşırmıştı. İlk defa birisinin nerede olduğunu kestirememişti.
"Kostümün ne?" diye sorduğunda, "ben Aziz olarak yeterim" demişti. Leyla gülerek "evet o gerçekten korkmak için yeter" dediğinde, Aziz sarsılmıştı. "Bunlar ne ara bu kadar yakın oldu" diye Kanat'a baktığımda, o tam başka bir kafadaydı. "Kanat yeter! İçme bu kadar" dediğimde, "kızım burası parti unuttun galiba" demişti. "Ya Kanat o değilde, Ozan öküzü ne zaman adam olup, Ayşe'den özür diler?" diye sorduğumda, "karışmam ben" demişti. "Herşeye maydanoz oluyorsun ama konu arkadaşım olursa karışmıyorsun" diye konuştuğumda, "benim tek umrumda olan kişi şu an önümde duruyor" demişti. Bir yandan da parmağıyla burnumu kıstırmıştı. Sarhoş olmaya başladığını fark etmiştim. Önündeki alkolü elinden aldığımda, birden şakasına ağlar numarası çekmişti. "Sen bir mucizesin" diye beni övmeye başladığında, gülmeye başlamıştım. Yanıma gelen Ayşe benim omzumu elleyip, beni yanına çağırmıştı. "Önemli mi Ayşe? Kanat biraz içkiyi kaçırdı da?" dediğimde, beni daha da yana çekmişti. "Bu Kanat'ın yara işi Can yüzünden olmuş" diye patladığında, "ama bana birşey demedi" demiştim. "Evet senin için kavga etmişler ama Can adam çağırınca Kanat'a saldırmışlar" dediğinde, biraz sinirlenmiştim. "Belki bunu senden saklıyordu?" dediğinde, "olabilir ama nerden duydun bunu?" dediğimde, Can'ın olduğu yeri göstermişti. "Arkadaşlarıyla gülüşüyorlardı" diye konuştuğunda, "ben bi yarın Can'la konuşurum" demiştim. "Ama ilk önce Kanat-" diye konuşmak istediğimde, paniğe kapılmıştım. "Kanat nerde?" demiştim.
Hayır Kanat'ı koskoca partisinde kaybetmiştim. Birde bu kadar içkili bir şekilde. Sinirlenemiyordum bile Ayşe'nin dediği şey yüzünden çünkü onu kaybetme korkusu daha da büyük bastırıyordu. Melisa yılanı da ortada olmadığı için, direk odalarına dalmıştım. Bazı odalarda koklaşan çiftler vardı. "Pardon" diye geçiştirdiğimde, Kanat'ın beni ne hale soktuğuna gülmüştüm bir yandan da. Resmen çocuk gibi ortalıktan kaybolmuştu. Son kapıyı açmadan önce, umut etmiştim.
Kapıdan içere girdiğimde, Kanat'ı görmüştüm. "Kanat?"...
Biraz partilesinler dedim😌❤️
Tabi Kanat'ı sarhoş yapmasaydım olmazdı.Kitabımda en shiplediğiniz kişiler kim? ;)
Perşembe günü partinin ikinci partı gelir ❤️❤️❤️ Kendinize iyi bakın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimin sırrı
Romance17-yaşındaki Ekim "Gerçek koleji" için kayıt olduktan sonra bir kaç macera yaşar. Arkadaşı Leyla yürüme gücünü kaybettiği o günden sonra kendine yemin etmiştir bu sırrı çözeceğine. Çünkü o okuldan birisinin suçlu olduğunu biliyor. „Bana aşık olduğun...